Obsesif kompulsif bozukluk ve eştanılarının değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), yineleyici obsesyonlar veya kompulsiyonlann görüldüğü, süreğen, kimi zaman da dönemsel gidiş gösteren, kişinin toplumsal ve günlük işlevlerini belirgin olarak etkileyen ruhsal bir bozukluktur. OKB ile diğer ruhsal hastalıkların birlikte görülme sıklığı oldukça yüksektir. En sık olarak major depresyon ve diğer anksiyete bozuklukları görülmektedir. Bu çalışmada OKB 'si olan olguların biyopsikososyal özellikleri ve semptom dağılımı ile eştanılı (komorbidite) durumunu; yalın OKB ile eştamlı OKB olgularında semptom şiddetini karşılaştırmayı amaçladık. Çalışmaya Ç.Ü.T.F. Psikiyatri polikliniğine başvuran ve yapılan görüşme sonrası DSM- IV tam ölçütlerine göre; OKB tanısı konulan, yaşlan 18-56 arasında 60 olgu alınmıştır.. Tüm hastalara ilk görüşme sırasında çalışmanın amacı anlatılmış ve onaylan alınmıştır. Ardından deneklere veri toplama formu, ruhsal belirti tarama listesi, Beck depresyon ölçeği, durumluk ve sürekli anksiyete ölçeği, Maudsley obsesif kompulsif soru listesi, Yale-Brown obsesyon kompulsiyon ölçeği verilmiştir. Eş tanılan belirlemek için tüm hastalara SCID-I uygulanmıştır. Çalışmada OKB'nin erken yaşlarda başladığı, hastalığın başlangıcına etken olabilecek önemli yaşam olaylan olduğu saptanmıştır. Olgulann %98'i çekirdek ailelerde yaşamaktaydı, büyük bir çoğunluğu evkadını ya da öğrenciydi. Olgularda en sık görülen obsesyon tipi kirlenme ve bulaşma, en sık görülen kompulsiyon tipi ise temizlik ve yıkamaydı. OKB hastalarının %88'inde en az bir eştanı vardı. En sık görülen eştanı major depresyon idi. Eştamsı olan ve olmayan OKB hastalanın sosyodemografik özellikler, obsesyon ve kompulsiyon içerikleri, psikometrik test skorlarına göre karşılaştırdığımızda; Beck depresyon ölçeği puanı eştamlı grupta yüksekti. Diğer yönlerden bir değişiklik yoktu. Sonuç olarak; OKB hastalarında eştanı bulunmasının hastalığın gidişini ve sonlanımını etkilediği gözönünde tutulmalı, özellikle sağaltım açısından değerlendirilmesi gerekmektedir. Anahtar Sözcükler: Anksiyete, Biyopsikososyal özellikler, Depresyon, Eştanı, Obsesif Kompulsif Bozukluk. ABSTRACT The Assessment Of Obsessive-Compulsive Disorder And Its Comorbidities Obsessive-compulsive disorder (OCD) is a mental disorder with some essential features like recurrent obsessions or compulsions that are severe enough to be time consuming or cause marked distress or significant impairment, and episodic course. The prevalence of comorbidity of other mental disorders in OCD is very high. Most common comorbid disorders among OCD patients are major depression and other anxiety disorders. The purpose of this study was to evaluate the biopsychosocial features, symptom profile and comorbidity of OCD patients; and to compare symtpomseverity of OCD patients with and without comorbid disorders. 60 patients within an age range of 18 to 56 years, diagnosed as OCD according to DSM-IV criteria were included in this study. All patients gave informed consent before participating into this study. A systematic face-to-face interview was conducted to collect data and complete sociodemographic data form for each subject. Diagnostic evaluation and comorbidity with other mental disorders were carried out by means of Structured Clinical Interview for DSM-IV. Beck depression scale, state and trait anxiety disorder, Maudsley obsessive-compulsive questionnaire, Yale-Brown obsession- compulsion scale were administered to all subjects. The results of present study revealed that OCD begin in early ages, and prominent life events were present as a precipitating factor at the beginning of the study. 98% of subjects live in nuclear families, and most of the participants were housewives or students. Most common obsessions were contamination thoughts, and most common compulsions were hand washing and cleaning. 88% of OCD patients had at least one comorbid diagnosis. Most common comorbid diagnosis was major depression. There were no significant differences between OCD patients with and without comorbid disorders in terms of sociodemographic features, obsession and compulsion contents, psychometric test scores except Beck depression scores being higher in patients with a comorbid diagnosis. In conclusion; the effect of comorbidity on course and prognosis of OCD patients should be taken into account in providing appropriate treatment to patients with OCD. Key Words: Anxiety, Biopsychosocial features, Comorbidity, Depression, Obsessive- compulsive disorder. VI
Collections