Televizyon haberciliğinde kalite arayışı ve tüketici hakları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Türkiye'de televizyon yayıncılığı dünyadaki pekçok ülkeden daha geç olarak ancak 1968 yılında başlamıştır. İlk özel televizyon yayıncılığı için ise 90'lı yılları beklemek gerekmiştir. Geç kalmışlık Türk televizyonculuğu için önemli bir handikaptır. Ancak günümüz Türkiye'sindeki televizyon yayıncılığı bundan daha önemli bir sorunla karşı karşıyadır. Bu sorun `kalite`dir. Kalite sorununu teknik ekipman da dahil olmak üzere pekçok unsuru içermektedir. Bu tezde ise sınırlar daraltılarak yalnızca habercilik anlayışı sorgulanmıştır. Haberlerin kalitesi Türk televizyonculuğu için oldukça yeni bir kavram. Kaliteli habercilik konusunda televizyon kanallarında ciddi girişim sayısı son derece azdır. Övgüye değer tek girişim bir televizyon kanalına değil, bir vakıfa aittir. 1997 yılı Mayıs ayı ortalarında kuruluşunu tamamlayan Türk Televizyon Vakfı kalite ratingi ölçeceğini duyurmuştur. Ancak bu tezin kaleme alındığı tarihlerde henüz uygulamaya geçilmemiştir. Bu tez işte böylesi bir boşluğa tekabül etmektedir. Televizyon kanallarında `şablon` habercilik anlayışının yaygın olduğu görülmektedir. Şablondan kasıt, habercilerin kendileri dışında gelişen rutin gündemlere teslim olmaları ve basit önkabullerden yola çıkarak, sığ ve genel-geçer yorumlara ulaşmalarıdır. Bu anlayış karşısında teorik düzeyde, yüzyıl ortasında Avrupa bilim felsefesinde etkili olan `Mantıksal pozitivizm` görüşü önerilmektedir. Pratikte ise Türk televizyon haberciliğinin en düzeyli örneklerinden biri olan ATV kanalının bile Alman-Fransız ARTE'den ne kadar geride olduğu açıkça görülmektedir. 87Türk televizyon kanallarının kaliteli habercilik koşundaki duyarsızlığı meseleki etik konusunda da gözlenmektedir. Kalitesiz ve etik standartlara aykırı haberler karşısında tepki göstermesi beklenen televizyon izleyicisi ise, en az televizyon kanalları kadar eleştirilecek pozisyondadır. 88
Collections