Hemodiyaliz ve periton diyaliz tedavisi alan hastalarda alt üriner sistem semptomları (LUTS)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Alt üriner sistem semptomları (AÜSS), belirli bir hastalığa veya duruma özgü olmayıp hem kadın hem de erkeklerde yaşla birlikte artmaktadır. Genel populasyonun da yaş ortalaması arttığı için AÜSS'nin değerlendirilmesi giderek önem kazanmıştır. Çalışmada amacımız; HD ve PD hastalarında, AÜSS'nin; yaygınlığını, şiddetini ve yaşam kalitesi üzerine olan etkilerini normal populasyon ile kıyaslayarak araştırmaktır.Materyal ve metod: Çalışmamıza; 400 cc/gün ve üzeri idrar çıkışı olan ve en az 3 aydır diyaliz tedavisi alan 175 HD, 81 PD hastası ve 76 kontrol grubu hastası olmak üzere 332 hasta alındı. Tüm hastalarla yüz yüze görüşülerek AÜSS'yi sorgulayan İ-PSS anket ve yaşam kalitesi formu dolduruldu. İ-PSS anket formundaki 2, 4 ve 7. soruların toplamı depolama semptomları skoru ve 1, 3, 5 ve 6. soruların toplamı ise işeme semptomları skoru olarak alındı. İ-PSS genel toplam skoru 0-7 arasında ise hafif AÜSS ve 8-35 arasında ise orta-şiddetli AÜSS olarak alındı.İstatistiksel analizde, normal dağılıma uymayan değişkenlerin karşılaştırılması için Mann-Whitney U test ve Kruskall-Wallis testi kullanıldı. Normal dağılım gösteren verilerin karşılaştırılmasında student-t testi, grupların ortalamalarının birbirleri ile varyans analizlerinde One-Way Anova testi ve korelasyon analizinde pearson korelasyon analizi ve Ki-kare testi kullanıldı. P<0,05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi.Bulgular: İşeme semptomları skoru, HD ve PD hastalarında kontrol grubu hastalarına göre anlamlı yüksek iken (p:0,041), depolama semptomları skoru, kontrol grubunda HD ve PD hastalarına göre anlamlı yüksek idi (p:0,001). Tüm gruplarda İ-PSS genel toplam skoru açısından fark yoktu (p:0,163). Kontrol grubunda yaşam kalitesi açısından kendini kötü hisseden hasta sayısı diyaliz hastalarına göre anlamlı yüksek bulundu (p<0,001). Diyaliz hastalarında; kendini iyi hisseden hasta sayısı orta ve kötü hisseden hasta sayısına göre anlamlı yüksek idi (p<0,05). Kontrol grubunda AÜSS ile yaşam kalitesi arasında güçlü pozitif korelasyon saptanırken (İ-PSS arttıkça yaşam kalitesi skoru artıyor yani yaşam kalitesi kötüleşiyor idi), diyaliz hastalarında ise AÜSS'nin yaşam kalitesi üzerine etkisi saptanmadı.HD hastalarının %25,1'i, PD hastalarının da %29,6'ı ve kontrol grubu hastalarının da %36,8'i orta-şiddetli AÜSS'ye sahipti. Çalışmamızda diyaliz hastalarında AÜSS'yi; en az KBH'si olmayan kontrol grubu hastalarında ki kadar yaygın ve şiddetli olarak tespit ettik.Sonuç: Bu çalışma; diyaliz hastalarında AÜSS sıklığı ve şiddetinin en az normal populasyonda ki kadar mevcut olduğunu göstermiştir. Fakat normal populasyonda AÜSS ile yaşam kalitesi kötüleşirken, diyaliz hastalarında AÜSS'nin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemediği gösterilmiştir. Diyaliz hastalarında AÜSS'nin araştırılması ve yönetimi için daha çok çalışmaya ihtiyaç vardır. Purpose: Lower urinary tract symptoms (LUTS) are not specific to a particular disease or condition and increases with age in both men and women. The evaluation of LUTS became important because the average age in the general population was increased gradually. Aim of this study is to investigate and compare the prevalence, severity and the effects on quality of life of LUTS between hemodialysis and peritoneal dialysis patients and normal population.Materials and methods: In our study, 332 patients (175 HD, 81 PD and 76 control group) were evaluated those having 400 cc or more daily urine output and receiving dialysis treatment at least for 3 months. I-PSS questionnaire and the quality of life form that evaluates LUTS was filled with all patients face to face. The sum of 2 nd, 4 th and 7 th question was taken as storage symptoms score and the sum of 1st, 3rd, 5th and 6th question was taken as voiding symptoms score in I-PSS questionnaire. The I-PSS score between 0 and 7 was accepted as mild LUTS and the score between 8 and 35 was accepted as moderate to severe LUTS.Statistical analysis for comparison of variables that do not meet the normal distribution, the Mann-Whitney U test and Kruskal-Wallis test was used. Student-t test is used for the comparison of normally distributed data. One-Way Anova and chi-square test is used in the variance analysis of group averages with each other.Results: Voiding symptoms score in patients with HD and PD patients is significantly higher than the control group (p: 0,041), and storage symptoms score is significantly higher control group than the HD and PD patients (p: 0.001). There was no significant difference in total I-PSS score of all groups (p:0,163). The number of patients who feel unwell in terms of quality of life in the control group were significantly higher than dialysis patients (p<0,001). In dialysis patients, the number of patients those feeling good was significantly higher than the number of patients those feeling moderate and bad (p<0.05). In the control group, a strong positive correlation between LUTS and quality of life were detected (life quality score increases while I-PSS score is increasing, that means life quality worsens). There was no effect of LUTS on quality of life in dialysis patients.Moderate to severe LUTS was detected in %25.1 of HD and %29.6 of PD patients and in %36.8 of control group. In our study, we have found LUTS in dialysis patients so frequent and severe, at least than in control group that do not have CKD.Conclusion: This study revealed that the frequency and severity of LUTS in dialysis patients is similar to normal population but in contrast to normal population LUTS does not affect the quality of life in dialysis patient.
Collections