Ankilozan spondilitte amiloidoz sıklığı

Abstract

ÖZET Pratik izlerlerimize dayanarak; nefrotik sendrom geliş tirmiş romatolojik hastalıklarda etiolojik bir neden olarak amiloidozun, romatoit artritten çok, ankilozan spondilitli olgularda görülmesi ve daha önceki bir çalışmamız sonucuna göre, romatoit artritli olgularda amiloidozun daha çok sero- negatif romatoit artritlerde saptanmasından yola çıkarak, ankilozan spondilitte amiloidoz sıklığını karın cilt altı yağ dokusu ve rectal biyopsiler ile araştırdık. 25 olgunun 4 ünde amiloidoz saptandı. Bu olgularda, amiloidoz belirlenmemiş hastalara göre; kan, üre, kreatinin düzeyleri ve eritrosit sedimantasyon hızı belirgin olarak yük sekti, kan albumin değerleri ise düşüktü. Bu parametreler iki grup arasında istatistel olarak anlamlı bir farklılık göster di. Amiloid saptanan tüm olgularda idrarda proteinüri vardı. Amiloid birikimi saptanan grupta; C reaktif protein immunglobulin G ve M, kolesterol ve trigliserit değerleri daha yüksek bulunmakla birlikte amiloid birikimi saptanmamış grup ile aralarında istatiksel olarak anlamlı bir fark yoktu. Hastalık süresi, amiloid saptanan grupta daha uzun ve hastalık başlangıç yaşı daha düşüktü. Ancak hastalık süresi, hastalık başlangıç yaşı, perferik eklem, organ, 4. evre omurga tutuluşu açısından amiloid saptanan ve saptanmayan grup arasında istatiksel olarak anlamlı bir fark yoktu. Karın cilt altı yağ dokusu ve rectal biyopsiler benzeri sonuçlar verdi ve karın cilt altı yağ dokusu biyopsisi daha pratik ve hastalar tarafından kolayca kabul edilen bir yöntem- 43 - oldu. Ankilozan spondilitli olgularda; kesin olmasa da, diğer klinik bulgular yanında, eritrosit sedimantasyon hızındaki belirgin yükseklik ve proteinüri, amiloidoz komplikasyonu açısından hekimi uyarıcı olmalı ve hiç olmazsa karın cilt altı yağ dokusu biyopsisi ile amiloid madde birikimi aramalı, böylece böbrek yetmezliğine gidebilecek bir kon?plikasyon olan amiloidozun erken tanısı ile olguyu amiloidoza götüren has talık aktivitesinin daha etkin şekilde baskılanmasının gerek tiği böylece amiloid birikiminin daha da artmasının önlene bileceği ve belki de, alkile edici ajanlar ve colchicine ile birikimin azalma olasılığının gündeme geleceği ve olguya daha yakın bir sağıltım planı çizilebileceği gerçeği ortaya çıkacaktır.