Subkutan immünglobulin tedavisi ile ideal ve koruyucu düzeylerde serum IGG düzeyleri ve yaşam kalitesinin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Giriş ve Amaç: Primer ve sekonder immün yetmezlikli pek çok hastanın düzenli olarak intravenöz immünglobulin (IVIG) ya da subkutan immünglobulin (SCIG) tedavisine ihtiyacı vardır. Son yıllarda subkutan uygulaması, daha hızlı olması ve yan etki olasılığının düşük olması nedeniyle hekimler tarafından daha fazla tercih edilmeye başlanmıştır. SCIG uygulaması ile serum IgG seviyelerinin dalgalanması önlenebilmekte ve kararlı düzeyin korunması daha kolay sağlanabilmektedir. Bunun sonucunda enfeksiyon sıklığında azalma ve kronik hastalıklarına bağlı sağlık kuruluşlarına başvuru sıklığında azalma görülmektedir. Bu çalışmada; düzenli IVIG tedavisi almakta olan immün yetmezlikli olgularda subkutan immunglobulin uygulamaya geçilmesinin; serum IgG çukur düzeyleri, enfeksiyon sıklığı, ağır bakteriyel enfeksiyon sıklığı, hastaneye yatış sıklığı ve süresi, okula/işe devamsızlık süresi üzerine etkisinin ve yaşam kalitesinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Hastalar ve Yöntem: Bu çalışmada Ege Üniverisitesi Çocuk İmmünoloji Bilim Dalı'nda takip edilen immün yetmezlikli ve IVIG tedavisi aldıktan sonra SCIG uygulamasına geçilen 31 olgu retrospektif olarak incelendi. İlk uygulama sonrasında 7 hasta tedaviyi bıraktı, 24 hasta SCIG tedavisine devam etti. Olguların: yaş, tanı, mevcut komplikasyonları, enfeksiyon sıklığı, hastaneye yatış sıklığı, serum IgG değeri ortalaması, okul ve işe devamsızlık süresinin değerlendirildiği olgu rapor formu kullanıldı. SCIG tedavi süresince bakılan serum immünglobulin değerleri, enfeksiyon ve okula/işe devamsızlık süreleri kaydedildi. Tedavi başlangıcı, 6. ve 12. Ayda Yaşam Kalitesi Ölçeği uygunlandı. Olguların SCIG tedavi öncesi ve sonrasındaki serum IgG çukur düzey, enfeksiyon sıklığı, ağır enfeksiyon sıklığı, hastaneye yatış süre/sayısı, yaşam kaliteleri kıyaslandı. Bulgular: Çalışmaya 22 erkek, 2 kız alınmıştır. 22 olgu primer immün yetmezlik, 2 olgu ise sekonder immün yetmezlik tanısıyla izlenmekteydi. Tanı dağılımları protein kaybettiren enteropati (n=2), CVID (n=11), Bruton hastalığı (n=2), kombine immün yetmezlik (n12), LRBA eksikliği (n=2), APDS (n=1), Di-George sendromu (n=1), X'linked iii lenfoproliferatif hastalık (n=1), TTC37 mutasyonu (n=1), Hiper IgE sendromu (n=2) idi. Yaş ortalaması 15,9±7,60 yaş, IVIG başlama yaşı 6,83±4,44, SCIG başlama yaşı 14.1±7.07 yaştı. SCIG tedavisine başlama endikasyonu en sık, uzun tranfüzyon süresi ve hastaneye ulaşım zorluğuydu. SCIG tedavisine alınan bütün olgularda hastalığa bağlı komplikasyon mevcuttu. Büyüme gelişme geriliği %45, bronşiektazi %50, kronik %12,5, splenomegali %16,7, hepatomegali %8,3, otoimmunite %8,3, lenfoproliferasyon %20,8,kronik ishal %25 oranında saptandı. Uygulama bölgesinde 20 hastada lokal kızarıklık ağrı şişlik gelişti, sistemik yan etki görülmedi. SCIG tedavisine başlamadan önce olguların son 1 yıllık ortalama IgG değeri 640±376,2 mg/dl iken 1 yıllık tedavi sonrası bakılan ortalama IgG 852±381,2 mg/dl saptandı. Olguların IVIG tedavisi alırken son 1 yılda geçirdiği enfeksiyon sıklığı 4,95±3,67 ağır bakteriyel enfeksiyon sıklığı 0,87±1,96, hospitalizayon sayısı 0.62±1.37, okula/işe devamsızlık süresi 8±22,7 gün, SCIG tedavisi sonrasında 1 yılda geçirilen enfeksiyon sıklığı 1,70±1,73, ağır bakteriyel enfeksiyon sıklığı 0,45±0,97, hospitalizasyon sayısı 0,70±1.9, okula/işe devamsızlık süresi 3,67±11,5 gün saptandı. Ağır bakteriyel enfeksiyon sayısı, hastaneye yatış süre/sayısı değişmezken enfeksiyon sıklığı, devamsızlık süresinde azalma görüldü. Hasta ve ailelelerin yaşam kalite sokorunda belirgin artış saptandı. SONUÇ: SCIG tedavisi immün yetmezlikli olgularda kolay uygulanabilen, ideal ve koruyucu immunglobulin düzeyleri sağlayan bir tedavi yöntemi olup düzenli Ig replasman tedavisi gereksinimi olan olgularda daha yaygın olarak kullanılabilir. SCIG kullanımı hastalara ev ortamında tedavi olasılığı sunduğundan hastaların memnuniyetini ve yaşam kalitesini arttırmaktadır. Subkutan uygulama için geliştirilmiş düşük volümlü yüksek konsantrasyonlu immunglobulin preparatlarının ülkemizde kullanıma girmesi hastalara büyük yarar sağlayacağı kanaatindeyiz. INTRODUCTİON AND PURPOSE: Most patients with primary and secondary immunodeficiency need regular intravenous immunoglobulin or subcutaneous immunoglobulin (SCIG) treatment. In recent years, subcutaneous administration has become more preferred by physicians due to the fact that it is faster and has less side effects. By SCIG administration ; fluctuation of serum IgG levels can be prevented and stable level can be maintained more easily. As a result, a decrease in the frequency of infections and the frequency of referral to health institutions due to chronic diseases is observed. In this study; to switch to subcutaneous immunoglobulin administration in immundeficiency patients receiving regular intravenous immunoglobulin (IVIG) therapy; The aim of this study was to evaluate the effects of serum IgG trough levels, frequency of infection, frequency of severe bacterial infections, frequency and duration of hospitalization, duration of absence / absence of school, and quality of life. PATIENTS AND METHODS: In this study, 31 patients with immunodeficiency and after IVIG treatment followed by SCIG were evaluated retrospectively in Ege University Department of Child Immunology After the first treatment, 7 patients discontinued treatment and 24 patients continued SCIG treatment. The cases, age, diagnosis, current complications, frequency of infection, frequency of hospitalization, mean IgG value, school and work absenteeism were evaluated. Serum immunoglobulin values, duration of infection and absence of school / work were recorded during the SCIG treatment. At the beginning of treatment, 6th and 12th months Quality of Life Scale was used. The serum IgG trough level, frequency of infection, severity of infection, duration / number of hospitalization, quality of life of patients before and after SCIG treatment were compared. RESULTS: The study included 22 boys and 2 girls. Twenty-two cases were diagnosed with primary immunodeficiency and 2 cases with secondary immunodeficiency. The diagnostic distributions included protein-losing enteropathy (n = 2), CVID (n = 11), Bruton's disease (n = 2), combined immunodeficiency (n=12), LRBA deficiency (n = 2), APDS (n = 1), Di-George syndrome (n = 1), X'linked lymphoproliferative disease (n = 1), v TTC37 mutation (n = 1), Hyper IgE syndrome (n = 2). The mean age was 15.9 ± 7.60 years, the age of onset of IVIG was 6.83 ± 4.44, and the age of onset of SCIG was 14.1 ± 7.07 years. The most common indication for initiation of SCIG treatment was the long tranfusion period and the difficulty of access to the hospital. All patients undergoing SCIG treatment had disease-related complications. Growth growth retardation was 45%, bronchiectasis 50%, chronic sinutisis 12.5%, splenomegaly 16.7%, hepatomegaly 8.3%, autoimmunity 8.3%, lymphoproliferation 20.8%, chronic diarrhea 25%. On the application zone 20 local redness, pain, swelling developed, there were no systemic side effects. The mean IgG value was 640 ± 376.2 mg / dl in the last 1-year period before the SCIG treatment, on the other hand the mean IgG value was 852 ± 381.2 mg / dl. after 1 year treatment. In the last 1 year during the IVIG treatment; the frequency of infection was 4.95 ± 3.67, the rate of severe bacterial infection was 0.87 ± 1.96, the number of hospitalization was 0.62 ± 1.37, and the duration of nonattendance was 8 ± 22.7 days. in the first year after SCIG treatment; the frequency of infection was 1.70 ± 1.73, the rate of severe bacterial infection was 0.45 ± 0.97, the number of hospitalizations was 0.70 ± 1.9, and the duration of absenteeism was 3.67 ± 11.5 days. The number of severe bacterial infections, the duration / number of hospitalizations did not change, but the frequency of infections and the duration of absenteeism decreased. There was a significant increase in the quality of life score of the patients and their families. CONCLUSION: SCIG treatment can be used easily in patients with immunodeficiency and provides ideal and protective immunoglobulin levels and can be used more widely in cases with regular Ig replacement therapy. The use of SCIG offers patients the possibility of treatment in their home environment, thus increasing the patient's satisfaction and quality of life. We believe that low-volume high-concentration immunoglobulin preparations for subcutaneous administration will be of great benefit to patients in our country.
Collections