Beta reseptör stimülanı ilaçlarla Ipratropium Bromide`in bronşiyal astma ve KOAH tedavisindeki değerleri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bu çalışmada, 11 astmalı ve 10 KOAH'lı hasta üzerinde, p2 adrenerjik reseptör agonisti ilaçlardan olan albuterol (ALB) ile borkodilatatör amaçla inhalasyon şeklinde kullanılan bir antikolinerjik (sentetik bir atropin derivesi) ilaç olan ipratropium bromide'in (İPR) tek başlarına ve her ikisinin kombinasyon halinde uygulanmaları durumunda oluşturdukları etkiler (tek doz olarak) birbirleriyle ve plaseboyla karşılaştırıldı. Her iki grup hastaya, nebülizatörle tek doz halinde verilen ALB (2.5 mgr) ve İPR (0.5 mgr), her gün bir protokolün yapıldığı 4 ayrı protokol halinde uygulandı. Protokoller: 1. ALB+İPR 2. ALB+Plasebo 3. İPR+ALB 4. İPR+Plasebo şeklindeydi. İlaçların etki dereceleri, büyük hava yollarındaki obstrüksiyonu yansıtan parametreler (FEVı, FVC, FEV-/FVC ve PEF) ve kesin kriter olmamakla birlikte küçük hava yollarındaki obstrüksiyonları yansıtan parametrelerden biri olan FEF25-75% üzerinde oluşturdukları değişiklik düzeyleriyle karşılaştırıldı. Astmalı hasta grubumuzdan elde ettiğimiz sonuçlarımıza göre, ALB ve İPR tüm parametrelerde ileri derecede anlamlı artış oluşturmuştur. Her iki ilaç eşit düzeyde etki potansiyeline sahip bronkodilatatörlerdir. Anlamlılık dereceleri aynı olmakla birlikte, her iki ilacın FEF25-75%'de oluşturduğu %'de artış oranları, FVC, FEVı, FEV-/FVC ve PEPe oranla belirgin olarak daha yüksek düzeydeydi. İki ilacın kombinasyonları, FVC, FEVı ve PEFe ilaçların yanlız veya plaseboyla kullanımlarına göre daha etkilidir. Bu etki ALB+İPR protokolünde daha anlamlı düzeydeydi. Küçük hava yollarında ise kombinasyon, önemli bir ek etki (artış) oluşturmadı. Sonuçlarımıza göre: 1. Astmalı hastalarda, atak tedavisinde etkilerinin daha erken başlaması nedeniyle P2 adrenerjik ilaçlar (ALB), İPR'den daha öncelikle tercih edilebilir. 2. P2 adrenerjik ilaçların sistemik yan etkileri nedeniyle kullanılamadığı (kardiovasküler hastalığı olanlar, yaşlılar vs.) veya etkisiz olduğu hastalarla yüksek dozlarına ihtiyaç duyulduğu ve bu dozlan tolere edemeyecek hastalarda, bronkodilatatör olarak en az feadrenerjik ilaçlar kadar etkili olan ve yan etkileri yok denecek kadar önemsiz olan İPR, yanlız veya düşük dozda bir P2 adrenerjik ilaçla kombine olarak kullanılarak etkili bir bronkodilatasyon sağlanabilir. Hatta bu vakalarda İPR daha etkili olabilir.3. P2 adrenerjik ilaçlara İPR kombinasyonu eklenerek, her iki ilacın yanlız başlarına oluşturduktan etkiden daha fazla ve daha uzun süreli bronkodilatatör etki sağlanabilir. 4. P2 adrenerjik ilaçların (ALB) başlangıç dozlarıyla oluşturulan bronkodilatatör etki, tekrarlayan dozlarıyla arttırılamıyorsa İPR'in kûmülatif dozları ile ek bronkodilatatör cevap arttırılabilir. 5. İPR'in nebülizör cihazlarında 500 ng'lık dozları aynı yolla kullanılan P2 adrenerjik ilaçların stantart dozlarıyla eşit etki oluşturmaktadır. İPR, feadrenerjik ilaçlardan daha uzun süreli bronkodilatasyon meydana getirmektedir. KOAH'lı hasta grubumuzda, ALB ve İPR, FVC, FEV-j, PEF ve FEF25-75% değerlerinde anlamlı artışlar meydana getirdiler. FVC, FEV ve PEF üzerinde İPR, ALB'den daha fazla etki (artış) oluşturdu. ALB ve İPR'in FEF25-75% üzerindeki etkileri benzer düzeydeydi. İPR'e ALB eklenmesi, bütün parametrelerde, her bir ilaca kıyasla daha anlamlı artış oluşturdu. Bu kombinasyonla, FEF25-75%'de FVC, FEVı ve PEF'e oranla ileri derecede daha belirgin artış sağlandı. Ancak ALB'e İPR eklenmesiyle FVC, FEVı, PEF ve FEF25-75% değerlerinde ALB'e ve plaseboya kıyasla anlamlı olmayan artışlar gözlendi. Sonuçlarımıza göre, KOAH'lı hastalarda İPR, bronkodilatatör etki süresi ve etki gücü yönünden ALB'den belirgin üstünlüğü olan bir ilaçtır. Ayrıca ALB'ün (p2 adrenerjik ilaçlar) sık ve önemli yan etki risklerine karşın, İPR'ün yan etkileri nadir veya önemsizdir. Kişisel cevapta önemli ve hassas bir gösterge olarak kabul edilen gidiş mesafesi üzerine ALB'ün İPR'e oranla daha etkili olması, her hangi bir yan etkisi yoksa ALB kombinasyonunu avantajlı kılabilir. Tek doz bronkodilatatör cevabın yetersiz olduğu durumlarda, inhalasyonla uzun süreli (örneğin, evde PEF kontrolüyle 2-3 hafta gibi) bronkodilatatör tedavinin tekrarlanarak uygulanması ile, ölçülebilir düzeyde yeterli cevap elde edilebilir. İlaç uygulamalarında kişisel faktörlerin ve cevabın da göz önünde bulundurulması tedavi etkinliğini arttırabilir.
Collections