The Lost lullaby and other stories about being an Armenian in Turkey
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kayıp Ninni ve Türkiye'de Ermeni Olmakla İlgili Diğer Hikayeler Melissa Bilal Bu tez günümüz Türkiye'sinde Ermeni olma deneyimini anlamaya çalışmaktadır. Tezde ninniler, hafızanın aktarımında cinsiyetlendirilmiş bir alan olarak ele alınmaktadır. Ninnilerin bugünkü aktarım bağlamlarındaki değişim incelenerek, yersizleştirme ve kayıp olgularının Türkiye'de Ermeni olma hissini şekillendiren birbiriyle ilişkili iki deneyim olduğu öne sürülmektedir. Bu iki deneyimin kavramsallaştırılması yoluyla, bu çalışma, Türkiye'deki kültür politikalarını çözümlemekte ve liberal çokkültürlülük bakış açısını eleştirmektedir. Ölü kültürler fikrine dayanan liberal söylemi mümkün kılan şeyin, farklı kültürlerin Anadolu'daki varlığının yok edildiğinin unutturulması ve geçmişle bugün arasındaki bağın koparılması olduğunu anlatmaya çalışmaktadır. Ermeni kültürünün yaşanmışlık deneyimlerinden ve hafızasından kopuk bir şekilde temsil edildiği bir bağlamda, kamusal alanda büyükannelerin hikayelerini paylaşmak imkansızlaşmakta ve kayıp, Ermenilik deneyiminin kendisi haline gelmektedir. Ermeni gençlerinin bugün İstanbul'da, yere ve kültüre dair geliştirdikleri aidiyet hissi büyük ölçüde bu kayıp deneyimiyle şekillenmiştir. vıı The Lost Lullaby and Other Stories About Being an Armenian in Turkey by Melissa Bilal This thesis tries to understand the experience of being an Armenian in Turkey today. It focuses on lullabies as a gendered medium of transmitting memories. By analyzing the change in the contexts within which lullabies are transmitted today, it argues that displacement and loss are two interrelated experiences shaping the sense of being an Armenian in Turkey. By conceptualizing these experiences as tools for understanding the cultural politics in Turkey, the liberal perspective of multiculturalism is criticized in this thesis. It is argued that such a perspective dwells on the idea of dead cultures since it cuts the link between the past and the present with regard to the existence of different cultures in Anatolia and its destruction. In a context where the Armenian culture is represented as detached from its lived experiences and memory, it becomes impossible to share the grandmothers' stories in the public sphere and the loss itself becomes the experience of Armenianness. Young generation of Armenians in Istanbul today, in their search for the Armenian identity, develop a certain way of belonging to the space and culture that is shaped very much by the experience of loss. VI
Collections