Varikoselin testis üzerindeki etkileri ve varikoselli olgularda prognostik faktörlerin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Amaç : Varikoselin testiste yaptığı hasan spermogram, hormon değerleri ve testis biopsisi bulguları ile değerlendirmek ve varikoselli olgularda, prognozda önemli olan parametreleri tespit etmek. Materyal-Meiod: Yaşlan 14 ile 40 arasında değişen (ortalama 26 yıl) 46 varikoselli olgu bu çalışmaya alındı. Olguların 30 tanesi 30 yaş altmda iken, 16 tanesi 30 yaş üzerinde idi. Otuzbeş olguda sol, 1 1 olguda ise bilateral olmak üzere toplam 57 adet varikoselli testis mevcuttu. Yirmi olguda varikoselektomi endikasyonu ağrı iken, 26 olgu infertilite nedeniyle öpere edildi. Toplam 57 adet varikoselin; 5'i grade I, 25'i grade II, 27'si de grade III olarak bulundu. Bütün olguların FSH, LH, T, Prolaktin düzeyleri ve preoperatif semen parametreleri (adolesan yaştaki 3 olgu hariç) değerlendirildi. Tüm olgulardan otomatik iğne ile bilateral testis biopsisi alındı ve kantitatif olarak patolojik incelemesi yapıldı. Postoperatif 3. ayda tüm olguların (adolesan 3 olgu hariç) sperm değerleri ile kontrolü yapıldı. Bulgular: Otomatik iğne ile biopsi alınan 92 testisin %85'inde histopatolojik değerlendirme için yeterli materyal elde edildi. Olguların hepsi biopsiyi iyi tolere ettiler. Komplikasyon olarak sadece 2 olguda, 1 hafta içerisinde kendiliğinden rezorbe olan sınırlı hematom gözlendi. Varikoselektomi sonrası postoperatif 3. ayda olguların preoperatif değerlerine göre sperm sayısında, sperm motilitesinde, hareketli normal sperm sayısında belirgin artış gözlenirken, sperm morfolojisinde aynı oranda düzelme gözlenmedi. Olgulann 3/4'ünde sperm parametrelerinde belirgin düzelme saptandı. Biopsilerin değerlendirilmesi sonucu hem varikoselli hemde varikoselsiz testisin olaydan etkilendiği ancak karşı taraf teslisteki hasann daha az oranda olduğu görüldü. Varikoselli testisin biopsi skoru ile sperm parametreleri arasında korelasyon vardı. Biopsi materyalinin değerlendirilmesinde kullanılan kantitatif yöntemlerden en değerlilerinin testis biopsi skoru ve leydig hücrelerinin durumu olduğu belirlendi. Varikoselli olgularda prognozda önemli faktörler; testis biopsisi bulgulan ve olgu yaşıydı. Testis biopsisinde leydig hücre hiperplazisinin bulunması ve olgu yaşmm 30'un üstünde olması kötü prognostik parametrelerdi. Hormon değerlerinin, varikosel tarafının, varikosel derecesinin, infertilite süresinin prognozda önemi yoktu. Ancak yüksek dereceli varikosellerde, biopsi ile tespit edilebilen testis hasan daha fazlaydı. 32Ağrı nedeniyle varikoselektomi yapılan olguların semen değerleri, infertilite nedeniyle varikoseîektomi yapılan olgulara göre daha fazla düzelmekteydi. Sonuç: İğne ile alınacak testis biopsi materyali, histolojik değerlendirme yapmak için yeterlidir. Varikoselde anlamlı prognostik parametreler sadece olgu yaşı ve testis biopsisi bulgularıdır. Varikoselli olgularda, varikoselin bulunduğu testisten biopsi alarak kantitatif değerlendirme yapmak, olguların prognozlarmı tayin etmede bizim bakış açımızı oldukça genişletecektir. Varikoselektomi, semen parametrelerindeki düzelme dikkate alındığında oldukça etkin bir tedavi yöntemidir. 33
Collections