Anaokulu çocuklarının mizaç özelliklerinin anne ve babaları tarafından değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kişilik gelişimi ile ilgilenen araştırmacılar, erken `bebeklik ve çocukluk dönemine ilişkin bazı davranış stil lerinin ve mizaç özelliklerinin önemi konusunda gör (işbirli ğine varmışlardır. Yapılan araştırmalarda erken dönemlere ilişkin bu özelliklerin çevresel koşullarla etkileşmesi so nucunda ilerki yaşlarda normal yada problemli kişilik geli şimine neden olabildikleri saptanmıştır. Bu noktada çocuğun mizaç özelliklerinin anlaşılması, tanınması ve buna uygun tepkilerin verilmesi sağlıklı bir gelişim için önem taşımak tadır» Çocuğun gelişimi Üzerinde yönlendirici etkiye sahip olan anne ve babanın, çocuğun mizaç özellikleri ile çelişen isteklerinin ve beklentilerinin, çocuğu yeterince iyi tanı mamalarından dolayı verecekleri yanlış tepkilerin çocuğun ileride davranış problemleri geliştirmesine neden olduğu yapılan araştırmalarda ortaya konmuştur. Bu araştırma, an nenin ve babanın çocuğu mizaç özellikleri açısından ne şe kilde tanıdıkları ve buna bağlı olarak aynı yada farklı ta nımalarının çocuğun davranış bozukluğu geliştirme potansi yeline etkisinin incelenmesini amaçlamaktadır. Bu etki ön ce tüm grup için, daha sonra cinsiyet ve sosyoekonomik dü zeyler için ayrı ayrı ele alınmıştır. Araştırmanın denekleri, alt sosyoekonomik düzeyden 38, orta sosyoekonomik düzeyden 36 olmak üzere okul- öne es i çağ daki 3-7 yaşlarındaki toplam 74 çocuktan oluşmaktadır. Ço cukların mizaç özellikleri anne ve babalar tarafından fark-lı zamanlarda değerlendirilen Davranış Stili Anketi* nden elde edilen verilerden hareketle saptanmıştır. Aynı çocuk ların davranış bozukluğu gösterip göstermedikleri ise sı nıf öğretmenleri tarafından doldurulan Okulöncesi Davranış Envanter i' nden elde ettikleri puanlardan hareketle saptan mıştır. Araştırma bulguları t Um grup için anne ve babaların çocuklarının mizaç özelliklerini değerlendirme konusunda yüksek düzeyde bir uyuşum göstermediklerini ortaya koymuş tur. Çocukların yarısı için anne babaların değerlendirmele ri uyuşurken, diğer yarısı için uyuşum gözlenmemektedir. Anne-babanm uyuşum gösterdiği çocuklar ile uyuşum göster mediği çocukların davranış bozukluğu puanlarının tüm grup için toplam ve anksiyete-korku boyutunda anlamlı bir fark lılaşma gösterdiği saptanmıştır, Sosyo-ekonomik düzeyler açısından uyuşum olan ve olmayan çocuklar arasında davra nış bozukluğu puanları açısından anlamlı bir farklılaşma bulunmamıştır. Anne babanın değerlendirmede uyuşum göster diği kızlar ile uyuşum göstermediği kızların toplam davra nış bozukluğu puanları arasında anlamlı bir farklılaşma saptanmıştır. Ancak erkekler için istatistiksel açıdan an lamlı bir farklılaşma bulunmamıştır. Genel olarak kızlar ile erkekler arasında davranış bozukluğu puanları açısından anlamlı bir farklılaşma bulunmuştur. Tüm bulgular bir arada ele alındığında anne-babalarm çocuklarının mizaç özelliklerini farklı değerlendirmeleri nin nedenlerine açıklık getirecek yeni çalışmalara ihtiyaçduyulmaktadır. Mevcut bilgilerin ışığında bu konuda kesin bir yorum yapılamamıştır. Anne-babanm değerlendirmede uyuşum gösterdiği ve uyu şum göstermediği çocuklar arasında davranış bozukluğu pua nı açısından saptanan anlamlı farklılaşma, çocuğu farklı değerlendiren anne-babanm çocuğa vereceği tepkilerin ve çocuğa ilişkin beklentilerinin farklılaşacağı ve çevredeki bu tutarsızlığın çocukta davranış bozukluklarına yol açtı ğı görüşü doğrultusunda yorumlanmıştır. Uyuşum olan grup ile olmayan grup arasında anksiyete-korku boyutunda davra nış bozukluğu puanı açısından ortaya çıkan anlamlı farklı laşma, çevredeki bu belirsizliğin ve anne-babadan alman tepkiler deki bu tutarsızlığın çocukta genel bir anksiyete ve korku kaynağı yarattığını düşündürmektedir. Tüm grup için saptanan bu anlamlı farklılaşma, sosyoekonomik düzey değişkeni için saptanamamıştır. Bunun her düzeye düşen de nek sayısının azlığından kaynaklandığı düşünülmektedir. Cinsiyet grupları değerlendirildiğinde ise erkekler açısın dan anlamlı bir farklılaşma bulunmamasına karşın, kızlar için toplam puanda anlamlı bir farklılaşma bulunmasında akla gelen olası bir açıklama kız çocukların içinde bulun dukları sosyal ilişkilere daha fazla duyarlı olabilecekle ridir. Ancak sağlıklı bir yorum yapılabilmesi için daha kapsamlı araştırmalara ihtiyaç vardır. Çocukların davranış bozukluğu puanlarının sosyoekono mik düzey grupları açısından farklılaşmamasınm sağlıklı bir değerlendirmesini yapabilmek için daha kapsamlı çalış-malara ihtiyaç vardır. Kız ve erkek çocuklar arasında sap tanan batıdaki çalışmalarmkine benzer bir farklılaşmanın yorumlanabilmesi için öğretmenlerden başka değerlendirme kaynakları ile yapılacak çalışmalara gereksinim duyulduğu öne sürülmüştür. İleride yapılacak araştırmalarda, burada adı geçen öl çeklerin Türkiye için standardize edilmesi, veri toplama kaynağının güvenirliği konusunda önemle durulması, örnekle- min daha geniş tutulması, sosyo-ekonomik düzeylerin daha kapsamlı olarak tanımlanması konularında öneriler getiril miştir.
Collections