Türk mûsikîsinde kâr formunun yapısı ve değişimi üzerine inceleme
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
İlk örneklerini XV. yüzyılda gördüğümüz Kârlar, din dışı mûsıkîmizin en büyük sözlü biçimini oluşturmaktadır. Kâr formunun bilinen ilk bestekârı Abdülkâdir Merâgî (1353-1435) olup, bu form ilerleyen yüzyıllar içerisinde farklı bestekârlar tarafından da kullanılarak günümüze kadar süregelmiştir. Kaynaklarda serbest işleyiş gösterdiğinden bahsedilen Kâr formu, biçim açısından bilimsel araştırmalara konu olmuş ve yapılan çalışmalar bu varsayımı destekleyen şekilde sonuçlanmıştır. Kullanılan analiz yöntemlerinin yetersiz olması da bu formun var olan işlenişinin ortaya konulmasına imkân vermemiştir. Bu sebeple konunun biçim yönüyle yeniden ele alınması gerekliliği ortaya çıkmıştır.Bu çalışmada, Abdülkâdir Merâgî'ye atfedilen ilk örnekler temel alınmış ve Türk Mûsıkîsinde klasik üslûbun son temsilcisi olarak kabul edilen Zekâî Dede'ye kadar geçen dönemdeki Kârlar, biçim yönünden incelenmiştir. Bu dönemler arasında günümüze intikal etmiş toplam 36 Kâra ulaşılmış, betimsel araştırma yöntemi ile bu Kârların yüzyıllara ve bestekârlara göre yapısal olarak değişimleri değerlendirilmiştir. Sözlü bir form olması sebebiyle Kârlar, Oter tarafından geliştirilen, güftenin temel alındığı yeni bir biçim analiz yöntemi ile incelenmiş, hâneler şeklinde bölümlere ayrılan eserlerin mısra sayıları ve terennümlerin kullanımları göz önünde bulundurularak biçim şemaları hazırlanmıştır.Bu çalışmada elde edilen bulgulara dayalı olarak, kaynaklarda bahsedilenlerin aksine, mısra sayılarına göre Kârların genel bir işleyiş biçimi olduğu tespit edilmiş ve terennüm kullanımlarının da bu işleyişle ilişkisi olduğu ortaya konmuştur. Kâr, of which we see the first examples in the XV.century, constitutes the largest oral form of our non-religious music. The first known composer of Kâr form Abdülkâdir Merâgî (1353-1435), since then this form has reached to present time through different composers. Defined as free form in current resources, Kâr has been subject to scientific studies and they have reached a conclusion supporting its defined form. Inadequacy of analysis methods made it impossible to exhibit the existing process of this form. For that reason, the need for reconsidering of the subject has come forward. In this study, first examples are based which are attributed to Abdülkâdir Merâgî and Kârs were studied through to the period of Zekâî Dede who is accepted as the last representative of the style in Turkish Music. A total of 36 Kârs were reached belonging to the given period and those pieces were compared structurally according to the centuries they were composed and to their composers by using descriptive research method.As being an oral form, Kârs were analysed with a new structure analysis method based on lyrics developed by Oter, structural audios of the pieces, which were divided into sections, were prepared by taking verse numbers and singing into consideration. According to the findings of this study, contrary to the information mentioned in resources, it has been determined that Kârs have a general process style depending on their cluster numbers as well as their use of singing.
Collections