Astımlı hastalarda akut ve stabil dönemlerinde inflamatuar-oksidan belirteçlerin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
l.ÖZET Bu çalışmada, astımlı hastalarda akut atak dönemi ve bu dönemi izleyen stabil dönemde belli bir süre uygulanan farklı tedavi seçeneklerinin inflamatuar - oksidan belirteçler üzerindeki etkilerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Uluslararası astım konsensüs raporuna göre daha önce kesin astım tanısı almış ve akut astım atağı ile başvuran toplam 31 hasta çalışmaya alındı. Kontrol grubu ise yaş ve cinsiyetleri benzer sağlıklı 10 kişiden oluşturuldu. Atak halinde başvuran astımlı hastalarda başvuru anında rutin kan ve radyolojik incelemeler ile birlikte serum ECP, MDA ve LTE4 ölçümleri, solunum fonksiyon testleri ve arteriel kan gazı analizleri yapıldı. Daha sonra eş zamanlı olarak, hastalara uluslararası astım konsensüs raporuna uygun olarak standart akut atak tedavisi uygulandı. Genel durumları stabilleştikten sonra hastalar randomize olarak üç gruba ayrıldılar ve 4 hafta süresince aşağıdaki protokoller uygulandı: I. Grup : Lüzumu halinde kısa etkili inhaler 02 mimetik + inhaler steroid (800 ug budesonide) + lökotrien reseptör antagonist! (zafirlukast 40 mg); II. Grup : Lüzumu halinde kısa etkili inhaler p2 mimetik + inhaler steroid (800 ug budesonide); HI. Grup : Lüzumu halinde kısa etkili inhaler 02 mimetik (salbutamol) + inhaler steroid (800 u,g budesonide) + E vitamini (alfa-tokoferol 400 IU ) verildi. Dört hafta sonra akut atak esnasında çalışılan parametreler tekrar çalışıldı. Çalışma gruplarına ait akut atak safhasında ve dört haftalık stabil dönem sonrasında elde edilen değerler kendi aralarında ve kontrol grubunun sonuçlarıyla karşılaştırıldı. Çalışma grupları arasında başlangıçta serum ECP, LTE4, MDA düzeyleri ve solunum fonksiyon parametreleri arasında anlamlı fark yoktu (p>0,05). Sırasıyla her üç grubun tedavi sonrası ECP, LTE4 ve MDA değerleri, tedavi öncesi değerlerden anlamlı düzeyde düşüktü (ECP için p<0,001, p<0,05, p<0,05; LTE4 için p<0,01, p<0,05, p<0,05; MDA için p<0,01, p<0,01, p<0,01). Kontrol değerlerine göre, her üç grubun başlangıç ECP, LTE4 ve MDA düzeylerinde anlamlı yükseklik belirlenirken (sırasıyla, ECP için p<0,01, p<0,001, p<0,001, LTE4 için p<0,01, p<0,01, p<0,01 ve MDA için p<0,001, p<0,001, p<0,001), tedavi sonrası düzeyler ise anlamlı fark oluşturmuyordu (ECP için p>0,05; LTE4 için p>0,05 ve MDA için p>0,05).Çalışma sonuçlarımıza göre, eozinofil ağırlıklı inflamasyonu ve oksidan stresi yansıtan ve astım ataklarında anlamlı artışlar gösteren serum ECP, LTE4 ve MDA seviyeleri atakların ve inflamatuar olayın tedavisi ile kontrol düzeylerine kadar anlamlı düşüş göstermiştir. Standart astım tedavisine eklenen lökotrien reseptör antagonistleri veya antioksidan ajanların bu parametreler üzerinde anlamlı bir katkı veya değişim düzeyi sağlamadığı gözlenmiştir. Bu sonuç astımda inflamasyonun giderilmesiyle tüm patolojik sürecin kontrol altına alınabildiğini de teyit etmektedir. Anahtar Kelimeler: Astım, ECP, LTE4, MDA, Tedavi 2. ABSTRACT In this study, the aim was to determine the effects of the different treatment alternatives applied in the stable period of one mounth following the attack and during acute attack on the inflammatory-oxidant determinants. Totaly 31 patients who applied to the hospital with an acute asthma attack and diagnosed as asthma to International Asthma Consensus Report were involved in the study. The control group was formed by 10 age and gender matched patients. During patients asthma attacks routine blood and radiological tests and serum ECP, MDA, LTE4 levels, respiratory function tests and arterial blood analysis were studied during or after their treatments. Thereafter standard acute attack treatment was carried out according to the International Asthma Consensus Report. After the stabilization of the patients they were seperated into three groups randomly. Following protocols were carried out during 4 weeks. Group I : Short term acted inhaler P2 mimetic (if it is necessary sabutamol) +inhaler steroid (800 ug budesonide) + leucotrien receptor antagonist (zafirlukast 40 mg); Group II: Short term acted inhaler 02 mimetic (if it is necessary) + inhaler steroid (800 ug budesonide); Group III: Short term acted inhaler 02 mimetic (if it is necessary) + inhaler steroid (800 fig budesonide) + vitamin E (alpha-tocopherol 400 IU); Four weeks later the parameters which were examined during the acute attack were reexamined. The values of working groups which were obtained during acute attacks and after 4 weeks stable period were compared with each other and the proper values of control group. There were no statisticaly significant differences for ECP, LET4, MDA levels and respiratory function tests between the working groups at the beginning of the study (p>0,05). For every three groups posttreatmant ECP, LTE4 and MDA levels were significantly lower than the pretreatment levels (for ECP p<0,001, p<0,05, p<0,05; for LTE4 p<0,01, p<0,05, p<0,05; and for MDA p<0,01, p<0,01, p<0,01 respectively). It was found that each three groups have higher pretreatment ECP, LTE4 and MDA levels than control group ( for ECP p<0,01, p<0,001, p<0,001, for LTE4 p<0,01, p<0,01, p<0,01 and for MDA p<0,001, p<0,001, p<0,001). And it wasnot found any significant difference between posttreatment groups levels and control group levels for ECP pX),05; for LTE4 p>0,05 and for MDA p>0,05 respectively. According to our study results, ECP, LTE4 and MDA levels which significantly increase during asthma attacks and reflect eosinophly dominant inflammation have decreased by the treatmant of the attacks and inflammatory process. It was observed that leucotrien receptor antagonist or antioxidant agents which are joined to standard asthma treatment had no contribution. This result confirms that by ceasing the inflamation in asthma, all components of the pathologic process can be controlled completely. Key words: Asthma, ECP, LTE4, MDA, Therapy 4
Collections