Die Darstellung der Turken in den `Newen Zeitungen `in der zweiten halfte des 16.Jahrhunderts ein beitrag zur geschichte des vorstellungsbildes der Turken im Deutschen sprachraum
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
457 1 1. ÖZET (Zusammenfassung in türkischer Sprache): Bu çalışmada, 1550-1600 yıllan arasında Almanya'da yayınlanan Neue Zeitung (Yeni Haber) gazetelerinin Alman yazın tarihinde Türk imgesinin oluşumuna yaptığı katkıyı ve oluşturulan imgelerin o dönemdeki siyasal ve toplumsal işlevleri araştırılmıştır. Neue Zeitung başlığı ile yayınlanan metinler, haber metinleridir ve özel ve bağımsız bireylerce değil, aksine Habsburg hanedanlığının hizmetinde bulunan ve resmi diğer bir deyişle askeri görevleri olan bireyler tarafından kaleme alınmışlardır. Bu metinler, gerek yazarları ve gerekse içerikleri açısından `politik` ve `güdümlü` metinler olarak görülebilir. Türk imgesi bağlamında araştırmanın malzemesini oluşturan bu metinler, dış politikadaki gelişmeleri haber olarak sunarken, Türklere ilişkin haber içeriklerini ve Türkleri iç politik ve toplumsal çıkmazların çözümünde ve aşılmasında bir malzeme olarak kullanmışlardır. Türklerin haber olarak konulaştınldığı iki temel konu alanı belirlenmiştir. Bunlardan birincisi ve en yoğun olanı Habsburg Osmanlı savaşları ve Osmanlı sarayındaki gelişmelerdir. Habsburg ve Osmanlıların Macaristan'da yaptıkları savaşları haberlerde işleyen bu metinlerde, Türkler genelde 'vahşi, kıyıcı, zalim' olarak yansıtılmışlardır. Haberin oluşturulması ve savaşların betimlenmeleri en ince ayrıntısına kadar verilmeye çalışılmış ve böylece savaşın korkunçluğu dolaylı olarak okuyucuların yaşamına sokulmaya çalışılmış ve gündelik hayatlarının bir parçası durumuna getirilmiştir. Böylece 'Türk korkusunun ve Türk tehlikesinin' kitleselleştirilmesi ve yaygınlaştırılması sağlanmıştır.458 Gazetelerde Türkler üç ana başlık altında bir tehdit unsuru olarak gösterilmişlerdir. Bunlardan en öne çıkanı ve konuiaştınlanı `Türklerin Hıristiyanlığı ve böylece en yüksek, erdemli değerleri yok edeceği ve Hınstiyanlan müslümanlaştıracağı`dır. Türkler bu bağlamda bir dinsel tehdit olarak yansıtılmışlardır. Yansıtılan ikinci tehdit alanı Almanya ve Habsburg Hanedanlığıdır. Türklerin hedefi, Almanyayı kendi topraklarına katmak ve daha güçlenmek ve böylece bütün hınstiyanlığı ve hınstiyanlan boyunduruk altına almak, kralı yok etmek olarak gösterilmiştir. Üçüncü tehdit alanı olarak öncelikle kadınlar, çocuklar ve bütün sivil toplum ön plana çıkmaktadır. Savaş betimlemelerinde Türklerin öncelikle genç kızlan kirlettikleri, bebek ve çocuklan ve halktan insanlan işkence yaparak vahşice öldürdükleri daima ön planda tutulmuştur. Bu da tüm hmstiyanlann Türk vahşeti ve kıyıcılığının tehdidi altında olduğunun sürekli vurgulanmasına olanak sağlamıştır. Türk tehlikesi ve tehditinin aşılması için, metinlerde sürekli iç banş ve birlik tek koşul olarak gösterilmiştir. Topluma ve kitlelere üç ana mesaj verilmiştir. Bunlardan öncelikli olanı mezhep çatışmalannm bir tarafa bırakılması, dinsel ve politik birlik sağlanması ve son olarak ta yönetime maddi destek verilmesidir. Savaş betimlemeleri ve Türklere ilişkin kullanılan nitemler 1 595 yılında Eflak, Erdel ve Boğdan Prenslerinin savaşta Habsburg hanedanının tarafında yer almasından sonra ve Macaristanda Osmanlılara karşı askeri üstünlük sağlamasıyla yumuşamış ve seyrekleşmiştir. Osmanlı sarayı ve sarayda gelişen politik olaylar, yeni padişahlann tahta geçmesi, oğu! ve kardeş öldürümleri, padişahlann çok evlilikleri ve Harem hayan, Türklere ilişkin haberlerin diğer bölümünü oluşturmaktadır. Saraydaki gösterişli yaşam ve ihtişam, zenginlik ve gücün kaynağı olarak algılanmış, ancak dünyevi olduğu için günah ve şeytani olarak görülmüştür. Özellikle459 padişahların çok evlilikleri ve çok çocuklu oluşları, sarayı `cinsel zevklerin giderildiği yer` osmanlı padişahlarını ve böylece Türkleri `sex düşkünü` ve `cinsel zevklerine boyun eğen`, `zayıf insanlar olarak nitelendirmişlerdir. Özellikle kardeş katli `vahşet` olarak görülmüş ve osmanlı ve dolayısıyla Türk yönetiminin zalimce olduğu görüşü yaygınlaşmıştır. Bütün bu olumsuz ve tek yönlü genelleyici nitemlerin yanısıra, Türklere ilişkin olumlu ancak yine genelleyici nitemler de kullanılmıştır, örneğin Türklerin savaşta çok planlı, direnen, saldırmayı ve savunmayı iyi bilen savaşkan insanlar olduğu az da olsa yer alan betimlemeler arasındadır.
Collections