Nüfus hareketlerinin Diyarbakır üzerindeki sosyo ekonomik etkileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Gelişmişlik farklılıklarının başlıca nedenleri arasında; Coğrafi yapı, iklim özellikleri, talep yüzeyi, yüksek iç ve dış pazarlara uzaklık, kırsal ve yerleşim birimlerinin çokluğu ve dağınıklığı bulunmaktadır. Bu tür mekansal kutuplaşma, diğer ülkelerde olduğu gibi genel olarak iki sorun kümesini peşi sıra yaratmıştır. Bunlar; gelişmiş bölgelerimizde aşırı derecede büyümeden kaynaklanan `büyük kent (metropol)` sorunları ile `azgelişmiş bölge` sorunlarıdır. Büyük kent ve azgelişmiş bölgeler ikilimi, gelişme farklarının bir sonucu olarak belirirken, aynı zamanda mevcut farkların daha da derinleşmesinin nedeni olmaktadır. Bu ikilemin temel dinamiği ise, yoğun göç olgusudur. Verimliliği ve gelirin düşük olduğu kırsal ve azgelişmiş yörelerimizden, metropollere akan göç, nüfusun mekansal dağılımı önemli ölçüde değiştirmiştir. Bu yönüyle işgücü ve sermaye transferi olarak da nitelendirebileceğimiz göç olgusu, bir yandan göç veren bölgede pazarın daralmasına ve mevcut yatırımların atıl kalmasına ve yine bu bölgelerde becerili işgücü ve sermaye gibi gelişmeyi sürükleyici dinamik üretim faktörlerinin yitirilmesine neden olarak geri kalmışlığı pekiştirirken, diğer yandan da gelişmiş bölgeler üzerinde meydana getirdiği büyük bir nüfus baskısıyla, kamu yatırım ihtiyacım arttırmakta ve böylece kentleşme maliyetine ilave bir yük getirmektedir. Sonuç itibariyle; hem gelişmiş hem de durgun bölgelerde yaşanan sorunların temel dinamiği olarak göç, ülke genelinde büyük bir yerleşme sorununu beslemektedir. Göçün temel nedeni ise, bölgelerarası sosyo-ekonomik gelişmişlik farklılıklarıdır. Diğer bir deyişle, toplumsal refah dağılımının dengesizliği sonucunda ortaya çıkan göç olgusu, aynı zamanda bu dağılımı da olumsuz yönde etkilemektedir. II ABSTRAKT Among the principal reasons for development differences are geographical structure, climatic properties, demand level, high distance to domestic and foreign markets, dispersed nature and multiplicity of rural and settlement units. This kind of spatial polarization has, in general, created two sets of problems as in other countries. These are `metropole` problems resulting from excessive growth in our developed regions and `less developed region` problems. This dilemma as regards metropole and less developed regions arises as a result of development differences and becomes the reason for deepening of existing differences even more. The basic dynamic of this dilemma, however, is intensive migration phenomenon. The migration into metropoles from less developed and rural areas, where productivity and income levels are relatively low, has considerably changed spatial distribution of population. Migration phenomenon, which we can describe as workforce mobility and capital transfer with this respect, consolidates the underdevelopment, causing the market in out-migrating region to be narrowed, the existing market in the region to remain idle and dynamic production factors such as skilled workforce and capital to be lost This phenomenon, on the other hand, leads to the increase in the need for public investment and thus brings a supplementary burden over urbanization cost, through a tremendous population pressure it produces on developed regions. As a result, migration as the basic dynamic of problems experienced both in developed and stagnant regions, feeds rather a big settlement problem in large part of me country. The main reason for migration, however, is inter-regional socio-economic disparity. In other words, the migration phenomenon arising as a result of unbalanced distribution of social welfare, affects at the same time this distribution adversely.
Collections