Allaha nisbet edilen haberî sıfatlar ve imâm Şarânînin bunlara yaklaşımı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Haberî sıfatlar meselesi İslâm kelâm ve tasavvufunda en çok tartışılmış meselelerden biridir. Kelâmcılar ve sûfîler meseleye kendi bilgi anlayışları çerçevesinde yaklaşmanın bir neticesi olarak farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Kelâmcılar için `nazar' önemli bir bilgi kaynağı iken, sûfîler için keşf önemli bir bilgi kaynağı olmuştur. Bundan dolayı onlar mârifetullah, tenzih/teşbih ve tevil konularında farklı yaklaşımların savunucuları olmuşlardır.Sünnî bir sûfî olan Şarânî ise haberî sıfatlar konusunda sûfîleri takip etmiştir. Kuşkusuz onda bu konuda en çok tesir bırakan isim İbnül-Arabîdir. O, mârifetullahın akıl/nazar ile değil kalp/keşf ile mümkün olduğunu savunmuştur. Ancak ona göre bu bilme kuşatıcı bir bilmeyi ifade etmez. Zira Hakkın mutlak ve mukayyed olmak üzere iki mertebesi vardır. Mârifetullah mutlak mertebe değil, ancak mukayyed mertebe dolayısıyla mümkündür. Şarânî haberî sıfatların uzantısı olan tenzih ve teşbih konularına da varlığın mertebeleri nazariyesiyle yaklaşmıştır. Yani tenzih ifade eden sıfatlar Allah?ın mutlak mertebesiyle, teşbih çağrışımı yapan sıfatlar (haberî sıfatlar) ise Onun takyîd mertebesiyle ilişkilendirilmelidir. Şarânîye göre haberî sıfatları tevil etmek doğru değildir. Haberî sıfatları olduğu/geldiği gibi Allaha izâfe etmek gerekir. Bu, Allahı yaratılmışlara benzetmek anlamına gelmez. Zira bu sıfatlar yaratılmışlar ile Allah için aynı mânâyı ihtiva etmez. Bunu görmek için söz konusu haberlerin kendisiyle geldiği peygamberlerin diline bakmak gerekir. Bakıldığı takdirde o dilde bu sıfatların yaratılmış için başka, Allah için bir başka anlama geldiği görülür. The problem of as-sıfat al-khabariyya is one of the most debated problems of Islamic theology and sufism. Theologians and sufis asserted different opinions as a result of the approach within the framework of understanding of their knowledge. While thought (nazar) is an important source of knowledge for theologians, illumination (kashf) is an important source of knowledge for sufis. Therefore, they have become defend of different approaches in knowledge of God, tanzih/tashbih and tawil problems. However, sunni sufi Sha`rani followed the opiniones of the sufis on the reported attributes. Undoubtedly, he was affected in this issue by İbn al-Arabi. He defended that knowledge of God can be obtained by illumination, not with the thought. However, according to him, this method of knowledge, in the knowledge of God is not all-encompassing method. Because God has two stages that these are absolute (mutlak) and conditional (mukayyed) stages. Knowledge of God is possible through the connected stage, not the absolute stage. Sha`rani approached the tanzih and tashbih issues originated from as-sıfat al-khabariyya in terms of the theory of the level of existence. So transcendental attributes of God were correlated with the absolute stage, attributes that analogy (tashbih) association were correlated with the connected stage. According to Sha`rani, tawil of as-sıfat al-khabariyya does not give the correct result. as-Sıfat al-khabariyya should be attributed to God as they comes from Him. It does not mean that creatures liken God. Because these attributes do not imply the same meaning for both God and creatures. In order to understand this problem we have to look at the language used by prophets that deliver the massage to people. If we look it, we see that these attributes mean different meanings for creatures and God.
Collections