İzmir Arkeoloji Müzesi`ndeki sualtı buluntusu Bizans sırları seramikleri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bizans seramiklerine ilişkin ilk bilimsel araştırmalar ancak XIX. Yüzyılın sonlarında başlamış, kronolojik ve terminolojik tanımlamalar XX. Yüzyılın ortalarına doğru kısmen belirlenmiştir. Özellikle son yirmi beş yıl içerisinde daha fazla yayma konu olduğu izlenen araştırmalar, Bizans împaratorluğu'nun muazzam toprak bütünlüğü ile kıyaslandığında yine de yetersiz kalmaktadır. Bizans împaratorluğu'nun her döneminde önemini korumuş, bugünkü Anadolu topraklan üzerinde, tamamlanmış ve devam eden çok sayıda kazı ve yüzey araştırmalarından ele geçen Bizans seramikleri ile müzelerimize çeşitli yollarla girmiş seramiklerin büyük bir kısmı da, hala Bizans seramik tarihi içinde yerlerini aramaktadır. Bununla birlikte kendi ülkemizdeki buluntuların yabancı araştımacılann yanı sıra Türk araştırmacılar tarafından değerlendirildiği ve bu alandaki Türk araştırmacıların bilim dünyasına girmeye başladıkları umut verici biçimde görülmektedir. Bizans seramik sanatına ilişkin günümüz çalışmaları, Anadolu kıyılan ile karasularımız dışındaki Bizans batıklarını da içine almış, yönünü bu grubun ticari dağılımı, üretim yerleri, ürün karakteristikleri ve Bizans seramikçiliğinin tekniğine ait problemlere çevirmiştir. Ancak seramik yükleri ile birlikte belirlenen batıklar ile bu batıklardan kaçak kazılarla çeşitli kolleksiyonlara dağılmış sırlı seramikler, sınırlı sayıda yayınlara konu olmuş, henüz ayrıntılı ve bütünleyici sonuçlara ulaşılamamıştır. îzmir Arkeoloji Müzesi seramik koleksiyonları arasında, kaynağı belli olmayan, fakat genel görünümlerinden uzun süre denizde kaldıkları ve çeşitli derecelerde tahrip gördükleri anlaşılan tümü sualü buluntusu 227 adet Bizans sırlı seramiği bulunmaktadır. Farklı tarihlerde altı ayrı grup halinde müzeye ulaşan ancak tümü homojen karakterde büyük bir kolleksiyon oluşturan bu seramikler, gerek sayısal çoğunluk gerekse form ve bezeme repenuvan ile bu alandaki çalışmalara ışık tutacak mahiyettedir. Tümünü tezimiz kapsamına aldığımız bu seramikler.şimdiye kadar incelenmiş en büyük sualtı buluntusu grubu olmaktadır. 287 SUMMARY The scientific researches on Byzantine ceramics began in the end of the XlXth century, the chronological and terminological definitions were partially determined towards the middle of the XXth century. In the last twenty five years the researches are the topic of the most publications but when it is compared with the enormous territorial integrity of the Byzantine Empire, it seems insufficient On Anatolia which kept its importance in all the periods of Byzantine Empire, Byzantine ceramics found from the completed and continuing excavations and surveys, and the most part of the ceramics transferred to the museums with different ways, are still trying to find their places in the history of the Byzantine ceramics. However, it seems to be hopeful that findings in our country are examined by Turkish researchers besides the foreing researchers and the Turkish researchers have begun to enter into the world of science on this subject. Studies today about the art of Byzantine ceramics have included the Byzantine shipwrecks near the Anatolian coasts and out of the territorial waters, and have turned its direction to the commercial distribution, production centers and characteristics of products of this group and the problems of the technics of the Byzantine pottery. However, the shipwrecks loaded with ceramics and glazed ceramics spreaded to the varies private collections by smuggling from these shipwrecks, have been the subject of the limited publications and it has not been reached to the detailed and sufficient results. In the Izmir Archeolocigical Museum, there are 227 Byzantine glazed ceramics all of which are found under the sea and whose origins are not known but it is realized from their general appearance that they have stayed under the sea for a long time and have been destroyed. These ceramics which came to the Museum in six separate groups but all of which consist a huge collection in homogenous character, are in the nature of showing the way to these studies with both its numeral majority and its formal and decorative repertoire. These ceramics all of which are studied in our thesis are largest examined group from under the water. 288
Collections