Makrozomik bebeklerde neonatal morbidite
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZETGiriş ve Amaç: Makrozomi; doğum ağırlığının 4000 g'ın üzerinde olması şeklinde tanımlanır. Makrozomik bebeklerde neonatal komplikasyonlarla sık karşılaşılmaktadır. Biz bu çalışmamızda makrozomik bebeklerle 2500-4000 g arasında olan normal tartılı bebekleri neonatal morbidite açısından karşılaştırmayı amaçladık.Yöntem: Hastanemizin 01/01/2015–31/08/2015 tarihleri arasındaki doğum kayıtları retrospektif olarak incelendi. Çalışma grubu yenidoğan ağırlığı 4000 g ve üstü makrozomik olarak tanımladığımız 100 olgudan (Grup I), kontrol grubu yenidoğan ağırlığı 2500-4000 g arasında doğan normal tartılı olan 100 olgudan (Grup II) oluşuyordu. Çalışma ve kontrol grubuna 37 hafta 6/7günden büyük term bebekler ve anne ve bebek dosyalarında eksiği olmayanlar dahil edildi. 37 hafta 6/7günün altındaki preterm bebekler, çoğul gebelikten olan bebekler ve IUGR olan bebekler çalışmaya dahil edilmedi. Çalışmamızda makrozomik ve normal tartılı bebeklerin annelerinin yaşı, gravida ve paritesi, gestasyonel diyabet (GDM) veya hipertansiyon (GHT) varlığı, gebelik öncesi vücut kitle indeksi (VKİ), gebelikteki kilo alımı, makrozomik kardeş öyküsü, doğum şekli, bebeklerin gestasyonel yaşı, cinsiyeti, antropometrik ölçümleri, doğum travması sıklığı, Apgar puanı, solunum sıkıntısı varlığı, hipoglisemi gibi metabolik sorunları, polisitemi, tedavi gerektirecek hiperbilirubinemi varlığı, patolojik tartı kaybı, hastaneye yatış gereksinimi olup olmadığı retrospektif olarak değerlendirildi ve kıyaslandı. İstatistiksel değerlendirme Windows SPSS 22.0 programı ile yapıldı. P<0.05 olması anlamlı olarak kabul edildi.Bulgular: Makrozomik grupta anne yaşı, makrozomik kardeş öyküsü, gebelik öncesi VKİ, gebelikteki kilo alımı istatistiksel olarak anlamlı yüksek (p=0.047, p=0.001, p=0.003 ve p=0.007)saptandı. Bebeklerin gestasyon haftası (39.8'e 39), erkek cinsiyet oranı (%70'e % 49) makrozomik grupta daha yüksekti. Makrozomik grupta 1. dakika Apgar değeri anlamlı olarak daha düşükken, 5. dakika Apgar değerinde anlamlı farklılık saptanmadı. Pozitif basınçlı ventilasyon uygulama oranı (p=0.04) makrozomik grupta daha yüksek idi. Klavikula kırığı, kaput suksadeneum ve ekimoz görülme oranı makrozomik grupta daha yüksek(p=0.004,p=0.005 ve p=0.022) iken pleksus brakialis paralizisi ve sefal hematom açısından anlamlı fark bulunmadı. Hipoglisemi ve patolojik tartı kaybı makrozomik grupta anlamlı oranda yüksek(p=0.03,p=0.038) iken diğer değişkenler açısından gruplar arasında fark yoktu.ixSonuç: Annenin yaşının yüksek olması, makrozomik doğum öyküsü, gebelik öncesi artmış vücut kitle indeksi, gebelikte fazla kilo alımı ve annenin gestasyonel diyabetinin olması makrozomik doğum için risk oluşturur. Makrozomik bebeklerde doğum travmasına, hipoglisemi ve patolojik tartı kaybına sık rastlanmaktadır. Bu nedenle makrozomik bebeklerde doğum sonrası dönemde dikkatli fizik muayenelerinin yapılması, kan şekeri ve tartı kontrolü ile yakın biçimde izlenmeleri önem arz etmektedir. ABSTRACTBackground: Macrosomia is defined as a birth weight >4000 grams. Neonatal complications are frequently encountered in macrosomic newborns. The aim of this study was to compare the neonatal morbidities of macrosomic babies with normal birth weight newborns.Subject and methods: Birth registry records of the babies born between 01/01/2015-31/08/2015 were retrospectively evaluated. The babies whose birth weight was >4000 g. were grouped as Group I consisting of 100 babies and the control group was composed of 100 babies with normal birth weight as Group II. Babies with gestational ages >37 6/7 weeks and those with a complete medical record were included in the study. Exclusion criteria was prematurity, multiple gestation and IUGR. The macrosomic babies and control group were compared regarding maternal age, gravida and parity, maternal GDM or GHT, pregnancy BMI, weight gain in pregnancy, history of a macrosomic sibling, type of delivery, gestational age, sex, anthropometric measurements, birth trauma, Apgar scores, respiratory distress, hypoglycemia, polycythemia, hyperbilirubinemia, pathological weight loss and hospitalization. The statistical analysis was performed with SPSS 22.0 programme. A p value<0.05 was accepted as significant.Results: Maternal age, history of a previous macrosomic birth, body mass index before pregnancy, weight gain in pregnancy were statistically significantly higher (p=0.047, p=0.001, p=0.003, p=0.007) in the macrosomic group.The babies' gestational week (39.8 vs 39 wks), male sex(70% vs 49%) ratio was higher in the macrosomic group. In the macrosomic group, the 1st minute Apgar score was significantly lower (p=0,001) while the 5th minute Apgar score was not significantly different (p=0,38). The rate of positive pressure ventilation (p=0.04) was higher in the macrosomic group. Although there was not any significant difference regarding presence of plexus brachialis paralysis and cephalhematomas; clavicle fracture, caput succedaneum and ecchymosis were found to be encountered more often in the macrosomic group (p=0.004, p=0.005, and p=0.022). Hypoglycemia and pathological weight loss were significantly higher in the macrosomic group (p=0.03, p=0.038), but there was no difference between the terms of other variables between two groups.Conclusions: High maternal age, macrosomic birth history, pre-pregnancy high body mass index, excess weight gain during pregnancy, and maternal gestational diabetes are risk factors for macrosomic birth. In macrosomic babies, birth trauma,hypoglycemia and pathologic weight loss are common. For this reason, careful physical examination of macrosomic babiesxiafter birth and close follow up with determination of blood sugar and weight controls should be performed.
Collections