Frequency effects in the processing of morphologically complex Turkish words
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmada, biçimbilimsel açıdan basit ve karmaşık Türkçe kelimelerin, anadili Türkçe olan kişilerin beyninde ne şekilde kayıtlı olduğu, çeşitli sıklık ölçütlerinin bağımsız değişken olarak kullanıldığı iki çevrimiçi deney aracılığıyla incelenmiştir. Çalışmanın ikincil bulguları şunlardır: (a) özellikle Türkçe gibi bitişimli dillerde, `sıklık` son derece karmaşık bir kavramdır; (b) farklı sıklık ölçütleri arasında yüksek korelasyon mevcuttur; (c) sıklık dağılımları her düzeyde dengesizdir; (d) dilbilgisine uygun kelimelerin ezici çoğunluğu büyük bir derlemde dahi hiç kullanılmamaktadır; (e) Türkçe gibi bitişimli bir dilde, harf dizilerinin dağılımı gibi kelime-altı alanlar üzerinde dahi biçimbilimsel yapının yoğun etkileri gözlenmektedir; (f) ruhdilbilimi deneylerinin laboratuar ortamı yerine çevrimiçi ortamda uygulanması başarılı sonuçlar vermektedir; (g) harflerin büyük veya küçük olmasının, kelime tanımadaki başarı oranı üzerinde etkisi yoktur; (h) biçimbilimsel açıdan karmaşık Türkçe kelimeler, basit kelimelere kıyasla iki kat yavaş işlenmektedir, bu ise kelime sonlarındaki ek dizilerinin kelime işleme sürecine büyük bir yük getirdiğini göstermektedir. Çalışmanın üç temel bulgusu ise şunlardır: (a) çok çeşitli diller için uzun yıllardır bilindiği üzere, daha sık kullanılan basit kelimeler, daha az kullanılan basit kelimelerden daha hızlı işlenmektedir; (b) karmaşık kelimeler muhtemelen sağdan-sola veya tek parça olarak değil, soldan-sağa işlenmektedir, ve en önemlisi, (c) insan beyni karmaşık kelimeleri işlerken ek dizilerini kullanabilmektedir, bu ise, sık kullanılan eklerin yanısıra, sık kullanılan ek dizileri için de ayrı zihinsel kayıtlar bulunduğunu düşündürmektedir. This is an empirical study that examines how morphologically simple and complex words in Turkish are represented in the brains of native speakers. Two experiments are reported that use various `frequency of occurrence` metrics as independent variables. The secondary findings of the study are that (a) frequency is an extremely complex concept, especially in the case of an agglutinating language like Turkish; (b) different frequency measures are highly correlated; (c) frequency distributions are uneven at several levels; (d) the overwhelming majority of grammatically possible forms are never used even in a large corpus; (e) in an agglutinating language like Turkish, morphology has a deep impact even at sub-lexical levels such as the distribution of letter-ngrams; (f) conducting psycholinguistics experiments online rather than in a laboratory environment is a feasible option; (g) letter shape does not have an effect on word recognition accuracy; (h) morphologically complex Turkish words are processed two times more slowly than simple words, suggesting that suffix sequences add a significant workload to the recognition process. The three main findings of the experiments, on the other hand, are that (a) more frequent simple words are processed faster than less frequent simple words, thus replicating a well-established finding in a typologically different language; (b) complex words are probably processed from left to right, and, most importantly, (c) the human brain can use suffix sequences to recognize complex words, thus suggesting that there exist mental representations for frequently occurring suffix sequences, probably in addition to mental representations for individual suffixes.
Collections