Hiperemezis ravidarum hastalarında kanda serotonin ve katekolamin metabolitleri seviyelerinin hastalığın şiddeti üzerine etkisinin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Gebelikte görülen bulantı kusma ve daha şiddetli formu olan hiperemezsis gravidarum gebelerin yaklaşık %90'ını etkiler.Hiperemezis gravidarum -gebelikte görülen sabah kusmalarının daha şiddetli formu- dehidratasyon, kilo kaybı, elektrolit bozukluğu gibi durumlarla seyreder ve hastaların yaklaşık %0.3-3.6'sını etkiler.Hiperemezis gravidarum(HEG), çeşitli tanı kriterleri olan, vücut ağırlığında %5 ve daha fazla kilo kaybına yol açabilecek bulantı kusmaların görüldüğü, bulantı kusmanın bir sonucu olarak ketozis, dehidratasyon, sıvı-elektrolit bozukluğu ile giden asit baz dengesizliğinin görülebildiği, hatta bazen hepatik ve renal yetmezliklerin de görülebildiği bir gebelik patolojisidir. Hiperemezis gravidarum, gebelerin yaklaşık %50-%90'ını etkileyerek, gebeliğin ilk yarısında en sık hospitalizasyon nedenidir. Görülmeye başlama aralığı gebeliğin 4 üncü ile 8 inci haftaları arası olup 12 nci haftada semptomlar pik yapar. Bu durum genellikle gebeliğin 19 uncu Haftası civarında sonlanır fakat vakaların yaklaşık olarak %20'sinde bulantı ve kusma gebelik boyunca devam eder.Hiperemezis gravidarum çoğunlukla hospitalizasyon gerektirdiğinden iş gücü kaybına dolayısıyla da yüksek maliyete yol açmaktadır.Tedavide farmakolojik ve non farmakolojik tedavi yöntemleri kullanılır, multifaktöryel br etyolojiye sahip bir patoloji olduğundan tedavi yöntemleri gelişime açıktır.Vücutta bulunan 5HT3 reseptörleri bulantı ve kusma ile ilişkili olup 5HT3 reseptör blokerleri hiperemezis gravidarum tedavisinde kullanılmaktadır. Diğer yandan hyperemesis gravidarum hastalarında seroton ve reseptörleriyle sürekli etkileşim halinde olan kateolaminler ve metabolitlerinin kan seviyelerinin araştırıldığı bir çalışma bulunmamaktadır. Çalışmamızda Seratonin ve katekolaminlerin hiperemezis gravidarum şiddeti üzerinde etkinliğinin olup olmadığını araştırmayı ve tedavi seçeneği olarak katekolaminlerle reseptör düzeyinde etkileşen ilaçları kullanıp kullanamayacağımızı araştırmayı amaçladık. Diğer yandan serotonin ve reseptörleriyle sürekli etkileşim halinde olan kateolaminler ve metabolitlerinin hyperemesis gravidarum hastalarındaki kan seviyelerinin araştırıldığı çalışma bulunmamaktadır. Çalışmamızda seratonin ve katekolamin metabolitlerinin seviyelerinin hiperemezis gravidarum hastalarında kontrol grubundan farklı olup olmadığını araştırarak bu alandaki tedavi modalitelerinin geliştirilmesine katkıda bulunmayı amaçladık. Nausea vomiting and more severe form seen in pregnancy, hyperemesis gravidarum, affects about 90% of pregnancies. Hyperemesis gravidarum, the more severe form of morning vomiting seen in pregnancy, is followed by conditions such as dehydration, weight loss, electrolyte disorders and affects about 0.3-3.6% of patients.Hyperemesis gravidarum(HEG) is a pregnancy pathology in which nausea and vomiting can lead to a weight loss of 5% and more, ketosis as a result of nausea vomiting, dehydration, acid-base imbalance leading to fluid-electrolyte disorder, and sometimes even hepatic and renal deficiency can be seen.Hyperemesis gravidarum is the most common cause of hospitalization in the first half of pregnancy, affecting between 50% and 90% of pregnant women. The period between the 4th week of pregnancy and the 8th week of pregnancy makes symptoms peak at the 12th week. This usually ends around the 19th week of pregnancy, but in about 20% of cases, nausea and vomiting continue throughout pregnancy.Since hyperemesis gravidarum mostly requires hospitalization, it leads to the loss of workforce and hospitalization, resulting in high costs. Treatment modalities are open to continuous development as this pathology has a multifactorial etiology, which is applied to many pharmacological and non-pharmacological options in its treatment.5ht3 receptors found in the body are associated with nausea vomiting and this receptor blocking-acting serotonin antagonist is a commonly used option in the treatment of hyperemesis gravidarum. We have been led by the recent increase in research on serotonin and its receptors. Besides, there were no studies that investigated the blood levels of catecholamines and their metabolites in hyperemesis gravidarum patients who were constantly interacting with serotonin and its receptors. In writing our thesis, we aimed to contribute to the development of treatment modalities in this area by studying the levels of catecholamines and their metabolites differently from the control group in hyperemesis gravidarum patients.
Collections