Bipolar bozuklukta karakter özelliği ve endofenotipik özellik olarak dürtüsellik
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Dürtüsellik; oluşabilecek kötü sonuçları göz önünde bulundurmaksızın, içselve dışsal uyaranlara karşı, benzer yetenek ve bilgiye sahip kişilere göre daha hızlı ve daha az düşünerek eyleme geçme eğilimi olarak tanımlanabilir. Bipolar bozuklukta dürtüselliği tanımlamak için pek çok teori geliştirilmiştir ve bipolar bozukluk hastalarında, hastalık dönemlerinden bağımsız bir kişilik özelliği olarak dürtüselliğin olduğunu gösteren çalışmalar da bulunmaktadır. Bu çalışmanın amacı; dürtüselliğin bipolar bozukluk hastalarında atak dönemleri ile sınırlı olmayan, süregelen bir kişilik özellik olup olmadığını, endofenotip adayı olarak hastaların sağlıklı kardeşlerinde sağlıklı kontrol grubuna göre daha çok oranda bulunup bulunmadığını ve dürtüselliğin çocukluk çağı travmaları ile olası ilişkisini araştırmaktır. Bu çalışma, bipolar bozukluk tip I tanısı olan ve ek psikiyatrik tanısı bulunmayan ötimik hastalar (n=31), bipolar bozukluk tip I tanılı hastaların hastalıktan etkilenmemiş kardeşleri (n=29) ile hastalarla yaş ve cinsiyet olarak eşleştirilmiş, birinci derece akrabalarında ruhsal hastalık öyküsü bulunmayan sağlıklı kontroller (n=32) ile yapılmıştır. Dürtüsellik; Barratt Dürtüsellik Ölçeği ve Davranışsal İnhibisyon Sistemi/ Davranışsal Aktivasyon Sistemi Ölçeği gibi özbildirim ölçekleri ve Iowa Kumar Testi, Anlık Bellek Testi ve Single-Key Dürtüsellik Paradigması gibi davranışsal testlerle değerlendirilmiştir. Dürtüselliğin çocukluk çağı travmaları ile olası ilişkisini saptamak amacıyla Çocukluk Çağı Travmaları Ölçeği uygulanmıştır. Sonuçta bipolar bozukluk hasta grubunda Barratt Dürtüsellik Ölçeği dikkatle ilgili dürtüsellik alt ölçek puanı kardeş grubuna göre anlamlı olarak daha yüksek saptanmıştır. Bipolar bozukluk hasta grubunda Barratt Dürtüsellik Ölçeği toplam puanı kardeş grubuna göre yüksek bulunmuş ve bu durum anlamlı olma eğiliminde olarak değerlendirilmiştir. Ancak kontrol grubuna göre anlamlı bir fark bulunmamaktadır. Davranışsal test sonuçlarında Iowa Kumar Testi ile gruplar arasında anlamlı bir farklılık elde edilmemiştir. Anlık Bellek Testi sonucunda doğru tespit yüzdeleri hasta ve kardeş grubunda kontrol grubuna göre anlamlı olarak daha düşük saptanmış, Single-Key Dürtüsellik Paradigması sonucundaysa hasta ve kardeş grubunda en uzun yanıt süresinin ve ortalama yanıt süresinin kontrol grubuna göre anlamlı olarak daha kısa olduğu saptanmıştır. Bu sonuçlar hasta ve kardeş grubunda artmış bir ödül erteleme dürtüselliğinin olduğunu göstermektedir. Çocukluk Çağı Travmaları Ölçeği puanı ve duygusal istismar alt ölçek puanı hasta grubunda, kardeş ve kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksek saptanmıştır ancak çocukluk çağı travmaları ile dürtüsellik arasında istatistiksel olarak bir korelasyon saptanmamıştır.Çalışmamızda özbildirim ölçekleri ile yapılan değerlendirmeler sonucunda dürtüsellik endofenotipik bir özellik gibi görülmemektedir ancak davranışsal test sonuçlarında ödül erteleme dürtüselliği bir endofenotip adayı olabilecek niteliktedir. Dürtüselliğin bazı bileşenleri bipolar bozuklukta bir endofenotip adayı olabilir ancak bunun için daha geniş örneklemli, uzunlamasına, risk gruplarını da içeren, dürtüselliğin objektif olarak değerlendirilebileceği davranışsal testlerle gerçekleştirilecek çalışmalara ihtiyaç vardır. Anahtar kelimeler: Bipolar bozukluk, endofenotip, dürtüsellik Impulsivity can be defined as the tendency to take action with less reasoningand in shorter time compared to people with comparable skills and knowledge. Numerous theories have been developed to define impulsivity in bipolar disorder and there are also studies which show that impulsivity is a feature of personality independent of disease episodes of bipolar disorder. This study aims to evaluate whether impulsivity is a feature that is limited to disease episodes or a continuous characteristic of the personality; whether impulsivity is more common in healthy siblings of the patients, who are candidates for endophenotype (compared to healthy control group) and whether impulsivity is associated with childhood traumas. This study is composed of euthymic patients with a diagnosis of bipolar disorder type 1 and without any additional psychiatric disorder (n=31), unaffected siblings of patients with bipolar disorder type 1 (n=29) and an age and gender matched control group who has no family history of any psychiatric disorder (n=32). Impulsivity was measured by self-report scales such as Barratt Impulsiveness Scale, Behavioral Inhibition System/Behavioral Activation System Scale and by behavioral tests such as Iowa Gambling Task, Immediate Memory Task and Single-Key Impulsivity Paradigm. Childhood Trauma Questionnaire was also used to detetct the association of impulsivity with childhood traumas.Results show that the attentional impulsivity subscale score obtained from Barratt Impulsiveness Scale is significantly higher in patients with bipolar disorder than the unaffected siblings. Overall Barratt Impulsiveness Scale score is also higher in patients with bipolar disorder than the unaffected siblings and this was considered as a significant finding but there was no difference compared to the control group. Iowa Gambling Task showed no difference between groups. In Immediate Memory Task, correct detections percentages were found significantly higher in patients and unaffected siblings than control group. Single-Key Impulsivity Paradigm showed that the longest delay duration and the mean time between responses were significantly shorter in patients and unaffected siblings compared to the controls. These results can be interpreted as patients and unaffected siblings have an increased delayed gratification impulsivity compared to the healthy subjects of the control group. While Childhood Trauma Questionnaire score and emotional abuse subscale score were higher in patients than unaffected siblings and controls, there was no statistically significant association between impulsivity and childhood traumas.In conclusion, this study shows that impulsivity may not be an endophenotypic marker based on self-report scales but according to behavioral test results, delayed gratification impulsivity can be a candidate for endophenotype. Some components of impulsivity can be a candidate for endophenotype in bipolar disorder but in order to prove this, longitudinally designed studies with larger cohorts as well as behavioral tests that can measure impulsivity in a more objective manner are needed.Keywords: Bipolar disorder, endophenotype, impulsivity.
Collections