Nomadic Pastoral Tribes at the Intersection of the Ottoman, Persian and Russian Empires (1820s–1890s)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu tez, uzun on dokuzuncu yüzyıl boyunca Osmanlı, İran ve Rus imparatorluk sınırlarının kesiştiği coğrafyada yaşayan göçebe pastoral topluluklar ile Osmanlı İmparatorluğu arasındaki değişen askeri, politik ve ekonomik ilişkileri incelemektedir. Tez, göçebe Zilan, Celali ve Haydaran aşiretlerini merkeze alarak, imparatorluklar arası savaşların, sınır inşa süreçlerinin, idari ve iktisadi politikaların bu aşiretler üzerindeki etkilerini ve devlet-aşiret ilişkilerini nasıl şekillendirdiğini tartışmaktadır. Tüm bu süreçler - aşiretlerin politik, sosyal ve ekonomik organizasyonlarını, pastoral döngülerini ve yerel ilişkilerini derinden etkilemiş olsa da - aşiretlere müdahil olabilecekleri yeni politik ve kurumsal alanlar yaratmıştır. Çalışmanın önemli bir kısmı sınırın Osmanlı İmparatorluğu tarafına ve Osmanlı İmparatorluğunun 1850'lerden itibaren uyguladığı aşiret politikalarına değiniyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun icra eylediği reformların, aşiret tepkilerine ve sınır politikalarına bağlı olarak yerelde yeniden şekillendiğini gösteriyor. Aşiretleri ve merkezileşen imparatorlukları mutlak karşıtlık üzerinden okumak yerine çoğu zaman politik, askeri ve iktisadi alanlarda birbirini tamamlayan iki taraf olarak görüyor. Bu tez, aynı zamanda pastoral üretimin ticarileşmesinin geç on dokuzuncu yüzyılda yaylak alanları üzerinde aşiretler arası ve aşiretler ile köylüler arasındaki çatışmaları daha da artırdığını dile getiriyor. On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında kurulan doğrudan devlet-aşiret ilişkilerine ek olarak pastoral üretimin ticarileşmesinin aşiretlerin daha hiyerarşik ve bölgesel gruplar olarak ortaya çıkmasında rol oynadığını gösteriyor. This dissertation studies the changing military, political and economic relations between the Ottoman Empire and pastoral nomadic tribes that were wandering at the intersection of the Ottoman, Persian and Russian imperial borders during the long nineteenth century. Focusing on the nomadic pastoral Zilan, Celali and Haydaran tribes, I discuss how imperial wars, the making of the borders and imperial policies influenced tribes and tribe-state relations. It argues that despite such developments deeply influenced the political, social, and economic organization of the tribes, as well as their pastoral habitat and their local relations, these developments created new political and institutional spaces for the tribes in which they actively participated. Particular attention is paid to the frontiers of the Ottoman Empire and its tribal policy starting from the 1850s. The dissertation demonstrates how the reforms of the nineteenth century Ottoman Empire were redefined at local level in relation to the changing dynamics of tribal responses and border politics. Rather than seeing tribes and states as two hostile camps, it discusses how they complemented each other politically, militarily, and economically at several occasions. This dissertation also discusses how pasturing grounds became sites of contention among the tribes and between the peasantry and tribes during the late nineteenth century due to the increasing commercialization of the pastoral production. It indicates how direct relations between tribes and the Ottoman Empire, and the commercialization of pastoral production led to the internal stratification, and territorialization of the tribal groups.
Collections