Farklı yağlarla hazırlanan çoklu emülsiyonların stabilitelerinin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Çoklu emülsiyonlar kozmetik ve farmasötik uygulamalar için ideal sistemlerdir. Proteinler ve vitaminler gibi suda çözünen maddeler ile parfümler gibi yağda çözünen maddeler aynı preperat içinde hazırlanabilirler. Aynı zamanda bir çok kozmetik ve farmasötik maddenin sürekli salımı sağlanabilmektedir. Bu çalışmada badem yağı, isopropil miristat, myritol, sıvı parafin, cosbiol, miglyol, oleik asit, soya yağı ve susam yağı gibi farklı yağlar kullanılarak çoklu emülsiyonlar hazırlandı. Bu çoklu sistemlerin stabiliteleri, makroskobik analiz, damlacık büyüklüğü testi, santrifüj testi, pH testi ve farklı sıcaklıklar altında (4°C, 25°C ve 40°) hızlandırılmış stabilite testleri gibi birtakım parametreler kullanılarak değerlendirildi. Formülasyonlann salım mekanizmaları kondüktimetrik analiz ile incelendi ve en yüksek salımı gösteren formülasyon seçildi. Daha sonraki çalışmalarda ise en stabil formülasyon kullanıldı. Dermatolojik testler; en stabil ve en iyi salım gösteren iki formülasyon kullanılarak, yaşlan 21-47 arasında değişen 10 bayan gönüllü üzerinde uygulandı. Ürünler yüze ve önkola uygulanarak haftada bir 24 saatlik periyotlarda cildin pH, sebum, nem ve esneklik değerleri ölçüldü. Elde edilen veriler, S AS programı kullanılarak istatistiksel olarak değerlendirildi. SUMMARY Multiple emulsions are promising systems for cosmetic and pharmaceutic applications. Water soluble substances such as proteins and vitamins and oil soluble substances such as perfumes can be formulated in the same products. They also sustain the release of the entrapped substances. In this study, we used different oils to formulate multiple emulsions such as almond oil, isopropilmyristate, myritol, paraffin liquid, cosbiol, miglyol, oleic acid, soja oil and sesame oil. The stability of multiple systems were assessed by evaluating several parameters such as the macroscopic aspect, droplet size, centrifuge, pH and accelerated stability under elevated temperatures (4°C, 25°C and 40°C). The release of entrapped material was investigated by conductimetric analysis and the formulation, which showed the highest release was chosen, and the most stable formulation was used for further studies. The dermatological tests were performed on 10 female volunteers, aged 21-47, on the two formulations which showed better stability and highest release. The products were applied to the face and forearm and skin pH, sebum, mouisture and elasticity were measured in the 24h period every week. The data obtained has been analysed statistically using SAS program.
Collections