dc.contributor.advisor | Ciravoğlu Demirdizen, Ayşen | |
dc.contributor.author | Baran, Esra | |
dc.date.accessioned | 2020-12-29T09:19:16Z | |
dc.date.available | 2020-12-29T09:19:16Z | |
dc.date.submitted | 2019 | |
dc.date.issued | 2020-01-20 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/380640 | |
dc.description.abstract | Sürdürülebilirlik düşüncesi, doğal kaynaklara ve çevreye verilen tahribatının azaltılmasını hedeflerken ekonomik kalkınmayı sürdürmeyi ve toplumun yaşam kalitesini artırmayı amaçlayan bir yaklaşıma sahiptir. Dolayısıyla sürdürülebilirlik kavramı; çevresel, ekonomik ve sosyal bileşenleri olan çok boyutlu bir kavramdır. Ancak bu kavram genellikle çevresel boyutu ile değerlendirilmekte ve insanların yaşam kalitesi ile doğrudan ilişkili olan sosyal boyutu göz ardı edilmektedir. Sürdürülebilirlik kavramının bileşenlerinden birisi olan sosyal sürdürülebilirlik kavramı, artan yoksulluk, toplum yapısında yaşanan değişimler, herkesin eşit yaşam kalitesine sahip olmaması, göç gibi toplumsal sorunlar ile ilgilenmektedir. Sosyal sürdürülebilirlik kavramı, bugünkü ve gelecek nesillerin ve toplumun her kesiminin hiçbir ayrım yapılmaksızın eşit bir şekilde fiziksel, psikolojik ve sosyolojik ihtiyaçlarının karşılanması gerektiğini ve herkesin eşit seviyede yüksek yaşam kalitesine sahip olması gerektiğini savunan bir yaklaşıma sahiptir. Yapılı çevrede sosyal sürdürülebilirlik kavramı da benzer şekilde herkesin nitelikli yapılı çevrelerde yaşaması gerektiği düşüncesini referans alarak, yapılı çevre üzerinden yaşam kalitesinin artırılması ve insanların yaşadıkları çevrelerde kurdukları sosyal ilişkilerin devamlılığının sağlanmasını hedeflemektedir. Yapılı çevrede sosyal sürdürülebilirlik konusunda; erişilebilirlik, nitelikli kamusal mekân, yaya dostu yerleşim, insan ölçeğinde yerleşim, ayırt edici karaktere sahip yer, tasarım sürecine katılım kavramlarının öne çıktığı görülmüştür.İçerdiği barınma, eğitim, iş vb. çeşitli fonksiyonlar ve kullanıcı kapasiteleri ile üniversiteler küçük birer kent örneğidir. Üniversite yerleşkelerinde yer alan açık alanlar ise öğrenci, idari ve akademik personelin, lojman kullanıcılarının çeşitli etnik ve kültürel kimliklere sahip kişilerin, çeşitli yaş gruplarının bir araya geldiği sosyal etkileşimin yüksek olduğu alanlardır. Yerleşke kullanıcıları, ders/iş dışı zamanlarının büyük bir kısmını bu alanlarda geçirmektedir. Bu nedenle bu alanlarda sosyal sürdürülebilirliğin sağlanması kullanıcıların yaşam kalitesini olumlu yönde etkileyecektir. Çalışma kapsamında üniversite yerleşkelerinde bulunan açık alanlarda sosyal sürdürülebilirliğin nasıl sağlanacağına yönelik bir literatür araştırması yapılmış ve bu araştırmanın ardından bu alanlara yönelik bir sosyal sürdürülebilirlik ölçüm çerçevesi önerilmiştir. Önerilen ölçüm çerçevesinin geçerliliği, Kocaeli Üniversitesi Anıtpark Yerleşkesi'nde bulunan açık alanlarda anket ve gözlem yöntemleri aracılığıyla test edilmiştir. Çalışma sonucunda, üniversite yerleşkelerinde yer alan açık alanlarda sosyal sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için bu alanların; herkes tarafından erişilebilir, güçlü ulaşım bağlantılarına sahip, doğayla ve onun unsurlarıyla ilişki kurabilen, yaya odaklı, insan ölçeğinde, gerekli konfor şartlarını sağlayan, kullanıcılar arasında ve kentliyle sosyal etkileşimin kurulabildiği yerler olması gerektiği tespit edilmiştir. | |
dc.description.abstract | The idea of sustainability aims to reduce the damage given to natural resources and the environment while maintaining economic development and increasing the quality of life of society. The concept of sustainability is a multi-dimensional one that involves environmental, economic, and social components. However, because the concept is often used with its environmental dimension, its social side that directly associates with the quality of life of the people is neglected. The concept of social sustainability, as one of the elements of sustainability, deals with social queries such as the increase in poverty, changes in social structure, lack of equal quality of life for all and migration. The social sustainability approach manifests that the physical, psychological and sociological needs of all present and future generations and all segments of society should be equally met so that everyone should have a high quality of life without any discrimination. Likewise, the concept of social sustainability in the built environment aims to increase the quality of life through the built environment and to ensure the continuity of the social relationships established by people in the spaces they live by referring to the idea that everyone should live in qualified built environments. Social sustainability in the built environment reveals that the concepts of accessibility, adequate public space, pedestrian-friendly plan, human scale organization, spaces with distinctive characteristics, and participation in the design process have been prominent.University campuses can be regarded as cities on a smaller scale when their user capacity and various functions such as housing, education, work, and so on are evaluated. The open spaces in the university campuses are the areas where students, administrative and academic staff, inhabitants of campus housing, people with various ethnic and cultural identities or with different age groups come together and consequently, they are areas where social interaction is high. Campus people spend most of their time out of class or work in these spaces. Therefore, providing social sustainability in these areas will improve the quality of life of the users. Within the scope of the study, a literature search had conducted on how to achieve social sustainability in open spaces of university campuses and a social sustainability analysis framework was proposed. The response of the proposed analysis framework was tested through the questionnaires and observation methods in the open spaces of Kocaeli University Anıtpark Campus. As a result of this study, it is determined that in order to ensure social sustainability in the open spaces of university campuses, these spaces should be designed as accessible by everyone, pedestrian-oriented, having strong transportation links, establishing relationships with nature and its elements, providing the necessary comfort conditions, respecting human scale; and as spaces where social inclusion between people and urban can be established. | en_US |
dc.language | Turkish | |
dc.language.iso | tr | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Mimarlık | tr_TR |
dc.subject | Architecture | en_US |
dc.title | Üniversite yerleşkelerinde açık alanların sosyal sürdürülebilirlik bağlamında değerlendirilmesi: Kocaeli Üniversitesi Anıtpark Yerleşkesi üzerine bir inceleme | |
dc.title.alternative | Evaluation of open areas in university campus in the context of social sustainability: a study on anitpark campus of Kocaeli University | |
dc.type | masterThesis | |
dc.date.updated | 2020-01-20 | |
dc.contributor.department | Mimarlık Anabilim Dalı | |
dc.identifier.yokid | 10259097 | |
dc.publisher.institute | Fen Bilimleri Enstitüsü | |
dc.publisher.university | YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ | |
dc.identifier.thesisid | 603455 | |
dc.description.pages | 170 | |
dc.publisher.discipline | Bina Araştırma ve Planlama Bilim Dalı | |