Operabilite tespitinde mediastinoskopinin tanısal değeri

Abstract

ÖZET Toplam 63 hastada yapılan bu çalışma ile intratorasik lezyonların tanı ve tedavisinde mediastinoskopinin rolü ve önemi araştırılmıştır (Şekil 6). İncelenen olgular, mediastinoskopi öncesi devrede bronkoskopi, torakoskopi, plevra biopsisi, balgam sitolojisi ve skalen biopsi gibi klasik metodlarla tanı konulamayan hastalar arasından seçilmiştir. Mediastinoskopi teknik olarak genel anestezi altında, sırt üstü pozisyonda Carlens'in tarif ettiği klasik yöntemle yapılmıştır. Çalışmaya alınan 63 hastadan 48'inde ( % 76.2 ) pozitif, 15 hastada ( % 23.8 ) ise negatif sonuç elde edilmiştir (Şekil 8). Mediastinoskopik biopsileri pozitif olan hastaların 20'sinde ( % 31.7 ) bronş kanseri metastazı, 12'sinde ( % 19 ) sarkoidozis, 4'ünde ( % 6.3 ) mediastinal guatr, 7'sinde ( % 11.2 ) tüberküloz lenfadenit, iki hastada ( % 3.2 ) malign timoma, birer hastada ( % 1.6 ) ise lenfoma, Hodgkin hastalığı ve embriyonal kanser metastazı tanısı konmuştur (Tablo 1). Yapılan 63 mediastinoskopi olgusundan hiçbirinde komplikasyon olmadığı gibi mortalite de yoktur. Mediastinoskopinin başta bronş kanserleri olmak üzere çeşitli intratorasik lezyonlarda tanı koyma açısından önemli değeri olduğu kanısına varılmıştır. Özellikle bronş kanserli hastalarda mediastinoskopi, gereksiz bir torakotomiyi önlemekte, ayrıca kesin tanı ile birlikte tedaviyi yönlendirici olarak rol oynamaktadır. 42