Kronik hemodiyaliz altındaki son dönem renal yetmezliklikadın hastalarda menstrüel disfonksiyon ve hormonal profil
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Üremik kadınlarda menstrüel anormallikler oldukça sık görülür. Menstrüel anormalliklerin ortaya çıkışı üremik semptomların(bulantı, kusma, zayıflama, sıvı retansiyonu) gelişimi ile uyumludur. Renal fonksiyonlar bozuldukça menstrüel anormallikler de ağırlaşır. Menstrüel anormallikler kreatinin klirensi 10-15 ml/dk altına düştüğünde düzensiz siklus, oligomenore olarak başlar, 5 ml/dk altına indiğinde ise amenore görülür. Çalışmamız İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi hemodiyaliz ünitesinde diyalize giren son dönem böbrek yetmezlikli 22 kadın hasta ile yapılmıştır. Hastalardan 10 tanesi anürik, diğerlerinin kreatinin klirensi 10 ml/dk altındaydı. Hastalar premenapozal ve postmenapozal olarak iki gruba ayrıldı. Premenapozal düzenli menstruasyon gören 7 hasta çalışmaya dahil edildi, düzensiz menstruasyon gören 8 hasta çalışma dışı bırakıldı. Premenapozal düzenli adet gören 7, postmenapozal 7 hastanın prolaktin(PRL), folikül stimülan hormon(FSH), lüteinizan hormon(LH), estradiol(E2) değerleri ölçüldü. Ölçümler foliküler fazda diyaliz öncesi ve aç karnına alındı. Premenapozal hastaların yaş ortalaması 33,2 idi. Hastalar en sık glomerulonefrit tanısı almıştı. Ortalama hemodiyaliz süreleri 21,4 ay idi. Hastalardan 7 tanesinin menstruasyonu düzenli idi. Premenapozal düzenli menstruasyon gören hastaların PRL ve LH değerleri istatistiksel anlamlı yüksekti. FSH ve E2 değeri yükseklikleri istatistiksel anlamlı saptanmadı. Postmenapozal hastaların yaş ortalaması 39,7 idi. Ortalama menapoz yaşı 35,5 idi. Yalnızca bir hastaya nefrolojik tanı konulmuştu, polikistik böbret tanısı mevcuttu. Ortalama hemodiyaliz süresi 19,2 ay idi. Postmenapozal hastalarda da PRL ve E2 değerleri istatistiksel anlamlı yüksekti. Çalışmamızda premenapozal ve postmenapozal hastaların E2 düzeyi anlamlı yüksekti. Literatürden farklı bulunan bu sonuç hastalarımızın kullandığı anabolizan sentetik androjen türevlerinin periferik aromatizasyonuna bağlı olabilir. Hiperprolaktinemi literatürle uyumlu olarak saptanmıştır. Nedeni artmış hipofizer sekresyondur. Hiperprolaktinemi kısmen üremik hipogonadizmden sorumludur ve bromokriptin tedavisi sonrası genellikle geri döner. Çalışmamızda diyalizin menstrüel disfonksiyon üzerine iyileştirici etkisi görülmemiştir. Menstrual abnormalities are common in uremic women. The occurrence of menstrual abnormalities is consistent with the development of uremic symptoms (nausea, vomiting, weight loss, fluid retention). As renal functions deteriorate, menstrual abnormalities become more severe. Menstrual abnormalities start as irregular cycle, oligomenorrhea when creatinine clearance decreases below 10-15 ml / min, and amenorrhea occurs when it decreases below 5 ml / min.The study was conducted with 22 women with end-stage renal disease who underwent dialysis in the hemodialysis unit of Istanbul Training and Research Hospital. Ten patients had anuric and the others had creatinine clearance less than 10 ml / min. The patients were divided into two groups as premenopausal and postmenopausal. Seven patients with premenopausal regular menstruation were included in the study and 8 patients with irregular menstruation were excluded from the study.Prolactin (PRL), follicle stimulating hormone (FSH), luteinizing hormone (LH), estradiol (E2) values were measured in 7 premenopausal menstrual menstrual and 7 postmenopausal women. Measurements were taken in the follicular phase before dialysis and on an empty stomach.The mean age of premenopausal patients was 33.2 years. The most common diagnosis was glomerulonephritis. Mean hemodialysis duration was 21.4 months. Seven of the patients had regular menstruation. PRL and LH values were significantly higher in patients who had regular menstruation. FSH and E2 values were not statistically significant. The mean age of the postmenopausal patients was 39.7 years. The mean age of menopause was 35.5 years. Only one patient had a nephrological diagnosis and polycystic bbret was diagnosed. The mean duration of hemodialysis was 19.2 months. PRL and E2 values were also significantly higher in postmenopausal patients. In our study, E2 levels of premenopausal and postmenopausal patients were significantly higher. This result, which is different from the literature, may be related to the peripheral aromatization of anabolizing synthetic androgen derivatives used by our patients. Hyperprolactinemia was found to be consistent with the literature. The cause is increased pituitary secretion. Hyperprolactinemia is partly responsible for uremic hypogonadism and usually returns after bromocriptine treatment.In our study, no healing effect of dialysis on menstrual dysfunction was observed.
Collections