Genel denge kuramının kalkınma ekonomisindeki güncel kullanım alanları ve Türkiye uygulaması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Genel denge kuramı günümüz iktisadında merkezi bir konum işgal etmektedir. Gerek teorik çalışmalar gerekse uygulamalı çalışmalar bakımından zengin bir alan teşkil eden genel denge kuramı, ele alınan iktisadi birimin tanımlanan tüm özelliklerini eşanlı olarak ele alması özelliği nedeniyle yoğun şekilde incelenmiş ve kullanılmıştır. Çalışmanın ilk bölümünde, genel denge kuramının gelişimi, tam rekabetçi bir ekonomide dengenin varlığının ispatı bağlamında ele alınmıştır. Arrow-Debreu modelinin geliştirilmesine kadar uzanan süreçte, teori açısından köşe taşlarını oluşturan Walras-Cassel Modeli, Schlesinger Modeli, Wald Modeli ve von Neumann Modeli ayrıntılı olarak incelenmiştir.İkinci bölümde ise hesaplanabilir genel denge modelleri incelenmiş ve başlıca modelleme yaklaşımlarına değinilmiştir. Kalkınmakta olan ülkelerin ele alındığı hesaplanabilir genel denge modellerine yönelik bir literatür taraması niteliğindeki bu bölümde, ?1960-1990 dönemi? ve ?1990 sonrası dönem? şeklinde bir dönemlendirmeye gidilmiştir. Literatür taramasından elde dilen veriler doğrultusunda, söz konusu iki dönemde model yapıları ve incelenen konular bakımından farklılıklar olduğu sonucuna ulaşılmıştır. 1960-1990 döneminde daha çok bir ekonominin bütününü ele alan ve sınırlı sayıda başlıkta değerlendirilen hesaplanabilir genel denge modelleri kullanılırken, 1990 sonrasında modellerin ele aldığı konuların çeşitliliğinde ciddi bir artış meydana gelmiştir. Yine 1990 sonrası dönemde parasal modeller ve ekonominin genelinden ziyade, belirli bir bölümünü ya da o ekonomiye dair son derece spesifik bir konuyu inceleyen modellerin sayısı artmıştır.Birbirinden bağımsız üç bölüm halinde düzenlenen çalışmanın son bölümünde, Türkiye'ye yönelik bir hesaplanabilir genel denge modeli oluşturulmuştur. Ekonomiyi ?tarım? ve ?tarım dışı? olmak üzere iki kesim halinde ele alan modelde, kesimler arasındaki işgücü hareketliliğinin ve teknolojik gelişmenin ekonomi üzerindeki etkileri incelenmiştir. General equilibrium theoy holds a central position in contemporary economics. The theory, which constitutes a lucrative area for theoretical research as well as applied studies, has been extensively utilized due to its characteristic which enables the researcher to handle the economic unit under study with all its defined characteristics simultaneously. In the first part of this study, the development of general equilibrium theory has been discussed within the context of proof for existence of general equilibrium in a perfctly competitive economy. Walras-Cassel Model, Schlesinger Model, Wald Model and von Neumann Model which constitute the corner stones of the process that finally lead to Arrow-Debreu Model have been analysed in detail.In the second part of the study, computable general equilibrium models have been researched and major approaches in general equilibrium modeling have been mentioned. In this part which is principaly a literature survey on computable general equilibrium models for developing countries, a periodization of ?1960-1990 Period? and ?Post-1990 Period? was made. Considering the outcomes from the survey, it is inferred that important differences in model structures and subjects exist between these two periods. In the 1960-1990 period, computable gereal equilibrium models have been used to model the entire economy and the fields of application are fewer while in the second period, the variety of subjects analysed by these models have significantly increased. Another difference observed between these two periods is that, in the ?Post-1990? period, monetary models and models that analyse a certain sector or a specific issue of the economy rather than the entire economy are more frequently observed.In the study which has been organised as three distinct parts, the last part is spared for a model analysing Turkish economy. In the model that separates the economy into two sectors, ?agricultural? and ?non-agricultural? namely, the effects on the economy of labor force movement between sectors and technological progress have been analysed.
Collections