N-asetil-sistein (nac) ve astaksantin`in sıçan degloving tarzı yaralanma modelinde flep yaşayabilirliği üzerine etkisinin makroskopik, biyokimyasal ve histopatolojik olarak değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Flep yaşayabilirliğinin arttırılmasına yönelik çalışmalar plastik cerrahinin aktif araştırma alanlarından biridir. Etkinliği gösterilen ön ve ard koşullama modelleri klinik uygulamada yeterince yer bulamamasına rağmen, bu modellere paralel etkinliği olan farmakolojik ajanların flep yaşayabilirliğine etkisinin araştırılması güncelliğini hiç yitirmeyen bir konudur. Klinik uygulanabilirliği açısından bir aksiyel flep modeli yerine, plastik cerrahi ve el cerrahisi acil vakalarında karşılaşılan ve çoğu zaman flep nekrozu ile sonuçlanan degloving tarzı bir yaralanma modelinde iyi bilinen iki antioksidan ilacın etkinliğini araştırdık.Çalışmamızda 40 adet dişi, erişkin, Sprague Dawley cinsi sıçan, randomize olarak 5 (n=8) gruba bölündü. Bu gruplar sham grubu, kontrol grubu, 300 mg/kg N-Asetil-Sistein (NAC), 8 mg / kg Astaksantin (ASTA) ve son olarak bu iki ilacın kombinasyonunun verildiği gruplardı. İlaç verilen gruplara ilaç verilmesi, işlemden 3 gün önce başladı ve postoperatif 7 gün boyunca devam etti. Cerrahi işlem sonrası 7. Günde sıçanlar sakrifiye edildi. Cilt flepleri makroskopik nekroz alanı, histolojik değerlendirme ve biyokimyasal olarak tiyol/disülfit değişkenleri ile değerlendirildi. Kontrol grubunun nekroz yüzdesi ASTA grubuna göre anlamlı derecede yüksek bulundu (p=0,009). NAC uygulanan grubun nekroz alanı ASTA uygulanan gruba göre anlamlı derecede yüksek bulundu (p=0,010).Olguların histopatolojik olarak mikroskop altında NPUAP skalasına göre evrelendirilmesinde gruplar arası istatiksel olarak anlamlı fark saptandı (p=0,024). Alınan serum örneklerinde hesaplanan disülfit değerleri açısından kontrol grubu ve ASTA grubu arası istatiksel olarak önemli fark saptandı (p=0,063). İyi bir antioksidan olan ve geniş terapötik aralığı olan ASTA'nın flep yaşayabilirliğinin artırılmasında ve yara iyileşmesinin hızlandırılmasında klinik uygulamada yer alabileceği öngörüsündeyiz. Studies investigating flap viability are an active field of plastic surgery. The search for the effect of pharmacological agents on flap viability, which is an activity parallel to these models, maintain the updated, although pre and postconditioning models with activity show little place for clinical practice. Instead of an axial flap model in terms of clinical feasibility, it encountered in plastic surgery and hand surgery emergency cases, often resulting in flap necrosis, we investigated the effectiveness of two well-known antioxidant drugs in a degloving-type injury model.In our study, 40 female, adult, Sprague Dawley rats were randomly divided into 5 (n = 8) groups. These groups were sham group, control group, given 300 mg / kg N-Acetyl- Cistein (NAC) group, given 8 mg / kg Astaxanthin (ASTA) group and finally combination of these two drugs. Drug administration to the drug groups started 3 days before the procedure and continued for 7 days postoperatively. On the 7th day after surgery, the rats were sacrificed. Flaps were assessed macroscopic necrosis area, histologically and biochemically by thiol / disulfide variables.The percentage of necrosis of control group was significantly higher than ASTA group (p = 0.009). Necrosis area of NAC applied group was found to be significantly higher than ASTA treated group (p = 0,010).When the cases were staged according to the NPUAP scale under histopathologic microscope, statistically significant difference was detected between the groups (p = 0,024).There was a statistically important difference between the control group and the ASTA group in terms of the disulfide values calculated in the serum samples (p = 0,020). We anticipate that ASTA is a good antioxidant and broad therapeutic range, may be involved in clinical practice in increasing flap viability and accelerating wound healing.
Collections