Proksimal pankreatikoduodenektomi operasyonlarında anastomoz tekniğinin pankreatik fistül oluşumuna etkisi

Abstract

Amaç:Proksimal pankreatikoduodenektomilerin en önemli komplikasyonu olan pankreatik fistülün nedenine yönelik literatürde birçok araştırma mevcuttur. Bu çalışmalarda son yıllarda anastomoz tekniğinin çoğunlukla aynı teknikle yapılması üzerine ayrıntılı çalışmalar yapılamamıştır. Kliniğimizce bu anastomoz 2 ana başlık altında 3 farklı şekilde yapılmakta olup bu çalışmada anastomoz tekniğinin pankreatik fistül üzerine etkisini değerlendirmek amaçlanmıştır.Hastalar ve Yöntem: Bu çalışmada, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniğinde Ocak 2011-Aralık 2015 tarihleri arasında, çeşitli etiyolojik nedenler ile pankreatikoduodektomi operasyonu uygulanan 144 hasta incelendi. Hastaların 54'ü kadın ve 90'ı erkekve ortalama yaşları 62.94 ± 11.23'dür. Hastalar pankreatik anastomoz tekniklerine göre üç grubaayrıldı. Her üç grup operasyon öncesi 3 ve operasyon sonrası 5 olmak üzere toplamda 8 parametre açısından kıyaslandı. Operasyon öncesi parametreler yaş, cinsiyet ve serum direkt bilirubin olurken, operasyon sonrası parametreler patoloji, pankreatik kaçak, dren amilazı, serum albumin değeri ve erken dönem mortalite olarak kabul edildi.Bulgular: Her üç gruba ait tüm değişkenlerin operasyon öncesi ve sonrası kıyaslandığında farklılık gösterdiği görüldü.Parametrelerden kaçak oranları, dren amilazı, patoloji tipleri, serum preoperatif direkt bilirubin, serum postoperatif albumin ve erken dönem mortalite parametreleri istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı(P> 0.05). Yaş ve cinsiyetparametreleri ise istatistiksel olarak anlamlı bulundu(p<0.05).Sonuç: Proksimal pankreotikoduodenektomi sonrası pankreatik kaçak gelişmesinde yaş ve cinsiyet dışında hiçbir faktör tek başına etkili bulunmadı. Ancak belirgin bir şekilde pankreatikoenterik anastomoz tekniğinin pankreatik kaçak gelişiminde etkili olduğu kanaatine varıldı

Aim: There are many studies about the cause of pancreatic fistula which remains the most important complication after pankreaticoduodenectomy. Recently there has not been detailed study specially using a single technique for performing this anastomosis. We aimed to point out the correlation between the pancreatic fistula and the anastomosis technique which was performed in three different ways in two main groups in our center.Material and Methods: During the period between January 2011 and December 2015, 144 (90 male,54 female) pancreaticoduodenectomies were performed at the Izmir Katip Çelebi University Atatürk Education and Research Hospital. The mean age was 62.94 ± 11.23. Patients devided in three subgroups by the anastomosis technique and eight different clinical variables including age, sex, serum direct bilirubin levels preoperatively and pathologic findings, serum albumin levels, pancreatic fistula, drain amylase, early mortality postoperatively are collected retrospectively.Results: All three subgroups when compared preoperatively and postoperatively indicate diversity for all variables. Rate of pancreatic fistula drain amylase, pathologic findings were not statistically significant(p>0.05). But parametres of age and sex were statistically significant.Conclusion:None of the preoperative and postoperative variables is shown as an independent risk factor of pancreatic fistula after proximal pancreaticoduodenectomy. Nevertheless, pancreaticoenteric anastomosis technique is considered to be significantly effective on pancreatic fistula.