Diferansiye tiroid kanserlerinde prognostik faktörlerin cinsiyetler arasında karşılaştırmalı olarak retrospektif değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Diferansiye tiroid kanserleri en sık rastlanan endokrin kanser olmakla birlikte son yıllarda sıklığı da giderek artmaktadır. Diferansiye tiroid kanserleri kadınlarda daha sık görülmekle beraber erkeklerde daha progresif seyir göstermektedir. Çalışmamızda İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Endokrinoloji Kliniğinde diferansiye tiroid kanseri tanısı ile takip edilen hastalarda prognostik faktörlerin cinsiyetler arasında karşılaştırılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Kliniğimize cerrahi sonrası diferansiye tiroid kanseri tanısı ile yönlendirilen hastalar geriye dönük olarak değerlendirildi. Klinik verileri tam olan 458 hasta çalışmamıza dahil edildi. Bulgular: Hastalarımızın 68'i (%14.8) erkek, 390'ı (%85.2) kadın olup tanı anındaki yaş ortalamaları 49.8 ±12.6 idi. Erkek ve kadın hastaların tanı anındaki yaş ortalamaları sırasıyla 54.6 (±13.6) ve 48.9 (±12.2) idi (p<0.05). Hastaların tümör boyutlarının ortanca değeri 11.5 mm idi. Araştırmaya katılan erkek ve kadın hastaların ortanca tümör boyutu sırasıyla 13.5 ve 11.0 mm idi (p<0.05). Kırk (%18.6) hastada lenf bezi metastazı saptandı, bunlardan 11'i (%16.1) erkekti. Lenf bezi tutulum oranının erkek hastalarda kadın hastalara göre daha fazla olduğu gözlendi (p<0.05). Çalışmamızda ortalama tanı yaşı, tümör boyutu, lenf bezi tutulumu erkeklerde kadınlara göre anlamlı derecede yüksek saptandı. Sonuç: Diferansiye tiroid kanserleri erkeklerde kadınlara göre daha kötü prognozlu bir seyir göstermesinin sebebi daha ileri yaşta tanı alması ve tümör boyutunun daha fazla olması olabilir. Anahtar Sözcükler: Diferansiye tiroid kanserleri, prognostik faktörler, cinsiyet. Aim: Differentiated thyroid cancers are the most common endocrine cancer types among all. Differentiated thyroid cancers are more common with women, but the prognosis tends to be poorer in men. This study aims to compare prognostic factors between genders in the patients who are being treated with a differentiated thyroid cancer diagnosis in İzmir Atatürk Research and Training Hospital Endocrinology Department. Materials and Methods: The 458 patients who were treated with a diagnosis of differentiated thyroid carcinoma in our department were included in this retrospective study. Results: Sixty-eight (14.8%) of the patients were male and 390 (85.2%) of the patients were female. The mean age of the patients included in the study was 49.8 (±12.6) at the time of diagnosis. The mean age of the male and female patients were 54.6 (±13.6) and 48.9 (±12.2), respectively (p<0.05). The medium value of the tumor size of the patients was 11.5 mm, whereas 13.5 mm in men and 11.0 mm in women (p<0.05). Lymph node metastasis was detected in 40 (18.6%) patients. In patients with lymph node metastasis, 11 (16.1%) were male. The rate of lymph node metastasis were higher in men (p<0.05). In this study, the mean age and the tumor size at the time of diagnosis and the percentage of the lymph node metastasis in men was found significantly higher than that of women. Conclusion: Differentiated thyroid cancers tend to have poor prognosis in men and this may be due to being diagnosed on an advanced age and with a larger size. Keywords: Differentiated thyroid cancer, prognostic factors, gender.
Collections