Winstar albino ratlarda intravitreal lidokain enjeksiyonu sonrası retinal histopatolojik inceleme

Abstract

ÖZET Perioküler enjeksiyonlardan sonra nadir de olsa göz perforasyonu oluşabilmektedir. Retrobulber enjeksiyonların 1/1000'de, peribulber enjeksiyonların ise yaklaşık 1/4000'de göz perforasyonu riski vardır (15, 23, 27, 60, 75). Çalışmamızda lokal anestezik olarak oldukça sık kullanılan lidokain'in enjeksiyon esnasında istenmeden göz içine verilmesi durumunda retinal yapıda toksik etkilerinin olup olmadığının değerlendirilmesi ve gelişen perforasyon etkilerini gözlemek amacıyla 32 erkek winstar albino ratın toplam 32 gözü deneysel model olarak kullanılmıştır. Ratlar 2 guruba ayrılarak 16' sına pars plana intravitreal 0.1 mi %2 lidokain, 16'sına da kontrol amacıyla 0.1 ml SF enjekte edilerek gelişebilecek toksik cevap incelendi. Toplam 32 gözün biyomikroskobik muayenesinde 27 gözde fundusun aydınlandığı ve tabii görünümde olduğu izlendi. 3 gözde vitreal hemoraji ve 2 gözde katarakt nedeni ile fundus aydınlatılamadı. Direkt ve konsensüel pupiller cevabın kontrol gözlere göre uzadığı görüldü. Histopatolojik incelemede deney gözlerinin % 31 'de, kontrol gözlerinin ise % 37'de dış nükleer tabakada hücreler arası mesafenin genişlemiş olduğunu ve bu değişikliğin kesitlerin hazırlanma aşamasında meydana gelen ayrılma ve distorsiyona bağlı geliştiği düşünüldü. Deney ve kontrol gözlerinde benzer değişiklerin olması ve retinal yapılarda destrüktif histopatolojik değişikliklerin görülmemesi lidokainin retinaya toksik olmadığının göstergesidir. Perioküler enjeksiyonlardan sonraki göz perforasyonlannda erken ve geç dönemdeki görsel prognoz enjekte edilen materyalin yapısına, anormal pH değerlerine, belirgin osmolarite farkına ve içeriğindeki toksik koruyucu maddelerin varlığı yanında perforasyonun oküler dokularda yarattığı destrüksiyon ve komplikasyonların ağırlığına bağlı olarak değişkenlik gösterir. Anahtar kelimeler: Perioküler enjeksiyon, intraoküler lidokain enjeksiyonu, retinal toksisite. 43