Dindarlık ve tüketim algıları arasındaki ilişki
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
İnsanlığın varoluşundan bu yana din ve tüketim, tüm toplumların hayatlarında önemli bir değer olarak yaşanmaktadır. Tüketim algısı ve dindarlık algısının çok eskiye dayanan kadim bir geçmişi vardır. Din, insan hayatını en etkili şekilde yönlendiren bir telkindir. İnanç bu değere biçilen bir kamuflajdır. Dinin yaşanış biçimleri, bireyin dindarlık algısı olarak karşımıza çıkmaktadır. Dindarlık algısı, bireyin dindarlık boyutlarının farklı düzeylerde yaşanması neticesinde öznel bir değerdir. Dindarlık algısı bu yönüyle tüketim algısıyla benzerlik göstermektedir.Günümüz dünyasında tüketim algısı her bireyin yaşam amacı, inandığı değer, bulunduğu kültür ve toplum açısından farklılık göstermektedir. Küresel yaşamın en büyük problemlerinden biri de kaynakların sınırlı, isteklerin sınırsız olmasıdır. Tüketim algısının din algısı ile biçimlendirilmemiş olması tüm dünyayı etkisi altına alan bir tehdit durumundadır. Din, bireyin yaşantısını kontrol eden ve davranışlarının sonuçlarını bildiren bir değerdir. Bu davranışlar içerisinde tüketim algısı da yer almaktadır. Dindar bireylerin tüketim algısının, inandığı dinin ölçütleriyle biçimlendiğini tespit etmek amacıyla; Konya'nın Ilgın İlçesi'nden tesadüfî örneklem yöntemiyle seçilmiş 430 katılımcıya, `Dinî Hayat ölçeği ve Bilinçli Tüketici Ölçeği` kullanılarak oluşturulmuş anket yöntemi uyguladık. Veri analizlerini, SPSS 22 programı ile değerlendirdik. Bağımlı ve bağımsız değişkenler arasındaki ilişkiyi `Pearson Korelâsyon, Tek Yönlü Varyans Analizi ve İki Ortalama Arasındaki Farkın Önemlilik Analizi` ile tespit ettik. Verilerin analiz sonuçlarına göre, dindarlığın tüketim algısını etkilediğini tespit ettik. Bu tespitten hareketle, dindarlık algısındaki farklılığın tüketim algısını da etkilediğini söyleyebiliriz. Dinin tüketim algısı konusunda çizdiği sınırları kavramanın, bireyin tüketim algısına faydası olacağını önerebiliriz. Since the existence of the humanity, religion and consumption are important values in all society's lives. Consumption sense and devoutness sense have an ancient history. Religion is the most efficient inculcation that orients the human life. Belief is a camouflage that given to this value. The ways of applying religion is the devoutness sense of individuals. Devoutness Sense is a subjective value since all individuals implement religion in different levels. From this aspect, devoutness sense resemble to consumption sense.In modern world, consumption sense differs in terms of individual's life purpose, value that they believe, the culture they live in and society. One of the biggest problems of global life is limited resources versus limitless requests. Since the consumption sense isn't formed by religion sense, this is a treat that effects all over the world. Religion is a value that controls the individual's life and reports the consequences of behaviors. These behaviors include consumption sense.In order to detect the religious individual's consumption sense is formed by the religion he/she believe; we implemented a survey that is formed by using `Religious Life Scale and Conscious Consumer Scale` to 400 participants that are selected with the way of random sample in Ilgın/Konya. We evaluated the data analysis with SPSS 22 program. We detected the relation between bound variable and independent variable with Pearson Correlation, One Way Variance Analysis and The Importance Analysis of Difference between Two Average. According to the analysis results, we detected that being religious effects consumption sense. In the light of this detection, we can say that the difference in devoutness sense effects consumption sense. We can suggest that comprehending the limits which religion draw about consumption sense helps individuals.
Collections