2001-2010 yılları arasında kolorektal karsinom tanılı olguların retrospektif incelenmesi ve kras mutasyonunun histopatolojik parametrelerle ilişkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kolorektal karsinomu, gastrointestinal sistemin en sık rastlanan kanseridir. Bütün dünyada önemli bir morbidite ve mortalite nedeni olup, dünya genelinde yıllık 1.000.000?dan fazla kişide hastalığın geliştiği tahmin edilmektedir. KRAS bir onkogen olup aynı zamanda EGFR?nin indüklenen RAS-MAPK yolağının anahtar üyesidir. Kolorektal karsinom gelişiminin erken basamağında yer alan bir mutasyondur ve bu tümörlerin %30 ile %40?ında saptanmaktadır. Kemoterapiye dirençli metastatik kolorektal karsinomlu hastalarda Anti-EGFR monoklonal antikorları alternatif tedavi seçeneği olup diğer kemoterapötik ajanlarla kombine edilerek kullanılmaktadır. Retrospektif olarak incelemiş olduğumuz kolorektal karsinomlu olgularda 50 yaş ve üzerinde tanı almış hastalarda tümör histolojik alt tipi, tümör lokalizasyonu, tümör penetrasyon derinliği (T) , lenf nodu metastazı (N), uzak metastaz varlığı, senkron karaciğer metastazı, perinöral invazyon gibi parametrelerde anlamlı korelasyon bulunmamıştır.KRAS analizi yapılmış sınırlı sayıdaki örneklemde benzer parametreler bakılarak MUTANT olgular ile NEGATİF olgular kıyaslanmış olup klinikopatolojik parametrelerin hiçbirinde anlamlı korelasyon saptanmamıştır. Klinik morfolojik ve immünohistokimyasal bulgular tedavi algoritmasında yer alan yeni jenerasyon antikor tedavilerinde tam olarak etkin sonuç alınmasında yeterli patolojik verileri sağlamamaktadır. Bu yüzden moleküler genetik çalışmalar ileri evrede ve metastatik kolorektal karsinomlu olguların tedavi şansını ve sağkalımı artırmak adına önem kazanmıştır.Nitekim bu bilgiler ışığında hangi hasta popülasyonunun anti-EGFR tedavisinden yarar sağlayacağı mutasyon analizinin önceden yapılmış olmasına bağlıdır. Böylece hastalar sağkalım şanslarını moleküler genetik çalışmaların daha geniş popülasyonlarda yapılacak olan çalışmalar ışığında arttırmış olacaklardır Colorectal carcinoma is the common cancer of the gastrointestinal tract. In both men and women, exculiding skin cancers colorectal cancer is the third most commonly diagnosed in US (1). According to the World Health Organization 2008 data, there are 1,23 million new cases of colorectal cancer each year around the world (2).KRAS is an oncogen and also a key member of EGFR which is induced by RAS-MAPK pathway. This mutation in the early stage of the develepmont of colorectal carcinoma was detected %30-%40 of these tumors. The EGFR monoclonal antibodies are alternative drugs for patients with metastatic colorectal carcinoma who had a resistance to chemotherapy and can be used in combination with other chemotherapeutic drugs. In this study we have examined the colorectal carcinoma patients respectively who were diagnosed in Mediterranean University, Patology Depertmant. Over 50 years old age with colorectal carcinoma, there were nosignificantly correlations between the parameters like tumor histological subtype, tumor location, tumor penetration depth (T), lymph node metastasis (N), distant metastases, synchronous liver metastasis and perineural invasion.We also detected KRAS gene mutations with colorectal carcinoma via using PCR-based direct sequencing to investigate the realationship between th clinicopathological characteristics. KRAS mutation has no significant correlation with patient?s age, tumor site, degree of differantiation, depth of invasion, TNM stages, musinous subtype, synchronous liver metastasis and perineural invasion. Clinical, morphological and immunohistochemical findings provide sufficient pathologic data for taking fully effective results at the new generation of antibody therapy in the treatment algorithm. Therefore, molecular genetic studies in patients with advanced stage and metastatic colorectal carcinoma has gained importance in order to increase the chances of healing and survival. Indeed, which the patient population to be benefit from treatment with anti-EGFR depends on being pre-made KRAS mutation analysis. Thus, their chances of survival will be increased with the moleculer genetic studies in larger series
Collections