Depresyon, benlik saygısı ve bağlanma stilleri arasındaki ilişkinin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma 18 yaş üzerindeki bireylerin depresyon, benlik saygısı ve bağlanma stilleri arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla yapılmıştır. Araştırma Kocaeli, İstanbul, Zonguldak, Samsun, Bursa, Ankara, Mersin, Edirne, İzmir, Trabzon illerinden, 62'si kadın 62'si erkek olmak üzere 124 kişilik örneklem ile gerçekleştirilmiştir.Araştırmada katılımcıların kişisel bilgilerini almak amacıyla Sosyodemografik Bilgi Formu, depresyon düzeylerini belirlemek amacıyla Beck Depresyon Envanteri, benlik saygılarını belirlemek amacıyla Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği, bağlanma stilleri ölçmek amacıyla İlişki Ölçekleri Anketi kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre demografik değişkenler ile araştırma değişkenleri arasında anlamlı ilişki olduğu görülmüştür. Gelir düzeyi düşük olan bireylerin depresyon düzeyinin gelir düzeyi yüksek olan bireylerden daha yüksek olduğu, kadınların erkeklere oranla depresyon düzeylerinin daha yüksek olduğu, bekar ve ebeveynleri ile yaşayan bireylerin depresyon düzeylerinin evli bireylerden daha yüksek olduğu bulunmuştur. Bireylerin yaşla beraber benlik saygısı ve güvenli bağlanma ölçeğinden aldıkları puanların artmakta olduğu gözlenmiştir. Evli olan bireylerin benlik saygısı ve güvenli bağlanma ölçeğinden aldıkları puanların bekar olan bireylere göre daha yüksek olduğu saptanmıştır. Bekar olan bireylerin depresyon ölçeğinden aldıkları puanların evli olan bireylere oranla daha yüksek olduğu görülmüştür. Psikiyatrik öyküsü olmayan bireylerin güvenli bağlanma ölçeğinden aldıkları puanların daha yüksek olduğu bulunmuştur. Araştırma değişkenleri arasındaki ilişki incelendiğinde, bireylerin benlik saygısı düştükçe depresyon düzeylerinde artma olduğu görülmüştür. Bireylerin kayıtsız bağlanma ölçeğinden aldıkları puanlar arttıkça bireylerin saplantılı bağlanma ölçeğinden aldıkları puanların da artmakta olduğu görülmüştür. Bireylerin korkulu bağlanma ölçeğinden aldıkları puanlar arttıkça, bireylerin saplantılı bağlanma ve kayıtsız bağlanma düzeylerinin de arttığı görülmüştür. Korkulu bağlanma stiline sahip olan bireylerin depresyon düzeyinin diğer bağlanma stillerine sahip bireylerin depresyon düzeyinden daha yüksek olduğu saptanmıştır.Bu çalışma, yetişkin bağlanma stilleri, olarak benlik saygısı ve depresyon düzeyleri ile ilgili sosyokültürel değişkenlere ilişkin önemli bilgiler sunmaktadır. Bireylere doğru yönlendirme ve müdahalelerin bu çalışmada elde edilen bulgular doğrultusunda yapılmasının uygun olacağı düşünülmektedir. This study is aimed to analyze the relationship between depression, self-esteem, and attachment styles of people over age 18. This research was carried on over 124 people, half which were women, from Kocaeli, Istanbul, Zonguldak, Samsun, Bursa, Ankara, Mersin, Edirne, Izmir and Trabzon. In this research, in order to get personal information of the participants, socio-demographical information form was used and to determine their intensity of depression the Beck's Depression Inventory was used. Moreover, in order to determine their self-esteem the Rosenberg Self-esteem Scale was used, and to determine their attachment styles the Measure of Association Test was used.According to the research data, there is a positive correlation between demographical variables and variables of the analysis. In this research, it has been observed that people with lower income levels have a more intense depression than people with higher income levels, women have a more intense depression than men, single people living with their parents have a more intense depression than people that are married, as individuals grow older, their self-esteem and scores from the Secure Attachment Scale rise, married people's self-esteem and scores from the Secure Attachment Scale are higher than single individuals', single individuals have higher scores than married ones from depression scale, and individuals that do not have a psychiatric story have higher scores from the Secure Attachment Scale. Moreover, when the connection between the variables of this analysis is examined, it is concluded that as self-esteem of individuals diminish, their intensity of depression increases. In addition to that, it has been observed that as the scores of individuals from the Dismissive Avoidant Test increase, their scores from the Preoccupied Attachment Test also increase and as the scores of individuals from the Fearful Attachment Scale increase, their tendency for preoccupied attachment and dismissive avoidant also increases.As a conclusion, this study presents significant information about self-esteem and depression which are adult attachment styles in terms of socio-cultural variables. It is assumed that the data gathered from this research could be useful to appropriately treat and guide individuals.
Collections