A descriptive study on the performance of complaints by Turkish university students in an EFL context
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma `şikâyet etme' sözeylemini,İngilizce öğrenen Türk öğrencilerde (İTÖ) incelemiştir. Araştırmada, üniversitede İngilizce öğrenen 100 Türk (İTÖ) ile anadili Türkçe (ADT) olan 108 öğrencinin şikayetleri, anadili İngilizce (ADİ) olan 92 öğrencinin şikayetleriyle kıyaslanmıştır. Tum katılımcılar universite ogrencisiydi. Bu bağlamda, şikâyet gerektirecek on farklı durumdan oluşan Söylem Tamamlama Testi (STT) kullanılmıştır. Analiz yöntemi ile , bazı şikâyet stratejilerinin sıklığı ölçülüp, bu frekans değerleri birbiriyle karşılaştırılmıştır.STT'ne verilen yanıtlarda , onbir şikâyet stratejisinin kullanıldığı tespit edilmiş, stratejilerden, `İpucu,' (%25) `Rica'(%35) ve `Rahatsızlık'ın (%10) üç grup katılımcı arasında en çok kullanıldığı bulunmuştur. Geri kalan stratejilerin kullanım değerleri, her üç grup için %8'in altında kalmıştır. ADİ ve ADT grupları (temel gruplar), önemli istatistiksel farklar sergilemiştir. Bu bulgunun, iki dilin edimbilimsel stratejileri arasında bulunan tipolojik farklılıktan kaynaklandığı yorumlanmıştır.İTÖ grubu, diğer iki grup ile karşılaştırılmış ve üç grubun frekans değerlerinin arasında bulunan istatiksel farklar tespit edilmiştir. Şikayet stratejileri, ortaya çıkan üç çeşit başlık altına gruplardırıldı. Bu başlıklar, parentez içinde bulunan stratejiler ile sunulmuştur: Zayıf Edimbilimsel Aktarım (Modifiye Edilmiş Azarlama ve Dolaylı Suçlama) , Aktarım Bulunmama/ADİ-gibi davranış (Cevapta Bulunmama; Ipuçlar; Kötü Sonuçları; Direkt Suçlama ve Tehdit/Uyarma) Olumlu Edimbilimsel Aktarım, (İpucu, Azarlama (Davranış) ve Azarlama (Kişisel)) . İÖT'lerinin cevaplarında Güçlü Olumsuz Edimbilimsel Aktarımı belirtileri bulunmamış. Zayıf Olumsuz Edimbilimsel Aktarım, İOT'lerinin cevaplarında tek bir örneğinin bulunmasına rağmen, bazı İÖT'lerin cevaplarının analizi yapıldığında, anadil etkisinin (negatif edimbilimsel aktarımın) genelde var olduğunu tespit edilmiştir.Güç ve sosyal mesafe parametrelerinin sabit tutulduğu durumlarda katılımcıların şikâyet etme davranışları ile ilgili bulgular elde edilmiştir. İÖT ve ADT grupları, ADİ grubuna göre, otorite figürlerine (eşitsiz güç/yüksek sosyal mesafe bağlamlarında) daha fazla şikâyette bulunmuşlar , arkadaşlarına (eşit güç/düşük sosyal mesafe bağlamlarında) ve yabancılara (eşit güç/yüksek sosyal mesafe bağlamlarında) ise daha az şikâyette bulunmuşlardır. İTÖ grubunun otorite bağlamındaki davranışları , söz çokluğu olarak açıklanmış,bu kişilerin daha fazla açıklama yapmaları üstlerini daha fazla eleştirmek yada karşı gelmek için değil, ikinci dil limitlerini aşmak için yaptığı sonucuna varılmıştır. Bir başka açıklama da, İTÖ grubunun üstlerini eleştirmiş olması ve bu durumun araştırmada ADİ grubundan toplanan verilerin belirlediği normlar dahilinde tehlikeli bir sapma olarak değerlendirilmiş olmasıdır. The current study investigated the speech act of complaining in Turkish learners of English. The complaints of 100 Turkish learners of English (TLEs) were compared to those of 92 English (ENS) and 108 Turkish native speaker (TNS) participtants, all of whom were students at universities in Turkey and in England. A ten-item discourse completion task (DCT) was used to elicit complaints. The method of analysis involved measuring the frequency of certain complaint strategies. The frequency values for the three groups were compared.Eleven complaint strategies were found in the responses to the DCT. Of these eleven strategies, `Hints? (25%), `Requests? (35%), and `annoyance? (10%) were the most commonly-used. Frequency values obtained for the remaining strategies were all below 8% for all three groups. The ENSs and TNSs (the baseline groups) were found to exhibit significant differences in their frequencies for several strategies. This finding was attributed to the typological differences in pragmatic strategies used by the two languages.The TLEs were then compared to the baseline data. Statistical analysis of the differences in frequencies between the three groups permitted the complaint strategies to be grouped under three headings. These headings are presented with their corresponding strategies in parentheses: Weak Negative Pragmatic Transfer (Modified Blame, Indirect Accusation), No Transfer/ENS-like behavior (Opting Out, Hints, Ill Consequences, Direct Accusations and Threats/Warnings,), and Positive Transfer (Annoyance, Blame [Behavior] and Blame [Person]). Requests did not fit into any of the categories. No examples of Strong Pragmatic Transfer were found in the data. In spite of there being only one instance of Weak Negative Pragmatic Transfer in the statistical findings, a detailed analysis of individual TLE responses led to the conclusion that L1 influence is often present.Complaint frequency was measured in situations where the parameters of power and social distance were controlled for. Compared to the ENS group, the TLE and the TNS groups complained more to authority figures, (power unequal / high social distance contexts) and at lower frequencies to friends (power equal / low social distance contexts) and strangers (power equal / high social distance contexts). One interpretation of the TLEs? behavior in the authority context is that the TLEs were exhibiting verbosity; that is, offering more explanations, not in an attempt to confront or criticise their superiors, but simply to overcome their real or perceived L2 limitations. Another interpretation is that the TLEs were indeed criticizing their superiors, which might be a dangerous deviation from acceptable norms as characterized by the ENS data obtained in this study.
Collections