Guvatrlı hastalarda trakeomalasi insidensi

Abstract

- 28 - ÖZET Guvatrlarm trakeomalasi yapma insidensin! sapta mak amacile yat) il an bu araştırmada 140 soıvatrlı basta üzeninde çalışılmıştır. Disnne dışında trakeomalasiyi klinik belikti ile tanımlayabilmek olanağının bulunmaması ve disnnenin de çoğu kez latent kalması nedenlerile, trakeomalasiyi kesin olarak tanımla yabilmek için Valsalva ve Müller Testi altında radvoloiik ince leme yönteminden yararlanılmıştır. Ancak, bu yöntemin uvgul anmasında hastalar Testi gereği ffibi yapamadığından dolayı alman radyografiler vanıltı- cı olduğu için bu Testin uy/bulanmasını kolaylaştıracak ve tam olarak yanılmasını saklayacak bir teknik geliştirilmişti``. Bi~ burun pensi ile bir ucu hastanın arzına yerleştirilmeye uygun spiral bir borudan yararlanılarak gerçekleştirilen bu teknikle yapılan incelemede 140 guvatrlı hastanın 55 inde (36 sı hafif? 11 i 5 orta ve 8 1 ileri derecede olmak üzere) $ 39,25 oranında trakeomalasi saptanmıştır. Daha büyük ve daha eski guvatrlarm daha fazla tra keomalasi oluşturduğu ve adeno-ıoarenkimatöz «nvat^larm bu oluş mada Ön sırayı aldıkları belirtilmiştir. Trake o mal a s inin disnne dışında klinik belirti ile tanımlama güçlümü ve Valsalva ve lull er Testi 'nin yanıltıcı ni telimi dışında trakeomalasi! erin fo 85,45 ini oluşturan hafif ve orta derecedeki trakeomalasilerde guvatrm re zeks iyonundan son ra oluşan trakea kollansusunun solunum fonksiyonunda bozukluk yapmayacak kadar hafif olması ne denil e gözden kaçtığı için tra keomalasi insidensinin az olduğu sanısına varıldığı; gerçekte Valsalva ve Müller Testi 'nin tam uygulanması ile bu insidensin fo 39,25 oranında olduğu sonucuna varıldığı ifade edilmiştir.