SİNONAZAL PATOLOJİLERİN MİGREN ETYOPATOGENEZİNDEKİ MUHTEMEL ROLÜ
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
GİRİŞ VE AMAÇBaşağrıları organik, fonksiyonel, lokal ve sistemik faktörlere bağlı olarak çıkarlar. Bu sebeble gelen hastalarda önce organik sebebler araştırılmalı ve bu sebeblerin yanı sıra rinojenik nedenlerin de hatırı sayılır bir başağrısı nedeni olduğu unutulmamalıdır.Migren, toplumun yaklaşık %15-20'sini etkileyen, başağrısı ve eşlik eden diğer bulgular dolayısıyla erişkinlerde iş gücü kaybı ve sonuçta toplumsal ekonomik kayba sebep olan önemli hastalıklardan biridir.Migren patofizyolojisi kesin aydınlatılmamıştır ve halen pek çok çalışma devam etmektedir. Patofizyoloji ile ilgili pek çok soru vardır ve eldeki kanıtlar aşırı uyarılabilir bir beynin varlığını desteklemektedir. Migrenli hastalarda beyindeki hipereksitabiliteden sorumlu olabilecek potansiyel nedenler gösterilmiştir.Bu çalışmada Eylül 2006-Ağustos 2007 tarhleri arasında Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Nöroloji Kliniği tarafından migren tanısı konulmuş olan 100 hastanın nazal endoskopik muayenesi ve paranasal sinüs tomografileri incelenerek sinonazal kavitedeki patolojiler tespit edildi ve operasyon endikasyonu olan hastaların bir kısmı opere edilerek bu patolojilerin migren hastalığı ile muhtemel ilişkisi ortaya konmaya çalışıldı.HASTALAR VE YÖNTEMÇalışmamıza Ocak 2007 ile Temmuz 2007 tarihleri arasında Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Nöroloji kliniğine başvurup migren tanısı almış, yaptığımız laboratuar tetkikleri ve müdahaleleri kabul eden 100 hasta dahil edildi. Anterior rinoskopinin ardından hastaların hepsine baş ağrısını ve sinonazal semptomları sorgulayan 22 sorudan oluşan anket, aksiyel ve koronal planda paranasal sinüs bilgisayarlı tomografisi (BT) ve nazal endoskopi uygulandı. Hastalardan sinonazal patolojisi olan ve tedavisi cerrahi gerektiren hastalara operasyon önerildi. Cerrahi endikasyonu olan ve operasyonu kabul eden 22 hastaya uygun cerrahi girişim uygulandı. Operasyonu kabul eden hastalar cerrahi tedavi öncesi ve sonrası baş ve yüz ağrıları 10 birimlik Görsel Analog Skala (GAS) ile değerlendirilmiştir.BULGULARMukozal temas bulguları ile ağrı şiddeti, ağrı sıklığı, ağrı tarafı, ağrı bölgesi, aura, fotofobi ve bulantı arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadı.Opere olan hastaların operasyon öncesi ağrı şiddeti (GAS skorlaması) ile operasyondan sonra 6. ve 12. aylardaki ağrı şiddeti arasında istatistiksel olarak anlamlı fark mevcuttu. (p<0.001). Operasyondan sonra 6. ve 12. aylardaki ağrı şiddeti arasında ise istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı. (p=0.576).Opere olan 22 hastanın, her iki cinsiyet arasında operasyon öncesi ağrı şiddeti (x²=3.094, p=0.079), operasyon sonrası 6. ayda ağrı şiddeti (x²=3.530, p=0.171) ve operasyon sonrası 12. ayda ağrı şiddetinin GAS skorlaması (x²=0.015, p=0.903) yönünden istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadıSONUÇBizim çalışmamızı oluşturan örneklem grubu 100 hastadan oluşmakta olup bu sayı diğer bütün çalışmalardan çok daha fazladır. Çalışma grubu sadece migrenli hastalardan oluştuğu için diğer çalışmalara göre mukozal temas bölgelerinin hastalık üzerine olan etkisini daha iyi göstereceği düşünülebilir. Ancak takip süresimizin kısa oluşu daha uzun takipli çalışmalara olan gereksinimi göstemektedir.Özellikle tedaviye dirençli vakalarda altta yatan sinonazal patolojinin migren ağrısını ve ataklarını oluşturmada bir etken olabileceği bu çalışmanın sonucudur. Nöroloji ve kulak burun boğaz hekimlerinin karşılaşacağı migrenli hastalarda tedaviye direnç durumunda mutlaka aklına sinonazal patolojiler gelmelidir. Migren etyopatogenezinde sinonazal patolojilerin rolünü araştırmak için daha geniş serilerde, kontrol gruplu ve daha uzun takip süresini içeren çalışmalara gereksinim vardır. INTRODUCTION AND OBJECTİVEHeadaches occur as a result of organic, functional, local and systemic factors. Therefore, organic causes should be investigated in patients who applied to hospitals; apart from these causes, it should be born in the mind that rhinogenic factors are also leading causes of headaches.Migraine is one of the important diseases that affects 15-20 % of the society and causes loss of workforce and hence social and economic losses due to headaches and other accompanying symptoms.The pathophysiology of migraine has not been brought to light definitively and currently many studies are underway. There are various questions surrounding pathophysiology and available findings support existence of a hyper-excitable brain. Potential causes that could be responsible for hyper-excitability in the brains of patients with migraine have been revealed.In the present study, nasal endoscopic examination results and paranasal sinus tomographies of 100 patients who were diagnosed with migraine in the Neurology Clinic at Selcuk University Meram Faculty of Medicine from September 2006 to August 2007 were investigated and pathologies in sinonasal cavity were determined; some of the patients with operation indication were operated on and an attempt was made to reveal possible relationship of these pathologies to migraine.PATİENTS AND METHODSOur study included 100 patients who applied to the Neurology clinic at Selcuk University Meram Faculty of Medicine from January 2007 to July 2007, were diagnosed with migraine and agreed to the laboratory examinations and interventions. Subsequent to anterior rhinoscopy, all patients were administered a questionnaire consisting of 22 queries that questioned headaches and sinonasal symptoms; they were also administered computerised tomography (CT) of paranasal sinus on axial and coronal plane as well as nasal endoscopy. Patients who had sinonasal pathology and needed surgeons were recommended an operation. 22 patients who exhibited surgical indications and agreed to an operation were given surgical intervention. Head and facial pains of patients who agreed to the operation were assessed with Visual Analogue Scala (VAS) of 10 units before and after the operation.RESULTSNo statistically significant relationship was found between mucosal contact findings and pain level, pain frequency, pain side, pain area, aura, photophobia and nausea.There was a statistically significant difference between the pain level of patients (GAS scoring) who were operated on before the operation and the pain level in the 6th and 12th months after the operation (p<0.001). On the other hand, no statistically significant difference was determined in pain levels between the 6th and 12th months after the operation (p=0.576).Of the 22 patients who were operated on, no statistically significant difference was found between the two sexes in terms of GAS scoring of pre-operational pain level (x²=3.094, p=0.079), post-operational pain level in the 6th month (x²=3.530, p=0.171) and post-operational pain level in the 12th month (x²=0.015, p=0.903).CONCLUSIONThe sample group that made up our study group was composed of 100 patients and this is a much higher number than those in all other studies. It can be expected that since the research group consisted only of patients with migraine, it could better demonstrate the effect of mucosal contact areas on the disease than other studies. However, our short follow-up period points to a need for studies with longer follow-up periods.A conclusion drawn from this study is that especially in cases with resistance to treatment, the underlying sinonasal pathology can be a factor in forming migraine pains and fits. Neurologists and ear, nose and throat specialists must certainly remember sinonasal pathologies when they encounter resistance to treatment in patients with migraine. Studies in larger severs with containing control group and following long perids should be done in order to evaluate wheter there is an assocition between sinonasal pathologies in migraine etiopathogeny.
Collections