11 Eylül sonrasında askeri alanda ABD hegemonyası ve Türkiye`nin rolü
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu tezin amacı, Gramscian yaklaşım üzerinden ABD askeri hegemonyasının nasıl inşa edildiğini, 11 Eylül sonrasında nasıl sürdürüldüğünü göstermek ve ABD hegemonyasında Türkiye'nin yerini ve rolünü değerlendirmektir. Tezin temel varayımı: 11 Eylül'den sonra ABD hegemonyasında rızadan zora kayışı ifade eden askeri gücün ön plana çıkmasına rağmen ABD, ortak çıkarlara, kültüre ve değerlere vurgu yapan bir söylem kullanarak uluslararası kamuoyundan askeri müdahalelerine onay alıp kendi kültürel ve ahlaki liderliğini korumayı başarmış ve Türkiye, ABD hegemonyasının sürdürülmesine katkı yapmıştır. 11 Eylül'den hemen sonra ABD, `Terör ile Savaş` hegemonik söylemini ileri sürmüş ve onun yayılması için çaba göstermiştir. Uluslararası güvenliğe ve barışa tehdit oluşturan terörizmin yok edilmesinin ve Ortadoğu'da istikrarın sağlanmasının gerekliliğini gündeme getiren ABD, bu ortak çıkarlar etrafında dünya kamuoyunu birleştirmeye çalışmıştır. Askeri güce başvururken de ABD, ortak yarar ve çıkar için bunu yaptığını ilan ederek uluslararası kamuoyunun desteğini almayı başarmıştır. Tezin teorik ve kavramsal çerçevesi ortaya konduktan sonra ABD hegemonyasının askeri, ekonomik ve kültürel unsurlardan oluşan üç ana dayanağı tartışılmış; ardından 11 Eylül olayları sonrasında ABD hegemonyasının nasıl işlediği ve hangi değişikliklere uğradığı incelenmiştir. Bu bağlamda ABD hegemonyasında rızadan zora kayışın örneği olarak ABD'nin Afganistan'a müdahalesi ve müdahale sonrası gelişmeler ele alınmıştır. Ondan sonra birbirlerine bağlı üç konu olan Türkiye'nin NATO'daki rolü, ABD'nin Afganistan'a müdahalesi sonrasında Afganistan'da yeniden yapılandırma sürecine katkısı ve bunlarla ilgili söylemler üzerinde tartışılmıştır. İncelemenin sonucunda 11 Eylül sonrası dönemde Türkiye, güvenlik, ortak çıkar, barış odaklı ABD ve NATO'nun söylemlerinin yayılışını sağlayarak NATO'ya karşı oluşturulabilecek muhalefeti ve ortaya çıkabilecek hegemonya karşıtı söylemleri engelleyerek ABD hegemonyasının sürdürülmesine katkıda bulunduğunu iddia edilmiştir. This thesis examines US hegemony in military sphere following September 11 terrorist attacks. The aim of this thesis is to explore, using Gramscian approach, how US hegemony was created and how it functioned after September 11 as well as to evaluate the role of Turkey during these processes. The main assumption of this thesis is that in spite of increasing role of military force which characterized the shift from consent to coercion in US hegemony after September 11, the USA was able to gain approval for its military interventions from international community wıth the help of `War on Terror` political discourse and therefore retain its cultural and moral leadership. By emphasizing the importance of combating terrorism which was considered to be the biggest threat to international security and peace, and the necessity of providing stability to the Middle East region and Afghanistan in particular, the USA was able to unite public opinion around these common interests. After setting forth the teoretical framework in the First Chapter I will describe economic, military and cultural foundations of US hegemony. Then I will examine, how US hegemony was functioning after September 11. To show the shift from consent to coercion in the structure of US hegemony I will dwell on US military intervention in Afghanistan and Afghanistan's rebuilding process. Regarding the role of Turkey in supporting US hegemony I will argue about Turkey's position in NATO, Turkey's importance for the USA in the rebuilding of Afghanistan, and political discources related to these processes. In the end I will conclude that following September 11 terrorist attacks Turkey contributed to the spreading of the US discourse, focused on security, common interests and peace; prevented the emergence of counter-hegemony and therefore contributed to the prolonging of US hegemony.
Collections