Çeşitli hastalıkların karaciğer üzerine etkilerinin ince yapı düzeyinde araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
-30- ÖZET: Sunulan çalışmada Wilson, siroz ve Nail-Patella tanısı konulan hastalardan alınan karaciğer biopsileri elektron mikroskobik doku takibi işlemleri yapıldıktan sonra ZEISS EM 10 B elektron mikroskobu ile incelendi. Wilson hastalığında heterokromat inden oldukça zengin olan hepatosit çekirdeklerinin glikojen partikülleri içerdiği görüldü. Çekirdekler düzensiz bir yüzeye sahip olup sitoplazma çekirdek içine doğru derin invaginasyonlar gösteriyordu. Bazı çekirdeklerde lipid damlacıkları ve granüler endoplazmik retikülüm sisternaları içeren sitoplazmik alanlar bulunmaktaydı. Hepatositlerin sitoplazmalarında çok sayıda değişik büyüklükte lipid damlacıklarının bulunduğu gözlendi. Endoplazmik retikülüm sisternaları genişleyerek iri kesecikler şeklini almıştı. Değişik şekil ve büyüklükte olan mitokondriyonların çoğunda kristaller oldukça daralmıştı. Mikrograf larda çok sayıda sekonder lizozomlara benzer yapılar bulunmaktaydı.Glikojen partiküllerinde irileşme ve sayılarında artma ile birlikte `membranous whorl` benzeri yapıların varlığı dikkati çekmekteydi. `Membranous whorl` benzeri yapıların etrafında geniş boşluklar oluşmuştu. Portal bölgelerde ve perisinuzoidal boşluklarda kollagen lifler aşırı-31- miktarda artmıştı. Sirozlu hastalarda hepatosit çekirdekleri düzensiz bir yüzeye sahip olup heterokromatinden zengindi. Bazı çekirdeklerde çeşitli büyüklükte, membranöz bir sınıra sahip olmayan lipid damlacıkları bulunmaktaydı. Karaciğer hücrelerinin sitoplazmalarında değişik şekil ve büyüklükte bazıları oldukça elektron dens görünümlü, mitokondriyonların bulunduğu izlenmekteydi.Endoplazmik retikülüm sisternaları genişleyerek iri kesecikler halini almıştı. Sitoplazma boyunca çok sayıda lipid damlacıklarının bulunduğu görülmekteydi. Multiveziküler cisimcikler sayıca artmıştı. Glikojen partiküllerinin irileştiği, sayılarının arttığı gözlenmekteydi. Bazı alanlarda mikrofilament demetlerinin bulunduğu dikkati çekmekteydi. Portal bölgelerde ve perisinuzoidal boşluklarda kollagen lifler aşırı miktarda artarak düzensiz demetler oluştur maktaydı. Nail-Patella sendromlu hastada heterokromatinden oldukça zengin olan hepatosit çekirdeklerinin bazılarında lipid damlacıkları içeren, membranöz bir sınıra sahip sitoplazmik alanlar bulunmaktaydı. Hepatositlerin sitoplazmalarmda agranüler endoplazmik-32- retikülüm sisternalarının genişleyerek küçük kesecikler şeklini aldığı görülmekteydi. Mitokondriyonlar oldukça elektron dens görünümlüydü. İri görünümlü sekonder lizozomlara benzer yapılar sayıca artmıştı. Mikrograf ların çoğunda çok sayıda membran ile sınırlı lipid damlacıkları bulunmaktaydı. Bazı alanlarda intersellüler ve perisinuzoidal boşluklara yakın bölgelerde ince, granüler bir materyal içeren, membran ile sınırlı vakuollerin bulunduğu dikkati çekmekteydi. Bazı alanlarda `membranous whorl` benzeri yapıların, dens peroksizomların varlığı izlenmekteydi. Sonuç olarak Wilson 'lu ve sirozlu hastaların karaciğerlerinde gözlediğimiz metabolik bozukluklar ile ilişkili yapısal değişiklikler, Nail-Patella sendromlu hastanın karaciğer biopsisinde de saptandı. Bu nedenle sistemik bir hastalık olan Nail- Patella sendromunun, birçok metabolik olayın gerçekleştiği karaciğeri de etkileyerek bu organda patolojik değişikliklere sebep olduğu düşünüldü.
Collections