Determinat susamlarda (Sesamum indicum L.)fillodi hastalığı belirtileri ve bulunuş oranları ile fillodiye dayanıklılık düzeyinin ova ve yayla koşullarında belirlenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Fillodi hastalığı, yetiştiriciliğindeki zorluklar neticesinde gün geçtikçe üretimi azalan susam (Sesamum indicum L.) için ciddi ürün kayıplarına neden olmaktadır. Dünya genelinde yetiştiriciliği yapılan susam materyallerinde henüz bildirilen bir fillodi dayanıklılığı söz konusu değildir. Fillodi hastalığına dayanıklı çeşit ıslah edilmesi, sadece ülkemiz için değil, yetiştiriciliği yapılan tüm dünya ülkeleri açısından büyük önem arz etmektedir. Bu çalışmada, yirmi determinat ve beş indeterminat susam genotiplerinin ova ve yayla koşullarında sıra arası ve sıra üzeri mesafeleri yarıya indirgenerek (bitki sayısı/da oranı arttırılarak); fillodi hastalığı belirtileri, fillodi oranları ve bunların dayanıklılık düzeyleri ile verim özellikleri araştırılmıştır. Denemeler Tesadüf Blokları Deneme Desenine göre Antalya sahil koşullarında ve Burdur geçit bölgesi koşullarında olmak üzere iki lokasyonda, üç tekerrürlü olarak planlanmıştır ve ova lokasyonunda 2 yıl, yayla lokasyonunda 1 yıl tekrarlanmıştır. Fillodi hastalık tiplerinin yol açtığı belirtiler determinat genotiplerde tanımlanmış ve indeterminat genotipteki hastalık tiplerinin belirtileri ile karşılaştırılmıştır. Fillodi hastalığının determinat genotiplerde bulunma oranları susam tarımı yapılan ve yapılmayan çevre bazında karşılaştırılmıştır. Ayrıca fillodi hastalık tiplerinin, determinat ve indeterminat bitki genotiplerinde neden olduğu verim kayıpları bitkisel düzeyde araştırılmıştır. Daha önceden fillodi hastalığına yakalanmadığı saptanmış olan genotipin/ mekanizmanın dışında başka genotip/mekanizmanın aynı gen havuzunda bulunup bulunmadığı araştırılmış ve verim özellikleri karşılaştırılmıştır. Çalışma sonucunda; Her iki lokasyonda sıra üzeri ve sıra arası mesafenin yarıya indirgenmesi, daha az dallanma gösteren indeterminat genotiplerin daha az yeşil aksama sahip olmasına ve beklenenin aksine determinat genotiplerden daha az fillodi hastalık belirtileri göstermesine neden olmuştur. Buna rağmen her iki lokasyonda da indeterminat genotipler beklendiği gibi determinat genotiplerden daha geçci ve daha yüksek verimlere sahip olmuşlardır. Susam tarımının yoğun olduğu Antalya lokasyonunda, determinat susam hatlarında fillodi hastalığının yaygın tipleri gözlemlenmiştir ve belirtileri determinat susam genotiplerinde tanımlanarak indeterminat genotiplerde tanımlanan hastalık belirtileri ile karşılaştırılmıştır. Bazı bitkiler, birden çok fillodi tipi hastalık belirtisi göstermiştir. Susam tarımının yapılmadığı yayla koşullarında hastalığın görülmesi, bölgede konukçu bitki ve vektör böcek varlığını göstermiştir. Hastalık belirtisi gösteren bitkilerde verim kayıplarının fillodi tipine göre değişmediği, hastalığın şiddetine ve bulaşma zamanına bağlı olduğu ortaya konmuştur. Daha önceki çalışmalarda dayanıklı olabileceği düşünülen genotiplerde hastalığın gözlenmesi, bu genotiplerde iklim koşullarına bağlantılı olarak erkencilik/vektör böcek hareketlerine bağlı `kaçış` mekanizmasıyla bağlantılı olduğunu göstermiştir. As a result of difficulties in cultivation, decreasing sesame production is also effected by Phyllody disease which cause the yield losses seriously on sesame plant (Sesamum indicum L.). Up to the present, resistance is not reported againist phyllody disease on cultured sesame all around the world. The breeding of phyllody-resistant genotype is of great importance not only for our country but also for all the countries around the world which cultivate sesame. In this study, 20 determinate and 5 indeterminate genotypes were sown in lowland and highland locations of West Mediterranean Region of Turkey. After germination, the distance between and within the rows of traditional cultivation were decreased to half distance in order to increase plant number per unit area. Genotypes were observed in terms of disease symptoms, incidence, resistance level and also yield traits. The trials were set up in Antalya location for two years, lowland and Burdur for one year, representing the highland. Three replications were set up by according to Randomized Complete Blocks Design. Symptoms of phyllody disease were determined on determinate genotypes and were compared with indeterminate genotypes disease type symptoms. Incidence of the disease on determinate genotypes was compared with cultivatited and uncultivated locations. Also yield of determinate and indeterminate genotypes which show phyllody disease types were studied per plant. The presence of other genotype/mechanism in the same gene pool except for previously determinate genotype/mechanism non infected by phyllody was researched and yield characteristics were compared. Result of this study showed that, as a result of decreasing the distance between and within the rows of traditional cultivation in both locations, indeterminate genotypes which have less branches have less green part than determinate genotypes and contrary to expectation showed less phyllody. Despite this situation, the indeterminate genotypes were late in flowering and showed higher yield than determinate genotypes as expected. The types of phllody disease symptoms were observed and described for determinate sesame genotypes and compared with indeterminate phyllody disease symptoms in Antalya location which sesame is cultivated widely. Some plants showed more than one phyllody disease type symptoms. Phyllody disease observation proved that there are vector insects and host plants in highland which sesame is not cultivated. It is observed that yield loss on infected plants did not change according to phyllody disease type, it changed by infection severity and infection time. Phyllody disease observation on genotypes which thought to be resistant because of previous experiments showed that they had `escape` mechanism in connection with their earliness/vector insects behaviours.
Collections