Yenidoğan döneminde intrakranial kanamalar
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
54 ÖZET Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı acil servisi ve polikliniğine Temmuz 1995-Temmuz 1996 tarihleri arasında başvuran, klinik olarak intrakranial kanama düşünülerek hospitalize edilen ve BBT'lerinde intrakranial kanama tespit edilen 7 kız (%17,5), 33 erkek (%82,5) toplam 40 hasta bebek çalışma kapsamına alındı. Hastaların yaş dağılımı 0-30 gün olup, yaş ortalaması 6.27+7.77 gün idi. Rastgele seçilen ve fizik muayeneleri sonucunda sağlıklı olduğuna karar verilen 6 kız (%30), 14 erkek (%70) toplam 20 bebek kontrol grubunu oluşturdu. Kontrol grubundaki bebeklerin yaş dağılımı 0-30 gün olup, yaş ortalaması 4.2±6. 1 gün idi. Bu çalışmada bölgemizde intrakranial kanamaların sıklığı, risk faktörleri, mortalite ve morbidite oranını saptayarak değerlendirmeyi amaçladık. Çalışma ve kontrol grubu arasında yaş, cinsiyet, boy, baş çevresi ve ağırlık arasında istatistiksel olarak bir fark bulunamadı (P>0.05). Annenin 35 yaşın üzerinde, 20 yaşın altında, çok doğum yapması ya da primipar olması intrakranial kanama riskini, artırdığı gözlendi. Ayrıca primipar annelerin bebeklerinde en sık görülen kanama şeklinin SAK olduğu görüldü. Annenin gebelik süresince günde en az 10 tane sigara kullanması, bizim bebeklerimizde intrakranial kanama riskini yükseltmemişti. İntrakranial kanamada mortalitenin sezaryana oranla, vajinal doğumlarda ve vakum yardımıyla doğanlarda daha fazla olduğu görüldü. İntrakranial kanama gelişen bebeklerde hemoglobin düzeyinin düştüğü, beyaz küre, üre ve kreatinin yükseldiği gözlendi. %10 bebekte K vitamini eksikliğine bağlı yenidoğanın hemorajik hastalığı tesbit edildi. Ayrıca K vitamini eksikliğine bağlı intrakranial kanamada mortalite ve morbiditenin yüksek olduğu gözlendi. Kanama saptanan bebekler hastaneye en fazla emmeme ve konvülziyon nedeniyle getirilmiş olup, fizik muayenelerinde en sık rastlanılan patolojik bulgular, hipotoni, moro refleksinin zayıflaması ya da alınmaması, ön fontanel bombeliği, emme refleksinin kaybolması, hidrasyon bozukluğu ve sefal hematom oiuşmasıydı.55 Bebeklerin %62,5'inde SAK, %7,5'inde SAK+intraserebrai kanama, %2.5'inde SAK+SDK, %7,5'inde intraventriküler kanama, %10'unda intraserebral kanama, %7,5 'inde SDK, %2,5'inde SDK+intraserebral kanama mevcuttu. Bebeklerin %45'i şifa ile eve gönderildi, %20'sinde komplikasyon gelişti, %22,5'i eksitus oldu, % 12,5 'ide erken dönemde aileler tarafından tedavi rededilerek götürüldüklerinden akibetleri bilinemedi. Komplikasyon gelişen hastaların hepsine nöroşirurji tarafından ventrikülo-peritoneal şant takıldı. Bizim çalışmamızda intrakranial kanamanın başlıca sebebi, doğum travması ve K vitamini eksikliğine bağlı yenidoğanın hemorajik hastalığı idi.
Collections