Memenin kronik granülomatöz hastalıklarının değerlendirilmesinde MRG incelemenin tanı ve tedaviye katkılarının araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: İdiopatik granülomatöz mastit olgularında dinamik kontrastlı manyetik rezonans görüntüleme (DK-MRG) kalitatif ve kantitatif verilerinin 'Apparent Diffusion Coefficient' (ADC) ve 'Short Time Invertion Recovery' (STIR) değerlerlendirmeyle birlikte tanı ve tedavi sürecine katkılarının araştırılmasıdır. Materyal ve Metod: Retrospektif olarak, Mart 2012 ve Şubat 2018 tarihleri arasında, histopatolojik olarak kronik granülomatöz mastit (KGM) tanısı almış, 219 hasta tarandı. Bu hastalardan 97'si, MRG incelemeleri bulunmadığı ve 32'si de kültür ve polymerase chain reaction (PCR) incelemelerine ulaşılamadığı için çalışma dışında bırakıldı. Histopatolojik inceleme sonucunda 1 olguda tüberküloz (TBC), 2 olguda periduktal mastit, 2 olguda ksantogranülomatöz mastit ve 3 olguda da yabancı cisim saptandı. KGM olguları arasında, İGM olgularının MRG özelliklerini incelemek amacıyla bu 8 olgu, çalışma dışında bırakıldı. Çalışmamıza, İGM tanısı bulunan 78 olgu dahil edildi. Fistül ve abse varlığının, hastalığın rekürrensi ile ilişkisi değerlendirildi. MRG bulguları, 2014 yılında American College of Radiology (ACR) tarafından güncellenen, 'Breast Imaging Reporting and Data System' (BI-RADS) göre sınıflandırıldı. Olgular, mastitli meme ve karşı taraf normal meme olarak iki ayrı gruba ayrılıp, bu iki grubun ADC ve STIR değerleri karşılaştırıldı.Bulgular: Çalışmamızda, İGM'nin sıklıkla premenopozal, fazla kilolu ve son 5 yıl içinde doğum öyküsü bulunan kadınlarda görüldüğü belirlendi. Sigara ve oral kontraseptif (OKS) kullanımıyla İGM arasında ilişki bulunamadı. Hastaların, kliniğe sıklıkla ele gelen ağrılı kitleyle başvurdukları görüldü. Kliniğe başvuran hastaların çoğunda memede deformite ve periareolar alandan cilde fistülizasyon izlendi. Fistül ve abse varlığıyla hastalığın rekürrensi arasında ilişki bulunamadı. Lezyon tutulumunda, belirli bir taraf ve kadran lokalizasyonu izlenmedi. Çoğunda subareolar dağılım izlendi. MRG'de lezyona eşlik eden bulgu olarak en fazla ciltte kalınlaşma ve trabeküler ödem görüldü. DK-MRG incelemede en fazla kitlesel olmayan, segmental dağılım gösteren, 'clustered ring' kontrastlanma paterni izlendi. Mastitli meme dokusunun STIR sinyal intensite (SI) değerinin, normal meme dokusuna göre anlamlı derecede yüksek olduğu görüldü. Aynı zamanda mastitli meme dokusunun ADC değerinin, normal meme dokusuna göre anlamlı derecede düşük olduğu görüldü. En sık görülen kinetik kontrastlanma paterni tip 1'idi. Lezyonların çoğu BI-RADS 3 olarak değerlendirildi. Tanı koyduruculuğu en yüksek biyopsi yönteminin tru-cut biyopsi olduğu görüldü. Merkezimizde en sık uygulanan ilaç tedavisi kortikosteroid, en sık kullanılan cerrahi tedavi ise geniş lokal eksizyon olarak belirlendi. Tedaviye yanıt veren ve nüks gösteren grupların hemen hemen eşit sayıda oldukları görüldü.Sonuç: İdiopatik granülomatöz mastitin, MRG bulguları ile ilgili mevcut araştırmalar sınırlıdır. MRG, inflamatuar meme hastalıklarının yaygınlık derecesini belirlemede ve tedavi takibinde, yüksek duyarlılığa sahiptir ancak spesifikliği düşüktür. DK-MRG incelemede, İGM benign bir patoloji olmasına rağmen, sıklıkla malign meme lezyonlarında olduğu gibi kitlesel olmayan, segmental dağılım gösteren, 'clustered ring' kontrastlanma paterni izlenir. İGM düşük ADC değerlerine sahip olsada zaman sinyal intensite eğrileri inflamasyonla uyumlu olarak daha çok benigndir. Purpose: The purpose of this study is to evaluate qualitative and quantitative data from dynamic contrast-enhanced magnetic resonance imaging (DCE-MRI) with Apparent Diffusion Coefficient (ADC) and Short Time Invertion Recovery (STIR) evaluation and to identify the impact of this data on the diagnosis and treatment of idiopathic granulomatous mastitis (IGM) cases Materials and Methods: 219 patients who were identified as chronic granulomatous mastitis (CGM) between March 2012 and February 2018 have been studied retrospectively in this research, 97 of these patients excluded due to lack of their magnetic resonance imaging (MRI) investigation and 32 of them due to the lack of their cultures and polymerase chain reaction (PCR) analysis, were excluded in this research. In 1 case tüberculosis, in 2 cases periductal mastitis, in 2 cases xanthogranulomatous mastitis and in 3 cases foreign body were identified. These total of 8 cases were excluded of CGM cases in order to investigate the MRI features of IGM cases. We included 78 cases who had pathologically proven idiopathic granulomatous mastitis in our study. The relation between the presence of fistula and abscess and recurrence of the disease was evaluated. MRI findings were classified according to the Breast Imaging Reporting and Data System (BI-RADS) MRI lexicon developed by the American College of Radiology (ACR) in 2014. The cases were divided into two groups as mastitis and opposite normal breast and ADC and STIR values of these two groups were compared.Findings: In our study, İGM were often observed in the woman cases who were in the premenopausal, overweight and pregnancy within 5 years before the diagnosis. No consistent association identified between IGM and smoking and oral contraceptive use. It was seen that the patients applied to the clinic frequently because of palpable mass with pain. In the most of patients who applied to the clinic had their breasts deformity and fistulization to the skin was observed from periareolar area. No relation between the presence of fistula and abscess and recurrence of the disease. No specific side and quadrant localization of the lesions were identified. Subareolar distribution was observed in most of the cases. The most common sympthoms were the thickening skin and trabecular edema. The most common associated features on MRI was skin thickening and trabecular edema. In the DCE-MRG investigation; non-mass, segmental distribution and clustered ring enhancement pattern was commonly observed. It was observed that the STIR SI value of mastitis tissue was found to be significantly higher than that of normal breast tissue. The ADC value of mastitis tissue was found to be significantly lower than that of normal breast tissue. The most commonly observed kinetic contrast pattern was type 1. Most of the lesions were evaluated as BI-RADS 3. The most diagnostic biopsy procedure was observed to be the tru-cut biopsy. It was also identified the most common medication therapy is corticosteroid and the most common surgical treatment is extensive local excision in our clinic. It was observed that the responding and recurrent treatments groups were almost equal in number.Conclusion: Existing research characterizing MRI findings of IGM is limited. MRI determines the extent of inflammatory breast diseases and follow-up treatment has high sensitivity but its specifity is low. In DCE-MRI investigation, although IGM is a benign pathology, as frequently seen in malignant breast lesions non-mass, segmental distribution, clustered ring enhancement patterns are commonly observed. Although ADC values of the IGM are low, time-signal intensity curve are more benign consistent with inflammation.Keywords: Granulomatous mastitis; Breast MRI; Non-mass enhancement; Clustered ring enhancement
Collections