Tasarruf açığı sorunu: Türkiye ve Çin karşılaştırması (1980-2015)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Dünyada 80'li yıllarda başlayan liberalizasyon süreciyle ülkelerin birbirine entegrasyonu hızlanmış, fiziksel sermaye giriş çıkışları özellikle gelişmekte olan ülkeler açısından önemli bir hale gelmiş ve finansal krizleri tetikleyen ve sonrasında reel sektör krizlerini tetikleyen bir enstrüman haline gelmiştir. Bu süreçte gelişmekte olan ülkelerin ihtiyatlılığı açısından tasarruflar büyük ölçüde önemli hale gelmiştir. Türkiye'yi de gelişmekte olan ülke olarak ele aldığımızda son yıllarda tasarruf açığı sorunuyla karşı karşıyadır. Gelişmekte olan ülkelerin bu kategoriden çıkıp gelişmiş ülke sınıfına geçebilmesi için yeterli ve sürdürülebilir bir büyüme potansiyeline sahip olması gerekmektedir. Bu büyüme trendinin gerçekleşmesi için önemli unsurlardan biri fiziksel sermaye birikimidir. Fiziksel sermaye birikimi için yatırımlara, yatırımlar içinse tasarruflara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle bu çalışmada tasarruf açığı üzerinde durulacaktır. With the liberalization process that started in the world in the 1980's, the integration of the countries accelerated and physical capital inflows and outflows became important especially in the developing countries and became an instrument that triggered financial crises and later triggered real sector crises. In this process, the savings have become of great importance in terms of the prudence of the developing countries. When we consider Turkey as a developing country, we are confronted with the problem of saving money in recent years. Developing countries need to have an adequate and sustainable growth potential so that they can go from this category to the developed country class. One of the important factors for the realization of this growth trend is physical capital accumulation. Savings are needed for investments for physical capital accumulation and for investments. For this reason, this study will focus on savings.
Collections