Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinde kan donörlerinde anti-toxoplasma gondii antikorlarının aranması

Abstract

86 ÖZET Toxoplasmosis seropozitifliğini belirleyerek, hem çalışma yöremizdeki bu infeksiyonun sıklığı hakkında bilgi edinmenin ve hem de seronegatif kan/kan ürünleri alıcılarının içinde bulunduğu riski saptamanın amaçlandığı bu çalışmada, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Kan Merkezi'ne Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ illerinden başvuran 467'si erkek, 37'si kadın toplam 500 kan donöründe ELISA- IFAT yöntemleri ile anti-T. gondii IgG, ELISA ve Capture ELISA anti-T. gondii IgM antikorları aranarak ELISA+IFAT IgG %36.6, ELİSA-lgM %7.2 ve Capture- ELISA IgM %1.4 oranlarında bulunmuştur. Seropozitif olguların yaklaşık 1/3'ünün akut Toxoplasmosis^ olabileceği saptanarak her üç il, merkez/çevre yörelerde yaşam, yaş ve cinsiyet yönünden anlamlı bir fark bulunamamıştır. Sonuç olarak, IgM antikorlarının belirlenmesinde olası yanlış pozitif ve negatif sonuçlar nedeni ile ikinci bir yöntemle çalışılmasının ve alıcılarda kan/kan ürünlerinin trasfüzyonunda bulaş riskinin önlenmesi üzerinde durulmasının gereği konusunda ilgili tedbirlerin alınması düşüncesindeyiz.

87 SUMMARY The aim of this study was to have knowledge about the frequency of Toxoplasmosis in our study region and to determinate the risk of seronegative blood/blood products recipients by detecting the seropositivity rate of this infection and among 500 (463 male, 37 female) blood donors from Edirne, Kırklareli and Tekirdağ anti-T.gondii IgG antibody rate was found as % 36.6 by ELISA and I FAT techniques. They were examined also for the presence of anti- T.gondii IgM antibodies and serorevalance of IgM by ELISA was %7.2, by Capture-ELISA was %1.4. Aproximately 1/3 of the seronegative cases were found to have acute Toxoplasmosis suspiciously and there were not found any significant differences in the three cities, rural-urban areas, age and sex. In conclusion, we decided that because of false positive and negative results in examining IgM antibodies, a second advanced technique have to be used and taking measures to avoid the transmission of the infection to blood/blood products recipients have been necessary.