Kalp yetmezliği hastalarında oransal nabız basıncı ile kardiyak indeks arasındaki ilişki
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Bu çalışmada, düşük ejeksiyon fraksiyonlu kalp yetmezliği hastalarında, kardiyak indeks ile nabız basıncı ve oransal nabız basıncı arasındaki ilişkiyi araştırmayı, böylelikle bu hasta grubunda kan basıncı ölçümü gibi basit bir tetkik ile kardiyak hemodinamik durumu tahmin edebilmeyi amaçladık.Yöntem: Çalışmaya merkezimizin kardiyoloji polikliniğine başvuran veya kardiyoloji kliniğinde yatan, daha önce kalp yetmezliği tanısı almış, ejeksiyon fraksiyonu (EF) ≤ % 40 olan 100 hasta alındı. Kan basıncı ölçümü, manuel olarak civalı sfigmomanometre ile yapıldı. Ekokardiyografik değerlendirmede konvansiyonel ekokardiyografi yöntemleri ve doku doppler görüntüleme yöntemi kullanıldı. Çalışmaya dahil edilen hastalar, kardiyak indeksi (CI) < 2.2 L/dk/m2 ve ≥ 2.2 L/dk/m2 olmak üzere iki gruba ayrıldı. İki grup, demografik özellikler, klinik özellikleri, sol ventrikül ejeksiyon fraksiyon (LVEF), miyokard performans indeksi (MPI), nabız basıncı (NB) ve oransal nabız basıncı (ONB) açısından karşılaştırıldı.Bulgular: Çalışmaya dahil olan hastaların yaş ortalaması 67 olup, hastaların %77'si erkeklerden oluşmaktaydı. Çalışmamızın en önemli bulgusu, kardiyak indeksi yüksek olan grup ile karşılaştırıldığında kardiyak indeksi düşük olan grupta, nabız basıncı ve oransal nabız basıncının istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha düşük tespit edilmiş olmasıdır (p<0.001). Ayrıca, kardiyak indeks oransal nabız basıncı (r:0.584, p<0.001) ile güçlü pozitif korelasyon göstermiştir. Sonuç: Kalp yetmezliği hastalarında oransal nabız basıncının, kardiyak indeks ile güçlü korelasyon gösterdiği bulunmuştur. Kan basıncı ölçümü ile kolayca hesaplanabilen bu veriler, kalp yetmezliği hastalarının kardiyak indeksini ve dolayısıyla kalp yetmezliğinin şiddetini tahmin etmede kullanılabilir. Objective: In this study, we aimed to investigate the relationship between cardiac index with pulse pressure and proportional pulse pressure in patients with low ejection fraction, so that we could predict the cardiac hemodynamic status with a simple test such as blood pressure measurement in this patient group.Materials and Methods: 100 patients who applied to the our cardiology outpatient clinic or who were admitted to the our cardiology clinic, and had a heart failure diagnosis and had an ejection fraction (EF) ≤ 40% were enrolled. Blood pressure measurement was performed manually with a sphygmomanometer based on mercury. Echocardiographic evaluation was performed using conventional echocardiography and tissue doppler imaging. Patients included in the study were divided into two groups, cardiac index (CI) <2.2 L/min/m2 and ≥ 2.2 L/min/m2. The two groups were compared in terms of demographic features, clinical features, left ventricular ejection fraction (LVEF), myocardial performance index (MPI), pulse pressure (PP) and proportional pulse pressure (PPP).Results: The average age of the patients included in the study was 67 and 77% of the patients were male. The most important finding of our study was that the pulse pressure and the proportional pulse pressure were statistically significantly lower in the group with low cardiac index compared to the group with high cardiac index (p <0.001). In addition, the cardiac index showed a strong positive correlation with the proportional pulse pressure (r:0.584, p<0.001). Conclusion: The proportional pulse pressure in heart failure patients was found to be strongly correlated with the cardiac index. This data, which can be easily calculated by blood pressure measurement, can be used to predict the cardiac index of heart failure patients and thus the severity of heart failure.
Collections