Le Reflet du reel et du reve les oeuvres de Gustave Flaubert
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET GUSTAVE FLAUBERT'İN ESERLERİNDE HAYAL GERÇEK YANSIMASI Battal OĞUZ Doktora Tezi, Fransız Dili Eğitimi Anabilim Dalı Danışman : Prof. Dr. A. Necmi YAŞAR Mayıs, 2002, 177 Sayfa Bu çalışma, Gustave Flaubert' in Madame Bovary, Salammbö, L' Education Sentimentale ve Bouvard et Pecuchet adlı romanlarında hayal-gerçek yansıması olgusunu irdelemeyi amaçlamaktadır. Romancıya göre; insanın evrende hapsedilme olgusu, onun gerçek durumudur. Dünyanın darlığı, toplumsal yaşamın insan özgürlüğünü kısıtlayan kuralları ve bunların yarattığı toplumsal ve kişisel çelişkilerin sonunda Gustave Flaubert, sanatı oluşturan fikrin sonsuzluğu ve güzelliği düşüncesine yönelmiştir. Yazar, gündelik yaşamın, insanı sınırlayıcı çelişkilerinden kurtarmanın yolunun sanata ve sanatın özünü oluşturan özgür düşünceye yönelmekten geçtiğini vurgular. Hümanist bir yapıya sahip olması nedeniyle bütün insanların mutlu bir yaşam sürmelerini savunur. Mutluluğun belli kalıp ve koşullan olmadığı düşüncesinden hareketle bireylerin mevcut olanakları ile mutlu olmayı öğrenmeleri gerektiğini belirtir. Bu durumun gündelik yaşamın somut koşullarında olanaklı olmadığı düşüncesiyle sadece rüya yoluyla değil aynı zamanda hayal aracılığıyla arzu edilen yaşamın tasarlanabileceğim sergilemektedir. Ancak bütün hayallerin gerçekleşemeyeceği düşüncesinden hareketle, çalışmamızda hayal-gerçek yansıması olgusunu insanı hangi sona ulaştırabileceğini iki bölümde incelemeye çalıştık. Çalışmamızın birinci bölümünde yazarın edebiyata sığınmasını gerektiren kişisel ve toplumsal sorunlarının yanında entellektüel oluşumunu irdelemeye çalışacağız. İnsanın sadece uyku halinde rüya görmesinin yanında, uyanık haldeyken de hayal görebileceğini t* TIIKSEKMlETIM KURULU HKOMAHTkSYOH HERK`VI düşünmekteyiz, insanoğlu, güpe gündüz, uyanık haldeyken, derin hayallere dalar. Güncel gerçekler bir kenara atılır. Hayal bitimine kadar bu durum devam eder. Eğer hayal, karşılığını güncel hayatta bulur ise, hayal ile gerçek arasında bir ahenk oluşur. Ancak, hayalin içeriği güncel hayatta karşılığını bulamadıysa, hayal gerçek yansıması olarak adlandırdığımız aksi durum ortaya çıkar. Diğer bölümümüzün amacı, kapalı alanlara sıkışmış kalmış olan roman kahramanlarının, mutlu bir hayat sürmek umuduyla değişik çıkış gayretlerini irdelemeye çalışmak olacaktır. Emma, romanlarda tasarladığı hayatı eş aldatmada; Salammbo, mistik düşüncelerde; Frederic Moreau, Tanrının üç sıfatında (aşk, bilim, sanat); Bouvard et Pecuchet de çeşitli bilimlerde aramaya çalışırlar. Ama sonlan hep aynıdır; ölüm, işkence, terkedilmişlik, yalnızlık. Ancak roman kahramanları arasında ikinci planda olan eczacı Homais gibi insanlar, bu kapalı alanlardan mutlaka bir çıkış yolu bulurlar. Bu insanlar liberalizmin temsilcileri olduklarına inanırlar. Hatta, 1789 Fransız Devriminin ölümsüz ilkelerine yürekten inanırlar, ancak kişisel çıkarları tehlikeye düştüğü anda zaiimleşmekten geri kalmazlar. Flaubert'in kafasını budalalık yer bitirir. Burjuva kavramı yazar için kişisel çıkardan başka bir şey değildir. Bu burjuva sınıfı, insanın çaba ve umutlarını yok eder. ` Her kim ki, alçakça düşünüyorsa` Flaubert'e göre, bu kişi burjuva sınıfından başka bir sınıfa ait değildir. Bovarizmin bir çok etapları incelen romanlarda mevcuttur. Madame Bovary'de bir küçük burjuva kadınının çöküşünü, manevi acılarını ve bu kadının dramının arkasında yatan bayağı, önemsiz ve küçük dünyayı anlatır. Flaubert, romanını biraz da manifesto olarak görmüş ve Fransa'da o yıllara kadar egemen edebi akım olan romantizme eleştirmeyi görev edinmiştir. Lirik üslup, okuyucuların beklentilerini yeterince karşılıyamıyordu. Romantizm hareketinin ilke ve duygularına kapılan ve onları ciddiye alan boş kafalı insanların nasıl felakete sürüklendiğini göstermeyi de amaçlamıştır. Sanat, tek çıkış yolu olarak algılanır. Hayal ikinci bir dünyadır, ancak o dünyada da ölçülü olmak gerektiğini ispatlamak gerekir. Anahtar Kelimeler: Gustave Flaubert, Karamsarlık, Sanat, Hayal, Gerçek, Yansıma Ill RESUME LE REFLET DU REEL ET DU REVE DANS LES (EUVRES DE GUSTAVE FLAUBERT Battal O?UZ These de Doctorat, Departement Langue et Education françaises Conseiller. Prof. Dr. A. Necmi YAŞAR Mai, 2002, 177 Pages Cette these s'attache â proposer les reflets du reel et du reve dans Madame Bovary, Salamnıbö, L'Education Sentimentale et Bouvard et Pecuchet de Gustave Flaubert. Selon le romancier, l'enfermement dans l'espace clos, est la situation reelle de 1'homme. La petitesse du monde, les regies de la vie sociale qui restreignent la liberte individuelle, toutes ces contradictions sociales et personnelles entraînent Flaubert â repondre â l'appel de Tart qui represente Finfini de l'idee et de la beaute/ L'auteur souligne que l'aspiration vers l'infini qui, elle seule, reside dans la pensee, represente une volont6 de se liberer de cette entrave et de mener une vie pleine. Flaubert a des pensees humanistes pour cette raison il defend le bonheur de tout le monde quelle que soit leur nationalite. Comme le bonheur n'a pas de forme et de conditions precises, alors, il avertit les personnes la necessite d'apprendre a devenir heureux avec les possibility disponibles. Cette condition expose de projeter la vie pleine non settlement pendant le sommeil, mais elle peut etre possible â l'etat de veille. Comme tous les reves ne sont pas toujours reali sables, dans cette recherche nous avons essaye d' analyser dans quelle circonstance le reflet du reve et du reel entraîne Thomme au n?ant Notre premiere partie consiste â examiner la formation intellectuelle et les problemes sociaux et personnels de l'ecrivain qui le poussent â se refugier dans la litterature. Nous envisageons que les reves se produisent non seulement pendant le sommeil mais aussi dansIV envisageons que les reves se produisent non seulement pendant le sommeil mais aussi dans l'etat de veille. Dans Tun ou dans l'autre cas, les songes se presentent sous des formes bien differentes. Dans l'etat de veille, le songe gagne le sujet desirâ et engendre un certain oubli de la realite^ Cette derniere reste suspendue jusqu'a la fin du reve. Si les reves trouvent leurs equivalents dans la vie quotidicnnc, alors il y aura unc harmonic cntrc 1c reel ct le reve. Mais si le contenu du reve se refere â une action qui ne peut pas se rencontrer dans la vie reelle, alors la quete se termine par une chute dans le neant que nous appelons le reflet du reel et du reVe. La partie suivante presentera les efforts des protagonistes dans les romans qui sont enfermes dans l'espace clos pour s'en evader vers un ailleurs inconnu pour vivre pleinement leur vie. Les essais d'evasion d'Emma Bovary â Rouen pour vivre pleinement les jouissances de 1'adultere, ceux de Salammbö a Carthage â travers les passions mystiques, ceux de Frederic Moreau a Paris pour reussir les trois faces de Dieu (Part, la science, 1' amour) et ceux de Bouvard et Pecuchet â Chavignolles pour s'initier aux diverses sciences â la campagne, tous terminent leur quSte par une chute dans le neant. Certains heros secondaires comme le pharmacien Homais reussissent en fin de compte â trouver leur propre voie a l'interieur de cet espace clos. Ces genres de personnes croient qu'ils sont les representants du liberalisme. lis ont la foi aux principes immortels de la Revolution Française de 1789, mais ils se montrent cruels des que leur vanit? est menacee. L'univers flaubertien est ronge par la betise. L' esprit de bourgeois est generalement domine par l'egoi'sme et par Pinteret. Cette classe aneantit les espoirs et les efforts de l'homme. Pour Flaubert, « quiconque pense bassement » est bourgeois. Toutes les etapes du bovarysme se manifestent dans les romans. Derriere le suicide d'Emma, Flaubert dresse le tableau d'un monde etroit et vulgaire. II s'attaque aux principes du mouvement romantique. Le lyrisme ne satisfaisait guere les lecteurs. L'auteur nous montre comment les personnes du XDC siecle sans esprit critique sont entraînees â des fins tragiques. Flaubert considere 1'art comme la seule issue. Le reve est une deuxieme vie, mais il faut veiller â n'aspirer qu'a ce qui est raisonnable. Mots-cles : Gustave Flaubert, Pessimisme, Art, Reve, Reel, Reflet
Collections