State syndrome through cartoons
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmada 1950'den günümüze Türkiye'deki Siyasal Değişimler, `Akbaba`, `Dolmuş`, `Gırgır` dergilerinden alınan karikatürlerle incelenmiştir. Değişim ve süreklilik, politi¬ kacı demokrasi, din, uzlaşmazlık ve halk kavramlarında göz¬ lemlenmiştir. Bu kavramlar devlet geleneği, çevre-merkez ilişkileri, modernleşme perspektifleri açısından incelenmiş¬ tir. Modernleşme Türk siyasal hayatın amaç edindiği en önemli unsurdur. Devlet eliyle başlatılan modernleşme, toplumun di¬ namiklerinden gelen modernleşme ile yanyana varolmaktadır. Karikatürlere göre bulunan bulgular şunlardır: Politi¬ kacı ele alınan bütün dönemlerde bir kimlik arayışı içinde olmuş, gittikçe toplumla daha çok özdeşleşen bir görüntü içi¬ ne girmiştir. Seçkinci politikacı yerini giderek halk tipi politikacıya bırakmıştır. Politikacı ancak iktidarda iken bir varlık göstermiş, muhalefet karşısında ise otokratik bir gö¬ rüntüye girmiştir. Demokrasi ile ilk olarak 1950'de tanışan politikacı demokrasiyi, kendi yerini sağlamlaştırmak için isterken, halk, demokrasiyi kendine barış, huzur getirecek bir amaç olarak algılamış, her iki tarafta uzun süre demokrasinin hoş¬ görü, karşılıklı saygı ve karşıtların bir arada, eşitlik içinde olmaları üzerine dayanan bir yaşam şekli olduğunu al- gılamamışlardır. 1950, 1960 ve 1970'lerde demokrasiyi yete¬ rince yaşayamamaktan doğan anarşi 1980 sonrasında kendini sı¬ nırları dar çizilmiş bir demokrasiye bırakmıştır. Laiklik ilkesiyle arka plana itilen din,.1950'de çev¬ renin önem kazanması ile hatırı sayılır bir oy potansiyeli oluşturmuş, merkezin vazgeçemiyeceği bir güç haline gelmiştir. 1950 ve 1960'larda dinsel hoşgörüsüzlük şeklinde ortaya çıkan karika¬ türler 70'lerde kendini dinsel kurumsallaştırmaya bırakmış,1980'lerde de dinsel hoşgörüye bürünmüştür. Din bir bakıma 1970 sonrası kimlik arayışına cevap vermek durumundadır. Türk siyasal kültürünün bir unsuru olan uzlaşmazlık, her dönemde, her ilişkide kendini hissettirmiştir. Çatışmala rın belli bir düzey altında tutulamaması halkta bıkkınlık ya ratmış ve 1980 sonrasında uzlaşmazlık kendini grup içinde his settirmiştir. Halkın 1950'lerden beri pragmatik tutumu ağır basmış, şimdilik kendine bir kurtarıcı aramaktan vazgeçmiş, daha çok ekonomik problemlerini halledecek çabalara yönelmiştir. Yine de halkın oy verme dışında politik hareketleri oldukça kısıt lıdır. Bu olay halkın kendi kendini örgütleyememesi sonucu olmayıp, bazı kanuni sınırlandırmalar sonucudur. Devlet geleneğinde 1950'lere nazaran bir yumuşama göz lemlenmekte ise de, bu gelenek zaman zaman kendini hissettir mektedir. The political changes that Turkey undervent the 1950s have been examined through cartoons from `Akbaba`, `Dolmuş` and `Gırgır` magazines. Both continuity and change have been observed in political leadership, democracy, religion, intransigence and mass concepts. These concepts have been analysed from the perspectives of state tradition, center- periphery relations and modernization. Modernization is an important goal in Turkish political life. Modernization imposed by the state coexists with modernism which is an out- come of societal dynamics. The findings of the research are as follovs: The poli¬ tical leader has been in search of identity, in every period under study. in time, the elitist attitude of the politician changed, and a new, mass type politician appeared. Politicians have been effective only when in power. Hovever, faced with opposition they became autocratic. The political leader and the mass göt acquainted with democracy first in the 1950s. The political leader wants democracy to secure his place while the mass vants democracy to bring peace and order. Neither the politician nor the mass knew for a long time that democracy is a way of living based on equality respect and tolerance. The chaotic understing of democracy of he 1950s, '60s, '70s resulted in a more narrovly defiried democracy in the '80s. Religion, vhich was kept under control as a result of strict laicisme, has alvays been a potential source of votes in Turkish political life. The center could never undermine the power of religion. The religious intolerance of the '50s and ' 60s gave way to religious institutionalization in '70s,and to religious tolerance in the '80s. Religion, in a sense, is an answer to the search for identity. Intransigenceis a structural factor in Turkish politial culture. itis present in every relationship. The mass and the leadershave suffered from it. After the ' 80s intransigence is seenonly at the intra-group level. Mass has always been pragmatic. Today people are more concerned with economic problems than being involved in search of a `savior`. Yet, political participation of the mase is stili very limited due to several factors. Thus, eventhough the state tradition has lost most of its rigidity since 1950s, its presence is stili felt.
Collections