Türkçe`de akıcı ve kayıcı seslerin sözcük içinde farklı pozisyonlarda üretiminin ultrason kullanılarak betimlenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu tezin amacı iki boyutlu ultrason görüntülerini kullanarak /l, r, j/ seslerinin artikülasyon özelliklerini betimlemektir. Bunun için herhangi bir dil, konuşma bozukluğu olmayan ana dili Türkçe olan katılımcılardan veri toplanmıştır. 19 kişiden oluşan 20-66 yaş aralığındaki katılımcıların 7'si erkek, 12'si kadındır. Hedef sesler sözcük başı, sözcük ortası ve sözcük sonu olmak üzere üç farklı pozisyonda incelenmiştir. İki boyutlu ultrason görüntüsü ve ses kayıtları alınmıştır. Toplam 5472 veride Modifiye Eğrilik İndeksi ve Prokrustes metriği değerleri belirlenmiştir. Bulgular incelendiğinde Prokrustes metriği değerleri için /r/ ve /l/ sesleri ve /r/ ve /j/ sesleri arasında sözcük başı, sözcük ortası ve sonunda istatiksel olarak anlamlı farklılık saptanmıştır. Modifiye Eğrilik İndeksi değerleri incelendiğinde /r/ ve /l/ sesleri arasında istatiksel olarak anlamlı bir fark saptanmış, sözcük ortası için ise anlamlı bir farklılık tespit edilememiştir. Modifiye Eğrilik İndeksi sözcük sonunda değerlendirildiğinde /r/ sesinin /l/ ve /j/ sesleriyle arasında anlamlı bir farklılık olduğu tespit edilmiş, fakat /l/ ve /j/ sesleri arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. /l, r, j/ seslerinde Modifiye Eğrilik İndeksi ve Prokrustes metrikleri ile seslerin ne kadar komplike sesler oldukları betimlenmiş, bu metriklerin hece sözcük pozisyonuna göre ne kadar değişim gösterdiği incelenmiştir. The aim of thesis is to define /l, r, j/ phonemes' articulation features by using two-dimensional ultrasound images. Participants who do not have any speech or language disorders and are native Turkish speakers are included in the study. 19 participants aged between 20-66 participated in the study, 7 of them were males and 12 were females. By two-dimensional ultrasound images and voice recordings, total 5472 data were analyzed for Modified Curvature Index and Procrustes metrics. Analyses were carried out with both Procrustes analysis and Modified Curvature Index. For Procrustes metrics a significant difference was found between /r/ and /l/ phonemes and /r/ and /j/ phonemes in three different positions, word initial, intervocal and word final. When Modified Curvature Index values were examined, a statistically significant difference was found between /r/ and /l/ phonemes and no significant difference was found for intervocal position. Modified Curvature Index was evaluated at word final position, it was found thatthere was a significant difference between /r/ and /l/ and /j/ phonemes, but there was no significant difference between /l/ and /j/ phonemes. It is identified in this thesis that how complex tongue shapes are formed by using Modified Curvature Index and Procrustes metrics and it is described according to word and syllable positions.
Collections