Show simple item record

dc.contributor.advisorGünay, Reha
dc.contributor.authorErgin, Yelda Nur
dc.date.accessioned2020-12-29T10:42:49Z
dc.date.available2020-12-29T10:42:49Z
dc.date.submitted1994
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/394071
dc.description.abstractÖZET Geleneksel Türk ev geleneği, günümüze ulaşabilen az sayıda kent ve tek tük kalan evlerle yaşatılmaya çalışılmaktadır. Anadolu'nun hemen her yerinde araştırmacılar tarafından varlığı tespit edilememiş, çoğunlukla kötü kullanıcılar tarafından tahrip edilen ya da hiç kullanamayarak terk edilmiş evler bulunmaktadır. Bu evler, plan tipleri, yapım teknikleri, bezemeleri ve diğer özellikleriyle bazı yöresel farklılıklar dışında belli bir geleneği sürdürmüşlerdir. Bu çalışmada geleneksel Türk evleri içinde bir dönem özelliği olarak ortaya çıkan tepe pencereli tür esas alınarak, inceleme için bir yöntem araştırılmıştır. öncelikle araştırma konusuna katkıda bulunacağı, tepe pencerelerinin varlığına ışık tutacağı düşünülerek, yapıdaki duvar boşluklarının mimariyle birlikte gelişimi, tarihöncesi çağlardan başlayarak incelenmiştir. Bu gelişim incelendikten sonra, boşluğun kapatılmasında kullanılan ilkel çözümler ve nihayet camın mimaride kullanımına başlanması araştırılmıştır. Hava ve ışık sağlama gereksiniminden doğan duvar boşluklarının, iklim ve güvenlik açısından sakıncalı olduğu anlaşıldığında kapatma çareleri aranmış, teknik ve malzeme olanakları elverdiği ölçüde çok çeşitli çözümler bulunmuştur. Taş ya da ahşap gibi ışık geçirmeyen malzemelerden yapılan kapaklar ile pencere boşlukları kapatıldığı zaman ise mekâna ışık verecek başka pencerelere gerek duyulmuştur. Bu gereksinim için de üst sıra pencereler kullanılmıştır. Mekâna gereken ışığı, üstte arama eğiliminin `lütekliklipflü` geleneğinden geldiği de söylenebilir. Çünkü `tüteklikli örtFntin ışık sağlama işlevi bittiği halde sembolik olarak varlığını sürdürmesi süreci, `tepe pencerelerinin konuttaki kullanım süreciyle benzerlikler göstermektedir. Alt sua pencerelere camlı çerçevelerin eklenmesiyle tepe pencereleri işlevsel olmanın ötesinde estetik bir boyut kazanmıştır. Tepe pencere boşlukları, Batı'da kurşun, Doğu'da alçı kayıtlarla küçük renkli camların birleştirilmesiyle elde edilebilen büyük pencere yüzeyleriyle kapatılmıştır. Büyük boyutta cam üretilemeyen dönemlerde teknik bir zorunluluktan doğan bu çözüm, sonraları başlıbaşına bir süsleme elemanı olmuştur. Pompei kazılarında bulunan çok sayıda cam parçası camın I. yüzyıldan başlayarak mimaride kullanıldığım, 6. yüzyıl Bizans, 8. yüzyıl Emevi ve 9. yüzyıl Abbasi örnekleri bu dönemlerde alçı pencere yapıldığını göstermektedir. Türk mimarisinde ise Anadolu Selçuklu dönemi yapılarından Kubad-Abad Sarayı'nda içlikli, dışlıklı pencerelerin varlığı saptanmıştır. Osmanlı'da da bu gelenek sürmüş, dini ve anıtsal mimarinin yanında özenli sivil mimaride de kullanılmıştır. Ancak bu geleneğin kesin olarak ne zaman başladığı tespit edilememiş olmasına karşın, Selçuklulardan sonra kesintisiz sürdüğü düşünülmektedir. Mekâna sağladığı ışık ile aydınlatmaya, renk ile süslemeye katkılarından dolayı işlevselliğini yitirdiği halde bile kullanımı 19. yüzyıl başlarına kadar sürmüştür. Bu pencerelere tepe penceresi ya da `kafa`, `baş`, `havale`, `üstlük` pencere denir. Osmanlı mimarisinde ise nakışlı cam anlamına gelen `revzen` sözcüğü kullanılmıştır. Tepe pencereleri, duvar boşluğunun iç ve dış kısmına iki ayrı pencere olarak uygulanırlar, tçtekine içlik, dıştakine dişlik denir. İçlik ve dişlik alçı pencereler için ayrı yapım teknikleri geliştirilmiştir. Dişlik ve basit desenli içliklerde cam, üzerine alçı dökülerek tutturul urken, karmaşık ve ince desenli içliklerde alçı yüzeyinin oyularak arkadan camın tutturulması yöntemi kullanılmıştır. Bazı örneklerde de iki yöntem birlikte kullanılarak daha karmaşık kompozisyonlar üretilmiştir. Dışlıklar geleneksel mimarinin yalın dış cephesine uyum düşünüldüğünden ve dış etkilere açık olduğundan dolayı, basit şekilli, çoğunlukla renksiz camlı yapılmışlardır. Oışlıklarda genellikle yuvarlak, yumurta ya da filgözü biçimli alçı kayıtlar uygulanmıştır, içlikler ise bezemeli iç cephede ışık ve renk etkisini artıracak şekilde karmaşık kompozisyonlu ve renkli camlı yapılmışlardır. içlikler, kompozisyonun niteliğine göre `basit`, `süslü (müzeyyen)'' ve `çok süslü (fevkalade müzeyyen)` isimlerini alırlar. Ayrıca yapıldığı dönemin özellikleri alçı kayıtlara da yansımış, örneğinbarok dönemde barok kayıtlı alçı pencereler yapılmıştır. Türk Evi, Osmanlı imparatorluk sınırlan içinde ya da bu kültürden etkilenmiş olan bölgelerde görülen, gelenek, ekonomik koşul, doğal veriler ve bölgesel uygulama tekniklerine bağlı biçimlenmiş olan bir Türk kültür ürünüdür, tklim, topografya ve jeolojik veriler gibi doğal etkenlerin yam sıra yaşantı biçimi, alışkanlıklar ile sosyal-kültürcl ve ekonomik düzey de oluşumu etkilemiştir. Ancak iklimin çok değişik olduğu bölgelerde aynı plan tiplerinin görülmesi de olasıdır. Bu da bir geleneğin sürmesi anlamına gelmektedir. Tepe pencereli ev özelliklerinin belirlenebilmesi için hazırlanan cephe, plan ve bezeme özelliklerinin irdelendiği tablolardan oluşan katalog, seçilen 30 ömek için hazırlanmış ve çıkan sonuçlar ile tepe pencereli ev özellikleri ve bu özelliklerin diğer geleneksel evlerle ayırım ve birleşim noktaları tespit edilmeye çalışılmıştır. Geleneksel Türk Evi, dışa (sokak) kapalı, içe (bahçe, avlu) dönüktür. Genellikle penceresiz ya da küçük pencere açıklıktı, masif duvarlı giriş kat üzerine 1 ya da 2 katlı yapılmışlardır. Giriş katı, servise ve depolamaya, üst katlar yaşamaya ayrılmıştır. Ara kat, üst (esas) kattan daha alçaktır ve bir kışlık kattır. Bu katın üzerindeki başodanın da bulunduğu kat ise evin esas katıdır. Türk Evi, yöresel farklılıklara karşın değişmeden hemen her yerde uygulanan plan özelliklerine sahiptir. Plan semasım biçimlendiren elemanlar odalar, sofa ve merdivendir. İlkel örneklerde sofasız tipe rastlamak da mümkündür. Ancak genellikle dış, iç ve orta sofalı çözümler, açık ve kapalı olarak uygulanmıştır, tik örnekler açık dış sofalı iken, sonraları merkezi sofalı plan tipine geçilmiştir. Genellikle sokağa bakan cepheler yalın, iç bahçe ya da avluya bakan cepheler bezemelidir. 18. yüzyıldan başlayarak geniş saçaklar, büyük çıkmalar, eğri furuşlar, nakışlı direkler, profilli kiriş başlan, parmaklıklı, tahta kapaklı alt sıra pencereler ile alçı kayıtlı tepe pencereleri, sıvalı ya da sıva üzeri derz taklidi boyamalar, özellikle şehir evlerinin cephelerinde görülmeye başlanmıştır. Başoda esas katta bulunur ve konumu, düzeni, bezemesi ile evin en seçkin odasıdır. Bu oda da dahil olmak üzere odalarda yüklük, dolap hücre, ocak ve sedir gibi sabit elemanlar bulunur. Yüklük ve dolap kapaklan, sekialtı-sekiüstü birleşiminde direklik, kemer ve parmaklıklar, oda duvar yüzeyi, ocak yaşmağı, koltuk taşlan ve nakışlı içlikler odanın başlıca bezeme unsurlarıdır. Oda ahşap yüzeyleri oyma, yontma ve birleştirme teknikleriyle bezemelenmiş, kalemisi boyamalar uygulanmıştır. Sıvalı olan duvar yüzeyinde de kalemisi ya da alçı malakari bezemeler ve duvar resimleri yapılmıştır. Alçı kayıtlı, grift ya da basit kompozisyonlu, çoğunlukla renkli camlı içlikler de odanın bezeme programına ışık ve renk etkisiyle katkıda bulunmaktadır. Tepe pencereli evler, yapıldiklan dönemin ve bulunduktan yörenin en seçkin örnekleridir. Geleneksel Türk ev geleneğini çok iyi yansıtan bu türden örnekler Osmanlı imparatorluk sınırlan içinde hemen her bölgede ve hatta bu kültürden etkilenmiş yerlerde görülebilir. Tepe pencerelerinin alt sıra pencere kapaklan kapatıldığında mekâna ışık sağlama gereksiniminden doğduğu düşünülürse, işlevsel bir boyutu vardır. Dolayısıyla yapıda kullanımları başlangıçta bir zorunluluktur. Ancak bu zorunluluk ortadan kalktığı, ilk işlevini yitirdiği zaman ise bezeme işlevi yüklendiği için kullanımı sürdürülmüştür. Tepe penceresi olan evlerle diğer geleneksel evler arasında bazı boyut ve bezeme farklılıktan dışında tüm özellikler benzerdir. Tek sıra pencereli evlerde parapet, pencere ve oda yükseklikleri tepe pencereli evlerdeki boyutlardan daha farklıdır. Parapet ve pencere yükseklikleri artarken, oda yüksekliği daha küçük tutulmuştur. Birkaç ömek dışında bezemeye de daha az yer ve önem verildiği söylenebilir. Ancak içliğin ışık ve renk etkisi olmaksızın oluşturulan özenli, bezemeli örneklere rastlamak da mümkündür. Aynı dönemde yapıldıktan halde tepe penceresi olmayan evlerin yapımı ise kullanıcısının tercihi ve ekonomik koşullarının yetersizliği ile açıklanabilir. Türk kültürünü çok iyi yansıtan bu türden sivil mimarlık örnekleri, belli bir geleneğin son temsilcileri olarak düşünülmeli ve yaşatılmaya çalışılmalıdır. Bu çalışmanın yapıldığı kısa süre içinde bile önce tespit edildiği halde, sonra çeşitli nedenlerle yok olan evler olması, bu konuda daha duyarlı olmayı gerektirmektedir.
dc.description.abstractSUMMARY Traditional, Turkish house style has been tried to be kept alive with those little number of cities and a few houses which has succeeded to survive and reach to our days. There are houses in many parts of Anatalia whose existence could not be determined by researchers and which has generally been destroyed by people whose them in informal. These houses a part from some regional variations has made a tradition last, by their types of plan structure technics, arnaments and different characteristics. In this work based on upper lights type, which has existed as a feature of a period among the other traditional Turkish houses is investigated and a new method for research has been examined. As a begining the development of spaces in the wall in with architecture has been examined starting from old ages taking its contribution to the research in accound and thinking that it will explain the existence of upper light houses. After those developments had been examined the primitive methods to fill in the spaces and finally to start using of the glass in architecture is researched. When the spases in the walls which is invented to let the fresh air and light in, are understood to be harmfull because of climate and security the ways to conceal them has been looked for and various solutions are found as the technical and material possibilities are sufficient As the window spaces are covered with materials like stone and wood which doesnt let the light in other windows which could illimunate the place are needed for that necessary upper row windows are prefered and those spases are filled with lead in the westand in the lost they are filled with graet window surfaces which is obtained by the combination of plaster of parts and coloured grass particles in those periods when great glass could not be produced, this solution was found because of a technical necessity later it has become a new type of decoration element itself. Many pieces of glass found in Pompei excavations, indicate that glass has been used in architecture since the first century, sixth century Byzantium, eighth century Emevi, and nineth century Abbasi examples indicate that in those periods windows from plaster cast had been made. However in Turkish architecture inside and outside windows are determined in Kubad-Abad Palace which belongs to Anatolian- Seljuk's period. This custem lasted in Ottoman period too. Besides religious and monumental architecture it is also used in civil architecture. The definite begining of this custom could not be defined surely but it is thought that it has lasten continously after Seljukis. Although it has last its contributions to illumination and its functional contributions to adornization with colors, its usage has lasted till 19th century. These windows are called `Upper lights` or `kafa` (head), `baş`, `havale`, `üstlük` windows. In Ottoman architecture the word `vevzen` is used which means embroided glass. Top windows are applied as two different windows inner and outer parts of wall space. The inner one is called `içlik` and the outer one is called `dighk`. Different methods of building has been improved for `içlik` and `dişlik` plaster cast windows. Glass had been made stable by splitting plaster cast on `difhk` and simple designed `içliks` but on complicated andelegant designed içliks, a different method is used to the surface of plaster cast has beencut oft (carved) glass had been made stable backwards. Inother examples the two methods had been mixed up and more complicated compositions are obtained. Dişlik are generally colorless and simple shaped to be in harmony with the outer surface and because it is open to outer effects. Generally flat, eggshaped or elephanteye shaped plaster cast divisions are applied. İçliks are made in a comp licated composition way to increase the effect of light and color and colored glass in adorned inner surphace. İçliks are divided into parts named `simple`, `ornamented` the features of the period has been reflected to plaster cast divisions for example; baroque divisions plaster cast windows were made. Turkish house is a product of Turkish culture which is up to the customs, economical conditions, natural datas and regional techniches. They are encountered generally among Ottoman empire borders or the regions affected from that culture. Not only natural facts as climate, topography and jeological datasbut also way of life, habitual actions, socio-cultural and economical level has effected the existence. But it is possible to see the same type of plans in the regions where the climate differs. That means the continue of a tradition. The cathalog is made up of tables prepares to determine the qualities of upper light houses and where the features of surface plan and adomization is indicated. Consists of 30 chosen examples. The features of the upper lights, the differences and similarities of those houses with the other traditional houses has been tried to make clear. Traditional Turkish house is closed to outside (streat) but it is turned to inner parts (garden, avlu). Generally they either without window distances. They have stone walls and has 1 or 2 flats over the entrance floor. Entrance hall floor is used for service or staking and the other flats to living. The mid-flat is lower than the upper major (floor) and is used for the winter. The flat which is over this one and this also the major room takes place here is the upper floor. Despite the regional differences, Turkish House has features of plan which can be applied nearly every where. The elements giving the shape of the plan are rooms, sofa and the staircase in primitive types it is possible to face with the examples without sofas. But generally outside, inside and mid sofa solutions are aplied open and close. The first examples are open other sofa ones but later comes the central sofa plan types. Generally the surphases overlooking the street are simple but the one overlooking the inner garden or avlu are adorned. After 18th century, large caves, great promontories, axcvedfuruslar, embroided flagstatfs, windows, and upper lights are seen especially in city houses. The major room is on the base floor and it is the most distinguished room of the house with its place formation and arnaments. The yüklük, oupboard nucleus, fireplace and sedir are fixed element of all rooms including the major room. The common adomization elements are yüklük cupboardcovers sekialtı-sekiüstü union arch and railings, room's wall surphase, fireplace veil stones of armchair and adornised içliks. The room is adorned wooden surphases, carving chipping and combining techniques and also kalemisi dyes are used on the surphase of wall kalemisi or plaster cast malakari decoration and wall pictures are made. Plaster cast divisions, grift or simple compositioned and generally color glaused içliks contributes to adomization of the room by its color and light effect. Upper lighted houses are very distinguished example of the period the are built These examples reflecting the traditional Turkish house custom can be encountered in every region in Ottoman Empire borders and also even in places effected by that culture. Upper Lighted houses has a functional dimencion because they are made to illuminate the space by closing the lower-raw window covers. So, at the begining their usage was a irresitable. But when this neccessity dissopears it lost its primary function its usage lasted because its carried on the adornation factor. A part from some dimentional and ornimantel adomization differences at all features are similar in upper lighted houses and traditional houses. Parapet and heigt of windows increased but height at room is reduced. Adomization is less importent except a few examples. But it is possible to meet adomization examples formed without the light and color effect of içliks. The houses without upper lights in the same period can be explained by the builders personel choise and economical reasons. These kinds of civil architecture examples which reflects the Turkish culture very veil must be considered as the last represantatives of a tradition and must be kept alive. There are houses vanished after they had been recorded even during the short period in which this work is mada. That makes the subject more sensitive.en_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/embargoedAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectMimarlıktr_TR
dc.subjectArchitectureen_US
dc.titleTepe pencereli evler üzerine bir araştırma
dc.typemasterThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentDiğer
dc.subject.ytmRestoration
dc.subject.ytmTraditional Turkish house
dc.subject.ytmDwelling house
dc.subject.ytmBuilding survey
dc.subject.ytmWindows
dc.identifier.yokid34674
dc.publisher.instituteFen Bilimleri Enstitüsü
dc.publisher.universityYILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid34674
dc.description.pages308
dc.publisher.disciplineDiğer


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/embargoedAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/embargoedAccess