Native-English-speaking teachers` self-perceptions and experiences in an efl context: Perspectives from Turkey

Abstract

Bu çalışmanın amacı, anadili İngilizce olan İngilizce öğretmenlerinin kendilerini algılama biçimlerini ve İngilizcenin yabancı dil olarak öğretildiği bir ortamdaki deneyimlerini incelemektir. Anadili İngilizce olan sekiz İngilizce öğretmeninin katıldığı bu çalışmada, bu öğretmenlerin farklı bir kültürel ortamdaki öğretmenlik deneyimlerinin anlaşılmasına çalışılmıştır. Veriler, görüşmelerden ve sınıf içi gözlemlerden elde edilmiştir. Bu çalışmadan çıkan başlıca bulgular şunlardır: (1) İngilizcenin yabancı dil olarak öğretildiği bir sınıfta, ana dili İngilizce olan bir İngilizce öğretmeni olmanın, ileri düzeyde İngilizce seviyesi ve hedef kültürle ilgili bilgiye sahip olmak gibi birçok avantajı vardır, (2) Tüm öğretmenler için eşit çalışma koşulları ve profesyonel bir çalışma ortamı, bu öğretmenlerin deneyimlerini olumlu yönde şekillendiren önemli unsurlardır, (3) Bu öğretmenler, ana dili İngilizce olanların üstünlüğü fikrine katılmamaktadırlar ve profesyonellik ve tecrübenin anadili konuşmaktan daha önemli olduğuna inanmaktadırlar, (4) Bu öğretmenler, Türkçeyi öğrencilerle iyi bir ilişki kurmak için sınıfta pedagojik bir araç olarak kullanmaktadırlar, (5) Her ne kadar sınıftaki genel deneyimleri olumlu olsa da, sınav odaklı sistem ve öğrencilerin özerklik eksikliği gibi bazı zorluklarla karşılaşmaktadırlar, (6) İyi yapılanmış, organize ve profesyonel bir çalışma ortamı, bu öğretmenlerin uyumunu kolaylaştırmakta ve genel deneyimlerini olumlu yönde etkilemektedir.

The purpose of this study is to investigate the self-perceptions of native-English-speaking teachers (NESTs) and their experiences in an English as a foreign language (EFL) context. Eight NESTs participated in the study, which attempted to explore NESTs' teaching experiences in a different cultural context. The data were obtained from interviews and classroom observations. Major findings of the study are: (1) Being a NEST in an EFL class has many advantages including high proficiency in English and knowledge of the native culture, (2) Equal working conditions for all teachers and a professional work environment are important components to shape NESTs' experiences positively, (3) NESTs disagree with the idea of the superiority of the NS and believe professionalism and experience matter more than nativeness, (4) NESTs use Turkish as a pedagogical tool in the class mainly to establish a good rapport with students, (5) Although their overall experience in the class is positive, they experience some challenges such as exam-oriented system and students' lack of autonomy, and (6) A well-established, organized and professional working environment facilitate NESTs' adjustment and positively influence their overall experience.