Total ve parsiyel körlerde uyanıklık ve uyku EEG özellikleri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
38 ÖZET 9' u normal, 15' i total ya da paralel kör olan ve 12-36 yaşları arasında dağılım gösteren 5' 1 kadın, 20' i erkek toplam 24- olguda uyanıklık ve uyku EEG özellikleri ve uykunun somatik, behavioral karakteristikleri poligrafik kayıtlama yöntemiyle değerlendirilmiştir. Elde edilen sonuçlar şöyle özetlenebilir: l)Eörlerde paryeto-oksipital (K)) ritm belirgin anormallik göstermektedir. Alfa ritmi kaybolarak yerini teta-beta dalga karışımına terketmekte, bu bölgedeki EEG aktivitesi düşük amplitüdlü olmaktadır. 2) PO ritmin fotik uyarıma ve göz açıp kapamaya reakti- vitesi kaybolmakta, bu yönden körlük derecesi etkili olma maktadır- Bu özellikleri ile ÎFS ve GAK' ya cevabın kaybolması, körlüğün değerlendirilmesinde alfa ritm kaybından daha anlamlı olmaktadır. 3) Uyanıklık BEG lerinde % 33.3 oranında epileptiform aktivite kaydedilmesi yanında Hv ile beliren düzensizliklerin ortaya çıktığı görülmüştür. 2 olguda bioksipital düzen sizlik kaydedilmesi bu bölgelerde dejeneratif, irritatif değişimlerin olabileceğini düşündürmüştür. Kaydedilen anormalliklerin parsiel körlerde total körlere oranla daha gazla omması dikkati çekmiştir, 4) Uyku EEG' lerinde saptanan epileptik anormalliklerin daha çok fokal yerleşimli olduğu ve oksipital, paryeto-oksipital alanlarda geliştiği görülmüştür. Söz konusu anormallikler daha çok uykunun ilk dönemlerinde ve DU da belirmiştir. 5) Uyku dönemlerinin dağılımı üzerinde körlüğün süresi başlama yaşı ve şiddeti herhangi bir etki yapmamaktadır. TUS körlerde normallerden ayrıcalık göstermemekte, keza TUS üzerine körlüğün süresi başlama yaşı ve derecesi etkili olmamaktadır. Ancak I. ve II. dönem uykuları, 18-36 yaşlar-89 da daha belirli olmak üzere uzana göstermektedir. 6) DÜ dönemleri EEG grafoelemanları açısından normallerden ayrıcalık göstermediği gibi, bu dönemin süresel dağılımları da normal bulunmuştur. Keza bu yönden körlük yaşı süresi ve derecesi etkili bulunmamıştır. 7) Körler rüya görmektedirler. Fakat rüya içeriği viçüel imajın gelişip gelişmemesi ile parelellik göstermektedir. 8) REM' 1er oküler motor sistemde tutuluş olup olmaması, ile bağlantılı olarak, oküler motor behaviorun durumuna göre ya izoleminyatür REM' 1er oluşabilmekte ya da normal HM' 1er kaydedilmektedir. Uyanıklık göz hareketlerinin normal ya da kısıtlı oluşu REM gelişimini etkileyen en önemli faktör olmaktadır. 9) REM' 1er rüya epizodu ile daima birlikte olmakta, Rüya-REM-DU ilişkisi içinde düşünüldüğünde REM'lerle rüyaların parelelizm gösterdiği belirlenmektedir. Ancak her olgu REM göstermemiş dimakla beraber olguların tümü de rüya tanımlamıştır. Sonuçlar rüya için REM'lerin varlığının gerekli olmadığını ortaya koymaktadır. 10) REM' lerle, rüyaların vizüel içerikli olup olmadıkları konusunda çalışmamız, REM' lerin rüyadaki duyum modali- teleri ile bağlantılı olmadığını düşündürmektedir.
Collections