The representation and the perception of the United states in Turkey (1946-1961)

Abstract

Modernleşme ve Amerikanizm arasındaki ilişkiye yönelik literatüre küçük bir katkı olan bu çalışmanın hedefi, Amerikan yaşam tarzının Türkiye'deki kentli orta sınıfa sunulma biçimini ve söz konusu sınıfın bu durumu algılama şeklini kavramaktır. İkinci Dünya Savaşı'mn takip eden on beş yıllık dönemde çeşitli sınıflar ve gruplar Türkiye'de ekonomik, politik ve kültürel alanlarda etkisini giderek artıran Amerika'yı farklı şekillerde yorumladılar. Söz konusu dönem, buzdolaplanndan, toplumsal yaşamın örgütlenmesine, Amerikan kökenli her şeyin hayranlıkla izlendiği bir özellik taşır. Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa'ya bir alternatif olarak, modernleşmenin yeni referans noktası olarak alınmıştır. Bu çalışmada, Amerikanizm, Amerika Birleşik Devletleri'ni temsil eden idealler birliğinin diğer ülkelere yayılmasını ve bu ülkelerin kültürlerini dönüştürme özelliğini açıklayan sembolik bir kavram olarak kullanılacaktır. Bu bağlamda, dönemin popüler dergilerinin, romanlarının ve entelektüellerinin yazılarının eleştirel bir okuması yapılacak ve Amerikan imgesinin kuruluşunun ideolojik anlamı ve bu imgenin orta-sınıfın zihninde yer ediş biçimi ele alınacaktır.

Thls study, as a modest contribution to the larger discourse about the relationshipbetween modernisation and Americanism at the global level, aims at analysing therepresentation and the perception of the American way of life by the Turkish middle-class.Social classes and interest groups perceived and reacted to the penetration of the Americaneconomic, political and cultural influence in Turkey in divergent ways. The fifteen yearsfollowing World War Two witnessed indeed an increasing reverence for anythmg American,ranging fiom `refrigerators` to social organisations of relations. The United States ofAmerica, as the alternative to Europe, was situated as the new reference point for themodernisation of Turkey. In this study, Americanism is conceived as a central conceptsymbolising the diffusion and the transformation of the United States' repertoire of guidingideals, which provide arguments toward the rejection or the advocacy of America.Accordingly, in this study, the popular magazines of the period alongside with the writings ofthe period's intellectuals and the novels will be read against their grain both to acknowledgethe representation of hegemonic cultural and ideological meanings originating fiom theAmerican cultural repertoire during the fifties and to comprehend `the America` in the mindsof the Turkish middle-class.